söz nişan nikah kına düğün istemeyen kız'a yazdığım şiiri içerir.
Simsiyah bir gecede sen geldin yine bir an aklıma; Özleminle başbaşa, hayâlin ve bir de yalnızlığımla. Zifiri karanlıklarımı aydınlatan ateşsin diye,
Nasıl sevsem seni aşkım, nasıl sevsem daha fazla... içten bir gülüşüne müptela, ağaran yalnızlığımla. Şarkılar söylerim, belki sesimi duyarsın diye; Aşkını şarkı yaptım, bir gün gelir duyarsın diye. Nârını içimde saklarım nâr sen, ateş sensin diye...
Nasıl sevsem seni aşkım, nasıl sevsem daha fazla... içten bir gülüşüne müptela, ağaran yalnızlığımla. Kıskanır yüzünü melekler, Tanrı'nın yarattığı en güzel şeysin diye. Aşkını şarkı yaptım, bir gün gelir duyarsın diye. Her gece, bir hırsız gibi girersin rüyâlarıma;
Kanattın rûhumu ateşten bakışlarınla; Islak alev rengi gözlerim, yine yalnızlığımla. Nârını içimde saklarım nâr sen, ateş sensin diye... Aşkını şarkı yaptım, bir gün gelir duyarsın diye.
Dalıp giderken gözlerim, şimdi kıpkızıl ufuklara; Üşüyen yüreğim, titreyen umutlarımla. Gönlüme sana saray kıldım, içine yerleşirsin diye; Ümitsiz de olsa bu sevda, birgün umutlarla dönersin diye. Nöbet tutuyorum yine yalnızlığımın başucunda.
ismin, saklı bir mühür gibi durur yitik dudaklarımda; Sevdâlılar kentinde hüznüm ve yalnızlığımla. Tükenmeyen bir ümitle, beklerim belki birgün gelirsin diye; Ellerimle, yüreğime dokunamam; korkarım içinde sen de varsın diye. Masum bir şarkı gibi, konuversem incecik dudaklarına, Ellerini arar ellerim, üşüyen yalnızlığımda. Yalvarırım rüzgârlara, kokunu getirsin diye, Ellerimle, yüreğime dokunamam; korkarım içinde sen de varsın diye. Nasıl sevsem seni aşkım, nasıl sevsem daha fazla...
Kanattın rûhumu ateşten bakışlarınla; Islak alev rengi gözlerim, yine yalnızlığımla. Zifiri karanlıklarımı aydınlatan ateşsin diye...