içimizdeki budistlerden. madımak yandı mı gösteriş olsun diye üzülür. bunun gibi olayları malzeme yapmaya bayılır. müslüman yansa umrunda olmaz zaten. karşısındakileri de kendi gibi kötü niyetli sanır. hrant için bizim de ağladığımıza inanmaz. ihh'nın dünyanın birçok bölgesindeki çoğunluğunu müslümanlar'ın oluşturduğu mazlumlara yaptığı yardımdan rahatsızlık duyar.
neyse yahu... hiçbir şey "yapmadığın" bu tahammülsüz hayatında karşındakileri yaftalamaya, olaylara işine geldiği gibi bakmaya falan devam et. ölünce görüşürüz.
(bkz: #15417225) numaralı entrysinde kadınların kamuda başörtüsü ile çalışabilme hakkına ucuz bir muhalefet sergilemiş yazar. yani neresinden tutsak elimizde kalıyor. başörtülü kadınlara belli ithamlarda bulunuyor ve "ya ubnlar böyle olursa" gibi birşeyler söyleyebiliyor. sonra kamuda başörtünün mümkün olmadığını ispat etmiş oluyor. o ithamlara bakalım.
--spoiler--
türbanlı hakim ateist sanığa objektif karar verebilir mi?
türbanlı savcı alevi şüpheliyi sırf alevi olduğu için tutuklatmayacağını nereden bilelim?
türbanlı doktor erkek hastayı layıkıyla muayene edebilecek mi, ya yarım yamalak bakıp ölümüne sebep olursa.. nereden bilelim?
--spoiler--
evet, adamımız bunları söyledikten sonra başörtünün "zararlarını" ispat etmiş oluyor!
şimdi gerçek hayatta başörtülü, görev başında başı açık bir hakim getirin gözünüzün önüne. ateist bir sanığa(ateist olduğunu nasıl öğreniyorsa*) başörtü takınca adil bir hüküm vermeyecek olan hakim başörtüyü çıkartınca mı objektif şekilde ceza vermiş olacak?
ya da gerçek hayatta başörtülü bir savcı, başörtü takarken tutuklatacağı alevi şüpheliyi başını açınca mı daha bir vicdanlı olacak?
başı örtülü bir doktor bir erkek hastaya layıkıyla bakmayacaksa, böyle bir aptallık edecekse başörtüsünü çıkartınca mı biraz daha normal düşünmeye başlayacak ve adamı layıkıyla muayene edecek?
lan herşeyi geçelim; bu neyin kafası?
şimdi buna cevaben biz de tam tersini düşünsek iyi mi? "başı açık hakimlere güvenmiyorum beni başörtülü hakimlere emanet ediniz" desek iyi mi? iyi değil.