sözlük ateistlerine çok mühim bir soru

    2.
  1. --spoiler--
    mesela bir airpods niye oluşmadı olum evrimle?
    --spoiler--

    çayı azalt sana yaramıyor.
    5 ...
  2. 13.
  3. adamın biri pazarda muz tezgahına yanaşır. uzun uzun muzlara bakar, bir müddet sonra muzları eline alıp incelemeye başlar.
    bir yandan da kendi kendine söylenir. burnuna götürüp "bunun kokusu daha yoğun" der, başkasını burnuna götürüp "bu biraz daha fresh ona göre" der, bir başkasını eline alıp "biraz sert gibi" der, bir başkasını eline alıp "bu biraz yumuşak" der, bir başkasını eline alıp "bu biraz daha kalın mı" der biraz düşünür, diğer muzu diğer eline alıp "bu da biraz ince gibi der" ve artık pazarcı dayanamaz "abicim ya, sen muzu yemek için mi alacaksın, yoksa götüne sokmak için mi alacaksın?" diye sorar.

    tartışmalara yazılanlara konuşanlara bakıyorum da... henüz din-yaratıcı inancının ne olduğunu bilmiyorlar. bu ülkede dinlisi-dinsizi, inananı-inanmayanı aynı fix zeka ve akıl seviyesinde cehalet içinde aynı mental açıdan inanç olgusuna yaklaşıyor.

    inanmayan biri kalkıp yokluğuna, inanan biri varlığına ispat için din yaratıcı tartışmasına girip karşısındakine ispat için çalışması kadar aptalca bir davranış olamaz.
    tartıştıkları konuya mevzu olan kitabı (kur'an-incil-tevrat her ne ise) eline alıp "bu ne abi ya?" diye bir kere alıp okumamış, o zaman ki toplum-insan, sosyal yapı, şartları incelememiş, karşılaştırmalı okuma yapmamış, yazım anlatım tekniğinden bi'haber insanların aristo mantığıyla bir inanç-inançsızlığa yaklaşması aptallıktır ki; aslında ilginçtir ki Aristoteles eserlerinde, dilimize “mantık” olarak çevrilen “logikhe” sözcüğünü hiç kullanmamıştır.
    neyse, bu başka tartışma konusu.

    bu açıdan baktığınızda kalkıp inanç konusunda doğru-yanlış, var-yok tartışması yapıp kesin bir siyah-beyaz kalıbı-ketegorisi oluşturup 1+1=2 diyemez, konu-problem için sağlama yapamazsınız.

    yukarıda bahsettiğim yazım-anlatım, insan-toplum, yaşanılan çağ, coğrafya, şartlar, kültür gerçeğinden soyutlanıp bir metinde anlatılan olguyu değerlendirmek, metafizik bir düzlemde değerlendirmeniz sizin cehalet ötesinde aptallığınızdandır.
    örnekleyelim...
    bir metin elinize aldınız.
    bu metin bir türkü sözü olsun, keskin-kırıkkale yöresi.
    "Allı turnam bizim ele varırsan
    Şeker söyle kaymak söyle bal söyle
    Eğer bizi sual eden olursa
    Boynu bükük benzi soluk yar söyle
    Allı turnam ne gezersin havada
    Arabam kırıldı kaldım burada
    Ne onmamış kul imişim dünyada
    Akşam olsun allı turnam dön geri
    Gülüm gülüm kırıldı kolum
    Tutmuyor elim turnalar ey"

    sizin mantığınıza göre bu metini yazan ya saçmalamış ya da bu metin uydurma. turna demek türkçe bir tanım olup bu coğrafyada yaşamayan iri kuşları tanımlamak-genellemek için kullanılanılır. öyle ya, allı turna diye bir kuş için flamingo kast ediliyor olsa ki; keskin-kırıkkale yöresi bozkır bir coğrafya ve flamingoların beslenme-koratin zengini Yengeç, Artemia, Karides, yosun vb yiyecek bulacak yaşam konak yeri değil.
    flamingolar konuşamaz, konuşmasa bile güvercin gibi haberleşme için kullanılamaz ve evcilleşmemişlerdir. bunun için heber getir-götür işi yapmayan göçmen kuşlardır.
    üstelik "Allı turnam ne gezersin havada" söylemine bakarsanız, burada kast edilen allı turna denen şeyin kuş olduğu da söylenemez. aslında allı turnanın yerde tavuk gibi gezinen ya da yılan gibi toprak altında yaşadığı aşikar.
    buna göre böyle bir türkü edebiyat olamaz.

    işte sizler cahilliği aşan aptallık seviyesinde bu mantık ile yaşama yaklaşıp yetmeyen zeka ve akılla bir olgunun yanlış-doğru, var-yok olduğunu tartışıyor ispat etmeye çalışıyorsunuz.
    2 ...
  4. 3.
  5. bende yobaza sorayım..

    kaç santim benim boru.
    bilemedin soruyu döşeyecem boruyu.
    2 ...
  6. 1.
  7. Böyle çok soru sorma kafan bulanır koçum.

    Ent.
    1 ...
  8. 4.
  9. Canlı varlıklar tesadüfen oluşmadı, evrimle farklılaştı hepsi. ilk canlıyı kasdediyorsanız eğer tesadüfen oluşması, ‘elma yedikleri için cennetten kovulup dünyaya göndermelerin’den çok daha mantıklı kalıyor.

    Ayrıca, ikisinin oluşması temelde çok farklıdır. Cansız varlığın oluşması kanıtlanmış bir bilgi iken, canlının oluşması herkes için sadece bir inançtır. Cansız varlıkların nasıl yapıldığını birebir görüp, gözlemleyip kanıtlayabiliyorken; o ilk canlının meydana gelmesini hiç kimse kanıtlayamıyor ( sakın bana dini kitapları kanıt olarak göstermeyin, o da sizin inancınızın bir ürünü). Bu yüzdendir ki teizim gibi ateizm de bir inançtır. He ben doğru zamanda doğru maddeler bir araya gelerek ilk canlıyı oluşturduya inanmayı ‘çamurdan yapıldılar, nur üflendi ve cennetten kovulup dünyaya gönderildiler’ e göre çok daha mantıklı buluyorum. Hangisi daha kulağa daha ütopik geliyor? Buna inanıp da ara ve ana form kalıntıları bulunan evrime nasıl inanmaz insan?
    1 ...
  10. 15.
  11. 14.
  12. Öyle bir gülerdim ki Allah'ın gücüne giderdi.
    1 ...
  13. 5.
  14. Ben bir şeyi kanıtlamaya çalışmıyorum. Varlığın nasıl oluştuğu zaten kanıtlanamaz, sadece teoriler üzerinden inançlar doğuyor. Ayrıca bilimi yeterince bilseydin imkansız diye bir şey olmayacağını da bilirdin. Atomun parçalanması da imkansızdı veya matematiksel olarak var olan solucan delikleri de hala gözlemlenemedi bu yüzden yok deniyor. istatistik ve matematik de yanılabilir ki kuantum fiziğinin normal fizik kurallarını bir anda nasıl yıkabildiğini de gördük.

    Bir şeyin yokluğu zaten normal olandır. Sen var diyorsan, sen kanıtlamak zorundasın. Ben zaten normal olarak görmediğim ve hiçbir kanıt olmadığı için tanrıya yok diyorsam, sen anormal olanı seçip var diyorsan sen bana kanıtlamak zorundasın. Her şey tesadüfen oluştunun diğer bir hipotezi her şeyi biri yarattıysa tabi ki kendi inanışımın nedenini açıklamak için diğer hipotezi çürütmeliyim. Bilimde de bu böyledir ya h0 yokluk hipotezini kabul edersin ya da h1 alternatif hipotezi.

    işinize geldiği gibi davranmayın lütfen.
    1 ...
  15. 16.
  16. --spoiler--
    #46726398
    --spoiler--
    Halk diline çevirirsek burada yazar dinin varlığını-yokluğunu tartışıp kalıtsallaşmış argümanlar ile araştırmadan ve teyit etmeden ancak birbirinizin kafasını ütülersiniz demektedir. Ne inanan inanmayanı ikna edebilecek, nede inanmayan inananı. Bunca zamandır insanlığın tanrı varmı sorusuna harcadığı enerji ile mamut ağacı diksek en azından gölgesinde piizlenirdik diyor. Sevgili thebiggraywolf çok da güzel örnekler vermiş dinleri sorgulamak bence bulunduğumuz dönemde artık yer edinmemeli. inanıyorsan kendine inan, inanmıyorsanda bildiğin gibi yaşa.

    Tanrı var mı yok mu bilemem ama tek bildiğim şey olmuş olsaydı insanların son yüz senede ki şımarıklıklarına bir dur demesi gerekirdi.
    1 ...
  17. 10.
  18. Son yazdıklarınızdan sonra harcadığım vakte gerçekten üzüldüm. Öğrencilerimde gördüğüm değişimin verdiği motivasyon ve mutlulukla belki aynı değişimi ve aydınlanmayı sizde de yaşatabilirim sandım ama olmadı. Ne yapalım, siz bilimden son derece uzak bir anlayışla ve bilime çoğu zaman ters düşen dininizi yaşarken bilimi savunmaya tutarsız bir şekilde devam edin o halde.

    iyi günler.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük