sözlük yazarlarından hayat dersleri

    94.
  1. ailenizi arkada bırakmayın.

    söz vermeyin.

    özür beklemeyin, affedin.

    karşı cinsi etkilemeye veya sevgili yapmaya çalışmayın. karşı cinsi hedefleriniz, amaçlarınız arasına eklemeyin. kendinizi geliştirmeye bakın. sadece daha iyi olmaya çalışın. zaten karşı cins de sizde bundan etkilenecektir ama dediğim gibi, bunu umursamayı bırakın ki potansiyelinizi kullanmaya başlayabilin.

    %100 emin olmadığınız bir şey için asla ama asla "kesin" demeyin.

    çöpçatanlık yapmaya kalkışmayın.

    aldatmayın. bir anlık bir şey olup da kazara aldatmış bulunursanız, eğer bir daha asla aldatmayacağınıza %100 eminseniz bunu partnerinizden gizleyin. vicdanınız rahatlasın diye onun özgüvenini yaralamaya hakkınız yok.

    zor güvenin. tüm insan ilişkileriniz güvenilirliğe dayalı olsun.

    kendinizi geliştirmeyen hiçbir şeye zaman harcamayın.

    zaman içerisinde daha çok para kazanmanızı sağlamayacak hiçbir şeye para harcamayın.

    ölenlerin arkasından üzülün. çok üzülün ki ölümden ders çıkartıp hayatınızda ciddi değişiklikler yapabilin. çıkartacağınız ders ne olacak bilemem ama muhakkak büyük bir ders olacaktır.

    babanızın öleceğini hatırlayıp o ölünce neler yapılması gerekeceğini şimdiden gözden geçirmeye başlayın.

    hayat ardı kesilmeyen sınavlardan oluşur ve 1. sınava çalışmazsanız 2. sınava daha çok çalışmanız gerekir. ona da çalışmazsanız 3.ye kat kat fazla çalışmanız gerekir. bu böyle gider.

    çok çalışana zeki denilir. az çalışana tembel denilmez, aptal denilir. çalışman gerekirken çalışmamak düpedüz aptallıktır. "zeki ama çalışmıyor" derler ya hani? gram aklı olan çalışmayı akıl edebilir. zekiler çalışır.

    kimse anasının karnından integral bilerek doğmaz. lisede kolay öğreniyorsanız sebebi ilkokulda çok çalışmanızdır. üni zor geliyorsa sebebi lisede az çalışmanızdır. vesaire.

    çekici değilsin. sokaktaki diğer hırbolara bak, görünüş olarak çok farklısın sanıyorsun ama değilsin. büyük ihtimalle ortadoğulu herhangi bir erkek gibi görünüyorsun.

    fitness yap. yapmalısın, yapmıyorsan enayisin. bu kadar net.

    asla ama asla liseden sonra tanıştığın birine güvenme. borç? sakın verme.

    bankadan borç alma. insanlardan sakın, asla, asla borç alma.

    insanlar hakkında acımasız konuşma.

    her zaman empati yap. asla taraf tutma.

    eğer bir konu hakkında (örneğin siyasi bir mesele) kesin olarak "şu doğrudur, bu değildir" veya "bu haklı şu haksız" diyebiliyorsan bir şeyleri eksik veya yanlış biliyorsun. hele ki mesele kitlelerle alakalı ise asla binlerce kişinin "haksızız ama ibneliğine yapıyoruz" diye düşündüğünü sanma. muhakkak haklı olduklarını düşündürecek bir bakış açısına sahiptirler. buna "haklılık payı" denilir. her yerde, herkeste bulunur.

    zall'a güvenme, zall'sız kalma.
    9 ...
  2. 21.
  3. --spoiler--
    Adım Doug Copp. Dünyanın en tecrübeli kurtarma birimi Amerikan Uluslar arası Kurtarma Ekibinin Kurtarma şefi ve afet olayları müdürüyüm. Bu makaledeki bilgiler bir deprem anında hayat kurtaracaktır.

