biri, milletinin sözüne kulak verir.
diğeri, zaman bizim zamanımız der.
hangisi, hangisi?
o da sizin hangisi olduğunuza bağlıdır.
ötekileştirilmiş ya da ötekileşmişlerden misiniz, öteyi beriyi siktir edip, milleti ile bir ve beraber yürüyenlerden misiniz?
seçim sizin.
seçimler bir gazete rafı kadar uzak.
bir kol boyu uzanıp, aynı ağacın aynı damarlarından beslenmiş, dün bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine yaşayan bir ağaçken, bugün insanların seçimlerine bağlı olarak gerçek ya da yalan haber puntalarına dönüşmüş gazete sayfalarına uzanabilirsiniz.
unutmayın ki bu uzanış sizin geleceğinize kadar uzanacak ve çocuklarınızın bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşamasını sağlayacak ya da aynı çocuklarınızın bir demir parmaklık gibi çok ve esir ve bir zindan gibi leşçesine yaşamasına neden olacaktır.
seçim sizin.
unutmayın ki seçimlerinizle bir milletin geleceğini şekillendiriyorsunuz.
birisi iktidarın bütün baskılarına rağmen muhalefetine devam eder, öbürü dtp lilere türk bayrağı açan gazi için 'işte o provakatör' diye başlık atar. neymiş provakatörlük, türk bayrağı açmak.
zaman gazetesi, bir haberden bıkmak için alınır (malumunuz ergenekon, balyoz, zart zurt haberleriyle gündemi taze tutmak için yardırmışlardır).
sözcü gazetesi, at yalanı seveyim! inananı diyerekten gülmek için alınır (malumunuz her sayfası adamı güldürür ve düşündürür. düşündürmesinin sebebi, bunların yalanlarıdır zira, her gün bir kaç devletin hırsızlığı zartı zurtu ortaya atmaktadır. ulan kimse uyarmıyor mu bunları, hırsız olsa bu kadar çalamaz diye? sorusunu sordurandır.)
zaman dinlendirir, sözcü enerji depolatıp harekete geçirmeye çalışır.
cemaat dershanesine giderken her tarafta zamanı görünce nispet olsun diye sözcü alırdım almışken de okuyordum ama haberleri, başlıkları falan çok abartı geliyordu.
mesela; tayyip yine yaptı yapacağını minvalinde başlıklar hepsi.
zamandan içerik olarak aklımda bir şey kalmamış ama zaman sözcüden daha kaliteli diyebilirim.
tabii bunu 5- 6 ay önceye göre söylüyorum şimdi pek takip etmiyorum bu gazeteleri.
sözcü hürriyetin tirajını geçmişti bir ara galiba o kalmış son zamanlardan aklımda.
hiç bir ideoloji hakkında fikriyat sahibi olmayan cahil ama heyecanlı ergenin dile getirirken kendini çok objektif, çok doğru, çok orijinal bir şey sandığı beyan. söz konusu gazetelerden tek bir köşe okumuşluğu bile yoktur muhtemelen.