iştahım kesiliyor,ciddi manada uzun günler ölmeyecek kadar yiyebiliyorum. 44 e düşüyor kilom
Günlerce uyuyamıyorum ama uyuduğum zaman da baygın oluyor uyanamiyorum.
Hep yorgun oluyorum,halsız, üşengeç, hastalıklı hissediyorum. Kolumu kaldıracak halim olmuyor. Açlıktan mıdır,pek hareket etmemekten mi bilmem, kamburlasiyorum iyice artık dik duramaz oldum.
Çok uzun zamandır bununla mücadele etmeye çalışıyorum. Bu üzüntü kazanırsa daha fazla kaldıramayacağım. Hayat beni çok yordu. Bu kadar hassas bir insan olmak,bu kadar keskin çizgileri prensipleri olan bir insan olmak istemiyorum artık.
üzülünce yemek yiyemeyen insanları anlamıyorum. yemekten asla ödün vermem. bu şey gibi oldu: "çabuk çorbaya asla hayır demem." hatta canımın istediği bir şeyi yersem kendimi daha iyi hissederim. sonuçta üzüntü başka açlık başka.
üzülünce yalnızca konsantre bir şekilde üzüntümü düşünürüm.
Üzülünce midem bulanıyor ve göğsümde kabarcıklar çıkıyor. Bir de iştahım kapanıyor.
Arkadaşlar, bir şey sizi çok üzdüyse içinize atmayın. Sizi üzen biri varsa siz de onu üzün. Hatta hayatınızdan silip atın. Silmeden önce de bütün acınızı dışa vurun ki tertemiz bir sayfa açabilesiniz.
Hayat bana bunu öğretti. Sanırım yakın zamanda çok sevdiğim ama beni çok üzen birini kazıya kazıya içimden söküp atacağım. Bunu yapınca da içindeki tüm zehiri boşaltacağım.
Uyku uyumam , yemek yemem sadece yaşayacak kadar yerim. Ani bir üzüntü de ishal olurum ve günlerce sürer. Moral olarak bir çökme ve hayattan kopma olur. Kendi içime döner kimseyle konuşmam.