    875 yıkılmış binaya sürünerek girdim, 60 ülkeden kurtarma ekipleriyle çalıştım, birçok ülkede kurtarma ekipleri oluşturdum ve çok sayıda ülkede birçok kurtarma ekibinin üyesiyim. 2 Yıl boyunca birleşmiş milletler felaket 'azaltma' uzmanıydım. 1985'ten beri aynı anda gerçekleşenler hariç dünyadaki bütün büyük felaketlerde çalıştım.
    1996'da benim hayatta kalma metodumun geçerliliğini ortaya koyan bir film yaptık. Türk hükümeti, istanbul belediyesi, istanbul Üniversitesi, Case yapımcılık ve ARTI bu pratik ve bilimsel testin filme alınmasında işbirliği yaptılar.

    içinde 20 maket olan bir okulu ve evi yıktık. On maket 'çömel ve korun' metodunu uygularken, 10 maket 'hayat üçgeni' metodumu uyguladı. Tasarlanmış yıkımdan sonra görüntüleri filme almak ve sonuçları belgelemek için enkazı geçip binaya girdik. Bina yıkımlarında oluşabilecek şartlar dâhilinde direk olarak gözlemlenebilen ve bilimsel şartlar altında hayatta kalma tekniklerimi uyguladığım film 'çömelip korunan/saklanan' kişiler için hayatta kalma şansının sıfır olduğunu ortaya koydu.

    Hayat üçgeni metodumu kullananlar için hayatta kalabilme şansı yaklaşık olarak % 100 oldu. Bu film Türkiye'de ve Avrupa'nın geri kalan kısmında milyonlarca izleyici tarafından izlendi. Bu film ABD, Kanada ve Güney Amerika'da RealTV programında izlendi.

    Enkazına girdiğim ilk bina 1985 Mexico City depreminde bir okuldu. Bütün çocuklar sıralarının altındaydı. Her bir çocuk kemiklerinin kalınlığına kadar ezilmişlerdi. Sıralarının yanındaki koridorlara uzanmış olsalardı hayatta kalmış olabilirlerdi. Bu 'ayıptı, gereksizdi' ve çocukların neden koridorlarda (sıraların arasında) olmadığını merak ettim. O an, çocuklara bir şeyin/eşyanın altına saklanmalarının söylendiğini bilmiyordum.

    Basitçe ifade edilirse, binalar yıkılırken, objelerin üzerine düşen tavan ağırlığı veya içerideki mobilyalar bu nesnelere çarparken yanlarında bir yer, boşluk bırakırlar. Bu boşluk benim 'hayat üçgeni' dediğim alandır. Nesne ne kadar büyük ve ne kadar dayanıklı olursa daha az ezilecektir.

    Nesneler ne kadar az ezilirse boşluk ve bu boşluğu kullanan kişinin yaralanmama olasılığı o kadar artar. Bir dahaki sefere televizyonda yıkılan bina izlerken gördüğün üçgenleri say. Her yerdeler. Yıkılan bir binada göreceğiniz en yaygın biçimdir.
    Deprem anında hayatta kalma, ailelerine bakma ve başkalarını kurtarma hakkında 750 bin nüfuslu Trujillo kentinin itfaiye bölümünü eğittim. Trujillo itfaiye Departmanının kurtarma şefi Üniversitede profesördür. Bana her yerde eşlik etti. Kişisel ifadeleridir:

    'Adım Roberto Rosales. Trujillo kurtarma ekibi şefiyim. 11 yaşındayken çöken bir binada mahsur kaldım. Mahsur kalışım 1972 yılında 70.000 kişini öldüğü depremde oldu. Erkek Kardeşimin motosikletinin yanında oluşan 'hayat üçgeni' içinde hayatta kaldım.
    Yataklarının veya sıraların, masaların altına giren arkadaşlarım ezilerek öldüler (isim, adres vb detayları anlatıyor). Ben hayat üçgeninin yaşayan örneğiyim. Ölen arkadaşlarım 'çömel ve korun' örnekleridir.


    önerileri:

    1) 'Binalar çökerken basitçe 'çömelen ve korunan' kişiler istisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. Masa, araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler.

