söylence

entry8 galeri0
    1.
  1. efsane anlamına gelen ümit yaşar oğuzcanşiirdir.

    akdeniz gülüşlü bir çocuk, olsaydın
    ağzının kıyısında uçarılıklar biriktiren.
    yüzünde binbir haylazlıkla sevseydin beni,
    yüreğinden beyaz kuşlar uçardı yüreğime.
    dokundukça portakal çiçekleri dökerdi,
    sevilmekten ürpertili dingin gövden
    ah çocuk ah kadın ah sevgili
    sözlerin aşkı anımsatsa da,
    gülüşünde onmaz acılar gizli.
    0 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. Çıt çıkmaz o sessizlikte hep kendileri
    Dünyanın güngörmüş bir ağacına konmuş
    Kısacık gençliklerinin posası önlerinde

    Tortop olmuş gökkuşağı sarmalında
    rengarenkken / Salkım salkım o alacalık
    çalınmış ellerinden / Utanç duvarının harcına
    katılmış gasp ve şehvetle / Hevenk hevenk
    yaşama sevincinin kan ve irini

    Anneler beklermiş oyuncaklarını çocukları
    yerine / Korkunun dağlarına sürgün edilmiş
    ninniler fısıldarken / Zifti bela sırnaşık
    bir akşam karanlığı bulaşırken perdelere
    Günlere yazılan kurnaz bir avcının çevikliği

    Şimdi yüzler çevrilmiş bakışlar matlaşmışsa
    Üst üste yığılmış cansız etler misali yorgun
    fotoğraflardan kenara itilmiş kaçamak ve
    cesur gülüşler sızıyorsa / Acının çocuklarıdır
    onlar / Taş kesilmişlerdir onurluca / Cıvıl cıvıl
    bir koşunun tam ortasında

    iplerle sehpalarla hırpalayıp uluyorsa
    birileri / Aşiret bekliyorsa girilmezi
    Alkışla selamlanan yüksek çıkarlar adına
    mafyalaşan bir kin köşe bucak sırıtıp
    kusuyorsa / Hem tetik düşürüp hem kaygan
    bir zeminde sırra kadem basıyorsa gölgeleri

    Doğruyu söylemiyor hiç kimse / Çünkü yalandır
    dokunan ve örtülen üstümüze / Afişlenen bir
    şiirde belki / Elektriğe tutulan soyulan
    çırılçıplak / iğrenç kahkahalarla aşşağılanan
    Ayaz kılıklı adamlar iyice kıstılar da ışığı
    Sarhoş naraların salyasında şiirdir sorgulanan

    Elegeçirilmiş ve çiğnenmiş bir ülke kıskacındaysa
    hayat / Mağrur bir komutan edasıyla ayağa kalkabilir
    Her yenilgi bir isyanı yeşertir süründükleri
    yerde fırtınada kalmış dostlukların

    Azat kuşları gibi bırakıldığında çocuklar
    Daralırken yeni yetme sevdaların soluğu
    Vurur alın çatımıza çizgilerin çokluğu
    kavrukluğu delibozukluğu bir ağızdan konuştuğu

    Kantarması kağşamış gecelerin kan tüküren
    söylencesinden başlar su içmeye ürkekliğimiz...

    (bkz: Ahmet GÜNBAŞ) *
    0 ...
  5. 4.
  6. halk arasında rivayetlere konu olan, üzerinde fikir birliğine varılamayandır.
    0 ...
  7. 5.
  8. 6.
  9. tanrılar, kahramanlar, önceki çağların olayları üzerine anlatılanlar, masallar, öyküler.
    1 ...
  10. 7.
  11. akdeniz gülüşlü bir çocuk olsaydın
    ağzının kıyısında gülüşler biriktiren
    yüzünde bin bir haylazlıkla sevseydin beni
    yüreğinden beyaz kuşlar uçardı yüreğime
    dokundukça portakal çiçekleri dökerdi
    sevilmekten ürpertili dingin gövden

    ah çocuk ah kadın ah sevgili
    sözlerin aşkı anımsatsa da
    gülüşünde onulmaz acılar gizli.

    Haydar Ergülen
    1 ...
  12. 8.
© 2025 uludağ sözlük