söyleyeceklerin durumu değiştirmeyecekse, bunca zaman konustukların, anlatmaya çalıştıkların bir işe yaramadıysa, karşındaki gözlerine hala aynı anlamsızlıkla bakıyor ve söylenenleri sadece sözde bırakıyorsa, artık söylediklerinin, istediklerinin gerçekleşse bile sana getirecekleri sende eskisi kadar yoğun hisler uyandırmıyorsa ve bu saatten sonra konuşsan neye yarar diye fısıldıyorsa içindeki ses, sus konuşma zaten.. çünkü gerçekten hiçbir işe yaramıyor...
`Hiç bir neden yokken, ya da biz bilmezken tepemiz atmış ve konuşmuşuzdur...
Onca neden varken ve tam sırası gelmişken, hiçbir şey yapmamış ve susmuşuzdur...`
bi açılırsa da susmak bilmeyecektir. o kadar zaman boyu içinde söyleyeceklerini, bunca zaman dile getiremediklerini tekrar ölçüp biçip tartmaya gerek duymadan, doğruluğunun kesinliği konusunda şüpheye düşmemesine yardımcı olacak olan kendisini haklı çıkartan egosu ile el sıkışarak, konuştukça konuşucak fakat konuşma esnasında kelimeleri doğru yerlere koyamayacak birbirine karıştıracak sonra, ''ben ne diyom lan'' diyecek daha sonralarında da hiçbirşey anlamayacak olandır.
bir yanardağ misali patlamayı bekliyordur. elbet bir gün patlar, döker içindekileri. ortalık da rahatlar, o da rahatlar. ama artık geriye yaşanacak çok fazla şey kalmamıştır, çünkü koşullar artık eskisi gibi değildir.
konuşsa da bir şeyin değişmeyeceğine inanan insandır. bilir ki ne söylerse söylesin; kapı duvar olacaktır. bilse ki konuştuğunda karşı taraf onu anlayacak içindeki yangına bir avuç su serpecek hiç konuşmaz mı...?
bir ihtimal daha var o da; bilse ki konuştuğunda her şey değişecek her şey dudaklarından çıkacak kelimelere bakıyor ve buna rağmen konuşmuyorsa gurur * yapan insandır.
kırılmıştır. biliyordur ne söylese anında kapanacak konu, belki biraz sonra söylediklerinden eser bile kalmayacak. ama yine kırgın olacak kendisi , boşu konuşmuş olmamak için susuyordur ya da o konuşsun diye bekliyordur sanki değişecekmiş gibi. bir mucize olacak ve kişiliği mi değişecek sanıyorsa artık. konuşmasındır iyidir zaten ama her saniye içinde konuşma duygusu , dudaklarına kadar gelen, bazen da parmak uçlarında takılan sözcükler.. zordur işte onlara karşı koymak. ama dedim ya bıkmıştır , yorgundur tartışmaktan, kırgındır.
Dedemdir kendisi. _Yanlış anlaşılma olmasın bu bir inci sözlük geyiği değil) . 90 yaşında bir efsanedir .30 40 yıldır konuşmuyor adam. Sadece kuran ve kitap okuyup namaz kılar . arada bir gelip ezan okundu mu diye sorar. Genelde okunmamış olur .bozuk saat misali günde iki kez doğruyu tutturduğu da görülür.kendisinin aklı yıllar evvel kırklara karışacağım uçacağım ümidiyle kendisini 2. kattan atması ve bayılmasıyla gider. Sonrasında da bir daha hiç konuşmaz. film gibi adamdır.ah bir konuşsa ne senaryolar yazacağım ama..