yeni nesil bilmez ama 15 sene evvelsi atari salonları müthiş popülerdi..
oradan çokça jeton çalıp satmışlığım olduydu.. tumblepop oynayıp diğer oyunlarda oynayanların attıkları jetonları çeşitli yollarla alırdım.
sonrasında kasa anahtarını verdiğim bir çocuk yakalandı ve beni ispiyonladı akabinde bir daha çalmayacağıma söz verdim.
daha da çalmadım ve oyunları tek jeton ile bitirdim.
komşunun bahçesinden bir tanecik çilek koparmıştım.
hey gidi çocukluk, ne dönemmiş, o ne heyecan, o ne gizem!
boş bir arsanın üstünde oynardık. gene bir gün oynarken bizden birkaç yaş büyük olan birkaç abi- abla, hadin dediler, hadi çilek koparalım.
çocuk aklı anasını satayım, uyduk gruba, sinsice tellere yaklaştık, bir baktım millet köküyle yoluyor çileği, kaç kök götürebilirlerse artık! bendenizde pek bir terbiyeliyim, pek hassasım, o güne dek değil meyva neyim yolmak, yoldaki kediyi alıp eve getirmişliğim yok, o derece saygılı ve düşünceliyim. baktım herkes yoluyor, nazikçe 1 (yazıylabir) adet çileği nazikçe kopardım daliından ve heyecanla koşup terkeyleim malum boş arsayı.
hey gidi günler!
gecenin bir yarısı damlardan tarhana çalmak.
''bu tarhana çalmakta ne oluyor?'' diyebilirsiniz.
bizim oralarda(kahramanmaraş'da) her yaz tarhana yapılır ve damlara serilir bu serilen tarhana 2 gün damda kalır. bizde gidip çalarız, aslında isteyince herkes verir ama çalmak ayrı bir tatdır.
ilk ve son deneyimim bundan 3 ay öncesine dayanıyor sabah içtiması için hazırlanırken botum olmadığını farkeden ben alel acele önüme gelen rafın birinden bir bot çalarak yapdım.Akabinde depodan sıfır bot temin ederek çaldığım botu yerine koyarak kendimi affetirmeye çalışdım.*
ilk okul dönemlerimde Ankara Askeri lojmanlarının deposu vardı cok kücük de bir acıklıgı.Lojmanda kalan ben ve 2 arkadasım o deligi büyütüp içerden büyük kola ve 3 tane de pringles çalmıştık.Bir asker cocuguna yakısmıcak bir hareket biliyorum ama cocuk aklı ve heycanı bambaska ardındanda işi büyütüp gimaya girdik ertesi gün.Yine bir pringles caldık gittik yedik ardından yetmedi diye bir kactane daha alalım dedik ve pringlesları alıp tşörtün içine koyunca yakayı ele verdik.Adam napıyorsunuz tşörtlerinize koyup diyince abi araba yokdu böle taşıyoruz demiştik tabi yemediler ardından bizi depoya götürüp polisi aradık geliyorlar falan diyekorkuttular cok saglamaglattılar yemin ettirdiler ve ailelerimizi cağırdılar o gunden sorada bi nebzeara verdim ama durmak yok yola devam haha .
çok ufakken kuzenimin bilekliğini çalmıştım. böyle ayıcıklı falandı, kıskanmışım herhalde.. bir de çok sık görüşürdük takamamıştım da görmesin diye * çekmecemde buldum geçenlerde, çok duygulandım.. belki de okuyordur lan bunu. ya sen de geçen bayramda benim çorabımı çalmışsın kızım. getir onu. önce çorap *
yıllar yıllar önce annemle pazara gitmiştik.. Nedense patates falan satan bir tezganın önünden geçerken bitane patates almak istedim ama çaktırmadan.. bilmiyorum neden böyle bişey istedim. Aldım patatesi yürütme tadında avucumu kıç tarafıma bakıcak şekilde çevirip yürürken annem gördü, elimdekini direk aldı tezgaha geri koydu. komşular falanda varmış pazarda görmemiştim hepsi bana tip tip bakmıştı. ne salakmışım lan götümemi sokcam bitane patatesi. çok utanmıştım sözlük..
bakkalın kapısının önünde duran büyük şişe kolisindeki 2 litrelik depozitolu kola şişelerini dükkanın önünden eğilerek geçerken bir anda elimi atıp alırdım ama her defasında sadece bir tane. sonra iki dakika bekleyip dükkana girer ve şişeyi verip şeker meker ne ederse alırdım. işin komik tarafı bunu günde iki üç kere yapmama rağmen kolideki artışın olmadığını farketmeyen bakkal sahibinin saflığıydı. nitekim boku çıkana kadar sürdürmüştüm, boku da çıkmıştı.*
gazozdu galiba evet gazoz. fazla küçük olduğundan mıydı şişeyi açmadan götürüp tak diye tezgaha koymuştum. üstüne birde tezgahtara biraz uyanık ol diye fırça atmıştım. tuhaf bir deneyimdi.
yaşım 18 daha 18 e gireli 1 ay falan olmuştu. sevgilimde 18 yaşında ilk o zaman o kızın kızlığını çalarak hırsızlığa başladım. sonradan önünü alamadık.