3 hafta önce. yine birileri twitter sayfalarını paylaşıyor. gittim birini beğendim takip ettim. baktım aynı şehirdeyiz ama fotoları görünmüyor. o da 1 sonraki günün akşamında takip etti benim isteğimi de onayladı. baktım harbi çok hoş kız. sözlükteki entry sine baktım yazılarına baktım vs, 9. nesil ama 300 500 arası entry si olan bi yazar.
20 yaşında olması ve kumral saçları beni kendine çekiyordu. takipleştikten 6 gün sonra 'zeus a iman eden bir sevgilim olsun istiyorum' diye tweet attım. mention dan bu konu üzerine baya konuştuk. o da zeus (z.z.) ye tapıyormuş. özel mesajdan sohbeti yürütürken konunun iyice yayıldığını müzik tarzı siyasi görüş okul falan derken herşeyden konuştuğumuuz gördüm. 3 gün sonra sözleştik iskender yiyeceğiz.
o gün de ne yağmur yağdı ama görmelisiniz. sözlükte de baya başlıklar açılmıştı hatırlarsınız. neyse siktir edin şimdi yağmur'u. ertesi gün hava harika hissettiriyor. saat öğlen 2 de görüştük iskender yedik bir yerde. sözlükte gördüğüm en güzel kızdı diyebilirim. aynı boydayız diyebilirim yüzü sesi vücut dolgunluğu sanki sipariş bir kız gibiydi. tek eksiği ela gözleriydi. ama o kahverengi gözleriyle beni benden çoktan almıştı. akşam 10 gibi metroya binerken vedalaştığımızda o üniversite yönüne ben öteki yöndeki metroya binecektim. karşıya geçip hala el sallarken anladım mutlu olduğunu. onun metrosu benden önce geldi. biner binmez aradı beni. tabi telefon çekmemiş yer altındaki istasyonda. ben bindikten 3 dk sonra yine aradı. süper bir gün için teşekkürler şuan çok yorgun olduğumu hissettim dedi. aynısını ben de yaşadım o an çok yorulmuşum.
sonraki 5 gün kesintisiz görüştük. telefonsuz kaldığım o dönemde bana telefon buldu uyduruk da olsa. hattımı ona takıyordum. bir gün alkol içmek istediğini söyledi ama ben kullanmıyorum diye sadece eşlik ederim dedim. çok olmasa da biraz içti. kafası yerindeyken, evine götürmemi istedi. bana adresini söyler misin bakacağım haritadan dedim. yol tarifi falan derken evini buldum ama o zaten iyiydi. sadece bir iki derece fazla gülüyordu. ailesi seçimler için ankara'ya oy kullanmaya gitmiş, 1 haftadır da geri gelmemişlerdi. o ise oy kullanmamıştı. evinin önüne geldiğimizde sitenin ışıklarından başka canlı bişey yoktu. yanağından öptüm 'ben çıkarım yukarı iyiyim şuan' dedi. vedalaştık. arabadan inip giderken de iyiydi gayet. onun siteye girişini gördüm caddeye çıkıp bir çikolata aldım kendime büfeden. saat 1:30 gibiydi. aradı beni. buraya gelir misin kendimi kötü hissediyorum hacker dedi.
eve gittiğimde zile bastım kapıyı açtı, sakince yukarı çıktım daire kapısını açık bırakmış geleyim diye. banyo gerçekten iğrençti. kusmuş o kadar içmemesine rağmen. odada oturuyordu. soğuk su getirip içirdim yüzünü yıkamak için mutfağa götürdüm. karanlıktan korkuyorum tüm odaların lambasını yakar mısın dedi. hatta kendi odasına girdiğimde prize takılı bilgisayarın şarjını farketmedim yere düştü pc. bu gece burda kalır mısın sana kardeşimin yatağını açarım dediğinde aklıma bişeyler geldi ama durumu kötü gibiydi düşünceleri kovdum biraz da olsa.
evdekilere telefon açtım birşeyler salladım gelemicem dedim. onun yanında kalacaktım dolaptan vişne suyu uzattım sonra da '3 birada kafa olan sözlük kızı yapmışlar' deyip bişeyler söyleyince güldü haliyle. benimle tanıştığı için mutlu olduğunu söylediğinde ben hala bu güzel kızın bana nasıl baktığına bile anlam veremiyordum. galiba senden hoşlandım ama korkuyorum dedi. biraz irdeleyince 2.5 yıllık sevgilisi olduğunu ve 1.5 aydır konuşmadıklarını kavgalı olduklarını anlattı. ama hiçbirşey bitmemiş daha. biraz zoruma gitti açıkcası çünkü uçan kuştan korunacak bir kızdı gözümde. sevgilisiyle fotoğraflarını gösterdi omzuma kafasını koyup. devamında 'ama seni de çok beğeniyorum' dedi. o dakikadan sonra aramızda hiçbirşey olmayacağını düşünürken boynumdan bi kere öptü ama masum bi öpücüktü. elimi yanağına koydum 'bana bu mutluluğu 2.5 senede veremedi' dedi. ve size varil varil yemin içerim ki 'seni öpebilir miyim' dedi. aslında çok şaşırmadım çünkü bu cümleyi ben de çok kurmuştum zamanında. 'evet' diyip güldüğümde dudağımdan öptü. bira tadı dışında hepsi çok güzeldi. sabaha karşı 4:40 olduğunda saatime baktığımı hatırlıyorum. uyandığımda o hala uyuyordu. telefonumu karıştırırken nette dolaşırken uyandı. kahvaltıdan sonra evden çıkıp onu gittiği sürücü kursuna bıraktığımda aklımda tek konu vardı. keşke dün gecekiler yaşanmasaydı ve o sevgili konusu hiç var olmasaydı. belki dün gece sadece öpüşecektik, ama herşey yavaş yavaş olacaktı. bu daha mutlu ederdi.
böyle güzel bir kızla çok daha masumca bir ilişki isterdim. ama olmadı maalesef. 29 ağustos tan beri de konuşmuyoruz. çünkü sevgilisi bişeyleri yüz yüze konuşma gereği duymuş buraya gelmiş. araları biraz daha iyi olduğu için de benim misyonum bitti haliyle.
kendisini kötü hissetmesin ve üzülmesin diye bazı 1-2 şeyi eksik ya da farklı yazdım ama bu yazıyı okuyacağına eminim. sevgili sözlük kızı, bir sözlük troll ü olarak bu entry ye bozulmayacağını biliyorum ama hissettiklerimi de anlamışındır umarım.
