analitik ve metodik düşünme tarzı sadece sayısalcılara has değildir. belki onlarda birinci sıradadır. ama bu diğerlerinde ehemmiyet göstermediği anlamını taşımaz. ayrıca herkes de aynı seviyede olmaz. belki merak, çalışma, doğuştan gelen genetik kabiliyetler, belki ileride kendini yetiştirme suretiyle belkide saysalcıyı bile geçebilir. çalışan her işi başarır. istesin yeterki. eşeğin damarına basarsan atı geçer. düşünmeyi bilen herkes düşünebilir.
eski çalıştığım yerde genç bir mühendisimiz vardı. çocuk bildiğin zehir. ver en karmaşık işi 1 saatte projelendirsin sana, o derece. birgün bi mesele oldu, bi cihazın tamiriyle uğraşıyor, dedim hayırdır napıyon, dedi şunu tamire uğraşıyorum, ver bakayım dedim aldım elinden 2 dk içinde yaptım verdim. abi dedi naptın sen ya? 4 aydır bununla uğraşıyorum yapamadım. sen nasıl yaptın? ee dedim elimizden geliyor. halbuki o sayısalcı ben tm. ama hayatta sadece rakamlar konuşmuyor. çok değişik etkenler, başka faktörler de var..
Bu ne yahu cahil gibi tespitler! Lisede türkçe-matematik üniversitede sosyal bilgiler okudum.
Sözel yani Sosyal bilimler ( tarih,coğrafya, hukuk, psikoloji, sosyoloji, siyaset bilimi, felsefe, antropoloji…) kapsamı inanılmaz geniş bir alandır. Ne demek soyut düşünemezler, salaklar ilkeller falan? Kaynak götünüz olunca saçmalama seviyesi büyüyor herhalde. Matematik çok şeydir ama her şey değildir. 3-5 problem çözünce hayatı çözmüş olmuyorsunuz.
ben eşit ağırlık okumuştum. zaten sözel bölüm yoktu okulda sadece 2 sınıfta eşit ağırlık vardı diğer tüm sınıflar sayısaldı. evet matematiğim çok iyi değildi özellikle 10. sınıfta, fizik, kimya, biyolojim de iyi değildi. kimyam iyi olabilir ama. fiziğim, biyolojim çok iyi olmasa da biraz bir şeyler aklımda.
salak demeyelim de mantıksal akıl yürütme, eleştirel düşünme, soyut ve uzamsal düşünme, problem çözebilme gibi yeteneklerden yoksun ilkel varlıklar diyelim.
tanıdığım en salak insanlar (kadir mısıroğlu fanlarından sonra) derece yapmış tıp mıp okumuş sayısal deha arkadaşlardı. sosyal zekaları, nerede ne konuşacaklarını bilmemeleri vs. çok kötü gerçekten.
not: sözelci değilim ama ders çalışmaktan beynimi de eritmedim, tamamen opsiyonel.
iki satır osmanlıca okutsan, eline bir oğuz atay kitabı versen, siyasi tarihi tüm entrikalarıyla anlatmaya çalışsan topukları götüne vura vura kaçacak dangalakların iki matematik problemi çözdü diye götünün kaldırılmasıyla ortaya çıkan beyanat.
sayısal yeteneği olmayanlar gibi sözel yeteneği olmayanlara da gerizekalı diyelim o zaman.
ya da en iyisi zekayı sikimsonik eğitim sisteminden sikko ölçütler çıkarıp öyle değerlendirelim ha ne dersin.
her şeyden önce hiç bir insan evladının başka bir insan evladına gerizekalı deme gibi bi haddi yoktur.
ha vardır diyosan da hadi git atomu baştan parçala sonra gel öyle konuşalım.
matematikte soru kaçırmayıp, islam öncesi türk tarihi konusunu elli defa okuduğu halde kalem oynatamayan sayısalcıların gerçekten zeki olduğunu ortaya seren durum.
evrende her şey eksi kuvveti ile var olur ve anlam ifade etmeye başlar.
sayısal ve sözel zekada tam olarak buna örnektir.
yani sayısalcılara sözüm; zeki değil değilsiniz becerebildiğiniz şeyi yapıyorsunuz hepsi bu.
sayısalın feriştahıyım ve zeki biri olduğumu düşünmüyorum.
Yapılan bilimsel araştırmalara göre birden çok zeka çeşidinin bulunması ve insanların bu zeka türlerinden bazılarında iyi bazılarında kötü olması sebebiyle katılmadığım önermedir. Kime göre, neye göre salak efenim?
bazıları vardır; duygusuz mantık küpleri diyerek sayısalcıları, mühendisleri.. eleştiren. he işte onlar salaktır, dik alasıdır, beyinsizdir.
hayatında bilümum fen bilgisi dersine bile girmeyip, evrim yalandır. yok öyle bir şey, derler. işte bunların genelde sözelci olmaları ne derece tesadüf?
sözde kendilerinde çok duygu vardır, hayata çok sanatsal bakıp anlarlar. he mk.
Bize gösterilen bilim hep fen alanıdır. Türkiye'de sosyal bilimler'e fazla önem verilmediği için de böyle düşünceler ortaya çıkar. Kısaca zeka eşittir hesaplama yapmak değildir.
sözelcilerin salak olduğunu düşünenler alenen salaklığını başkasının üstüne yıkmaya çalışan aciz insanlardır. herkes alanında zekidir. salak olan insandır vasfı değil.
Sosyoloji, psikoloji, felsefe, tarih, coğrafya, siyaset vs gibi alanları kapsayan bölümün mensuplarına hakarettir.
Madem zekisin önce bir sözelciden neyi kastettiğini anlat. Anlatabilir misin ? Sanmıyorum. Çünkü yukarıda saydığım sosyal bilimlerle ilgilenmediğin için sorgulama yeteneğin yeterince gelişmedi. Edebiyatla yeterince ilgilenmediğin için kendini ifade etmekte güçlük çekiyorsun. Bunları nereden mi biliyorum ? Sen masa başında daha fazla oturup daha az düşündüğün, daha az sosyalleştiğin için kazandın bu bölümü ve sorgulama kabiliyetin gelişmedi bu yüzden. Toplum sana empoze etti : " en zekiler tıp, hukuk kazanır, daha az zekiler mühendis olur " sen de sorgulamadan kabul ettin bunu . Bu cehaleti iliklerine işleyen toplumun beğenileri doğrultusunda yaşadın ve hep öyle yaşayacaksın.
Not : Bu söylediklerim sözelcilerin zeki olduğu anlamına gelmez.