    2) Kediler, köpekler ve bebeklerin hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. Deprem anında sizde bu şekilde kıvrılmalısınız. Bu doğal bir güvenlik ve hayatta kalma içgüdüsüdür. Daha küçük bir boşlukta hayatta kalabilirsiniz. Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe, geniş büyük bir eşyanın yanında durun.

    3) Ahşap evler deprem anındaki en güvenli yapılardır. Sebebi basittir; ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. Eğer ahşap bina çökerse geniş yaşam boşlukları oluşur. Ayrıca, ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. Tuğlalar birçok yaralanmalara sebep olacaktır, ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar.

    4) Eğer gece yataktayken deprem olursa, basitçe yuvarlanarak yataktan düşün. Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanında yere uzanmalarını salık veren bir uyarı notunu odalarda her kapının arkasına asarlarsa depremlerde çok büyük hayatta kalma oranlarını sağlayabilirler.
    5) Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse, kanepe veya büyük bir koltuğun/sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın..

    6) Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölür... Nasıl mı? Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya arkaya doğru düşürse inen tavanın altında ezilirsiniz. Eğer kapı kirişi yana doğru yıkılırsa ikiye bölünürsünüz. Her iki durumda da ölürsünüz!

    7) Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin/yönelmeyin. Merdivenler (ana binadan) farklı bir 'frekans aralığına' sahiptir; ana binadan bağımsız/ayrı olarak sarsılırlar. Merdivenler ve binanın geri kalanı devamlı olarak birbirlerine çarparlar, ta ki merdivenlerin yıkılışı
    gerçekleşene kadar. Merdivenle re ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. Korkunç şekilde sakatlanırlar. Bina yıkılmasa dahi, merdivenlerden uzak durun. Merdivenler binanın hasar görmesi en muhtemel kısmıdır. Depremde yıkılmamış olsa dahi, merdivenler bağırarak kaçmaya çalışan insanların aşırı yüklenmesi ile çökebilir. Merdivenler binanın geri kalan kısmı zarar görmemiş olsa dahi her zaman güvenlik açısından kontrolden geçirilmelidir.

    8) Binanın dış duvarlarına yakın yerlerde durun, mümkünse dışına çıkın. Binanın iç kısımlarındansa dış kısımlarına yakın yerlerde olmak çok daha iyidir. Binanın dış çevresinden ne kadar içeride olursanız, çıkış yolunuzun kapanma ihtimali o kadar artacaktır.

    9) Aynen Nimitz yolundaki katlar arasındaki (yıkılan) blokların meydana getirdiği gibi, deprem anında üst yolun yıkılmasıyla ezilen araçların içinde bulunan insanlar ezilirler. San Francisco depreminin kurbanlarının hepsi araçlarının içindeydiler. Hepsi öldü.
    Araçlarının dışına çıkıp, aracın yanına uzanıp veya oturarak kolaylıkla hayatta kalabilirlerdi. Ölen herkes eğer araçlarından çıkıp, araçlarının yanına oturabilseler veya uzanabilselerdi yaşıyor olabilirdi. Ezilen bütün araçların yanında-kolonların direkt olarak üzerine düştüğü araçlar hariç- 0,91 metres yükseklikte boşluklar oluşmuştu.

    10) Enkaz halindeki gazete ofislerini ve çok miktarda kâğıdın olduğu ofisleri dolaşırken kâğıdın sıkışmadığını/ezilmediğini keşfettim. Kâğıt yığınlarının/kümelerinin etrafında geniş boşluklar bulunur/oluşur.
    --spoiler--
    6 ...
  4. 4.
  5. makarnayı haşladıktan sonra suyunu atmayın, italyanlar bu suyu bulaşık yıkamak için kullanıyorlar ve evet gayet başarılı sonuçlar elde ediliyor.
    5 ...
  6. 1.
  7. feleğin çemberinden tamamen geçmese de o çemberle birkaç kez yüzyüze gelmiş ya da gelen insanları güzelce gözlemlemiş sözlük yazarlarımızın bu deneyimlerden damıttığı ve diğer insanlarla paylaşmaya can attığı hayat derslerdir.

    mesela,

    - arkadaşlıklar ve dostluklar iyidir güzeldir. ama sevdiğiniz ve iyi anlaşacağınızı düşündüğünüz birinin üstüne hemen atlamayın. ağırdan alın, her şeyinizi anlatıp, her derdini dinlemeye kalkışmayın. dost olmak demek vıcık vıcık olmak demek değildir. unutmayın, dostluklar birgün bitebilir ve o zaman bütün zayıf yönlerinizi bilen ve bunları size karşı kullanmaktan çekinmeyen biri olmuş olur karşınızda.

    - üstteki durumun aynısı sevgiliniz için de geçerlidir. her sorununuzu anlatmanızın alemi yok, hele ki bu kişi eşiniz ya da evlenmeyi düşündüğünüz kişiyse aman ha aile mevzularına girmeyin. çat diye "ama senin ailen de böyle böyle yapıyodu hatırlarsan" diye dikiliverir karşınıza bi zaman sonra.*

    - "herkese karşı biraz mesafeyi korursak derdimizi kime anlatıcaz?" diye tasalanmayın. iyi anlaştığınız kardeşiniz, ablanız abiniz varsa onlara anlatın çekinmeden. yoksa, sorunlarınızı küçük parçalara bölerek başka başka yakın arkadaşlarınıza, dostlarınıza anlatmayı deneyin ama illaki zayıflığınızı çok göstermeden. onun dışında yazmayı deneyebilirsiniz, gelin sözlüğe yazın, alın bir kağıt kalem ona yazın.. hatta yetenekliyseniz beste yapın!

    - kendinizi proje gibi algılayıp üzerinizde durmadan değişiklikler yapmaya çalışmayın. sakinleşip "sevsem de sevmesem de eldeki mal bu" deyin ve doğanızla mücadele etmekten vazgeçin. yırtınsanız değiştiremezsiniz çünkü.

    - üstteki maddeyi arkadaşlarınız ve sevgilileriniz için de uygulayın. birgün değişir, beni anlar bık bık gibi motivasyonlarla bir ilişkiye başlamayın. o haliyle seviyorsanız öyle sokun hayatınıza.
    4 ...
  8. 91.
  9. Birincisi;

    Kimseye guvenmeyin, o cok guvendiginiz babaniz annenizi.. neyse...

    Ikincisi;

    Yok, birine guvenmeyin yeter.
    4 ...
  10. 7.
  11. - sevişmeden uyuyun ya da uyumadan sevişin. ama uyuduktan sonra sevişmeyin!
    4 ...
  12. 57.
  13. 1- sevin çok sevin.
    2- vazgeçmeyi bilmeyen insan kazanamaz arkadaşlar. zamanı gelince vedalaşmanız gereken zevkler, sohbetler, insanlar olacak. zayıf düşüp korkmayın vazgeçmekten.
    3- intikam için acele etmeyin. kafanızda kurun, yazın çizin. eksiksiz bir plan yapın gerekirse bir iki sene bekleyin ama kusursuz olsun herşey. en beklenmedik zamanda gelen tokat en çok acıtandır. sabırlı olun doğru zamanı bekleyin.

    not: hayat dersi değildir. haddimize de değildir ders vermek. nacizane tavsiyelerdir.
    4 ...
  14. 93.
  15. insanlara güvenecek kadar iyi niyetli olmamak gerekir.
    4 ...
  16. 22.
  17. sen sen ol sol elinde bulunan çöpü sağ elindeki telefonla karıştırıp çöpe atma...
    4 ...
  18. 61.
  19. ailenizi asla ve asla arkanızda bırakmayan. herkes gider onlar kalır.

    kimseye güvenmeyin. nasıl olsa bu güveninize değmeyecekler.

    bu hayat sizin. istediğiniz gibi yaşayın. ister piç desinler ister kaşar desinler umurunuzda olmasın.

    yaşadığınız hiç bir şeyden zerre kadar pişman olmayın. emin olun ki, bir yerlere gelmenizde basamak olmuştur.

    sağlıcakla kalın.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük