Filmin yönetmenliğini tim burton yaptığı ve başrolde johnny depp, helena bonham carter, alan rickman gibi yeteneklerin olduğu 2007 muhteşem bir müzikal dramdır. Johnny depp in oyunculuk performansı görmeye değer. müzikal seven herkese şiddetle tavsiye ederim.
--spoiler--
-yönetmen tim burton daha önceki filmlerinde olduğu gibi gotik bir ortamı başarıyla oluşturmuş. ingilterenin victoria dönemindeki karamsar, yozlaşmış ve bir o kadar da korkutucu atmosferini mükemmel bir biçimde betimlemiş. zamanın adalet sistemindeki bozukluğu, sosyal sınıflar arasındaki yaşam standartlarının farkını, halkın temizlikten yoksun içler acısı halini görsel ve mizahi ögelerle izleyiciye aktarmış. şiddeti, kanı, ölümü ve iğrençliği vurgulamaktan da geri durmamış. asıl amacı, dönemin londrasını eleşirel bir gözle sinema-severlere aktarmak olan yönetmen; bir şehir efsanesi olan, intikam için sürgünden geri dönen sweeney todd karakterini ve amacına ulaşmak için gerçekleştirdiği eylemleri araç olarak kullanmış. müzikallik ise filmin gotik havasına zirve yaptırmış.
-tim burtonın daha önce de birçok filmde beraber çalıştığı yakın arkadaşı johnny depp, sweeney todd karakterini başarıyla canlandırmış. oyuncunun makyajı ve müzikal bir yapıta uygun olan sesi filmin atmosferine çok iyi derecede uyum sağlamış. oyunculuğunu özgünleştiren, kendine has jest ve mimiklerini bu filmde de sergilemiş. yönetmenin eşi olan helena bonham carter ise mrs.lovett rolünü ustalıkla oynamış. carterın tiz sesi, fiziki yapısı ve filmdeki makyajı, lovett karakterinin ruhsal portresiyle birebir örtüşmüş. filmin diğer karakerlerini ise yine başarılı filmlerden tanıdığımız usta oyuncular canlandırmış.
-johanna(jayne wisener) veanthony(jamie campbell bower) karakterleri arasındaki imkansız aşk, mrs.lovettın todda duyduğu platonik aşk ve aralarındaki çıkar ilişkisi, harry potter ve koku gibi filmlerden tanıdığımız alan rickmanın judge turpin rolünde evlatlığı johannaya beslediği sapık aşk ve kıskançlığının sonuçları çevresinde gelişen olaylar filmde sürükleyiciliği sağlamış.
-filmi beklenmedik bir biçimde bitiren yönetmen hayal gücünü konuşturmuş ve filmin korkutucu atmosferine uygun bir son hazırlamış. oyuncu kadrosu, olay örgüsü, diyalogları, mekan seçimleri ve yönetmenliği ile şimdiden kült haline gelmeye hazır olan eser, izleyenlerin etkisinden hemen kurtulamayacağı ve tekrar tekrar izlemek isteyecekleri bir yapıt olarak sinema tarihindeki yerini alacaktır.
--spoiler--
tek dakikasında bile sıkılmadan izleyebileceğiniz bir film, müzikal. çok başarılıydı. izlerken büyük zevk aldım. bazı sözler de aklımda yer edindi. bir daha melodisi dahil kesinlikle unutmam sanırım.
- she was beautiful
- ı'll steal you johanna
- ı feel you johanna
bu sözler çok etkiledi beni hala kulaklarımda çınlıyor. bundaki bir diğer etken de seslerin güzelliği johnny depp zaten, onun için söylenecek söz yok ama jamie campbell bower da çok iyi bir performans sergilemişti. *
oyunculuklar şahane, yeri gelince güldüren mükemmel bir film olmuş kısaca. *
Filmin müzikleri ara ara açılıp dinlenmeli, farklı diyarlara dalınmalı ve mutlu olunmalıdır. yani cidden sanat eseri hepsi, şimdi tek tek isim verip ayırmak istemiyorum. en iyisi toptan verelim.
uzunca bir süre kıymalı börek yiyemeyecek kişinin izlediği film. * gerçekten tiksindim ulan. ama müzikler mükemmel. müzikal tarzda geçen konuşmalar daha da hoş kılmış. hele johanna' ya aşık olan çocuğun sesi hala kulaklarımda. nasıl bir johanna diyiştir o ya. vay anasını.
johnny deeple helena carter olurda bir film izlenmez mi.film sırasında istemsiz şekilde elin boğaza gitmesi film sonrası bir daha börek yiyememe ve berbere gidememe sendromları oluşabilir ama değer mi derseniz vallahi değer.
korku ve müzikalin bir arada nasıl olabileceğini görmek isteyenlerin mutlaka izlemesi gereken film. johnny depp ve helena bonham carter'ın oyunculukları her zamanki gibi takdire şayandır.
--spoiler--
insan etinden turtalar... bravo mrs. lovett
--spoiler--
Dehşet bir gothic müzikal.
Johnny Depp'in fazlasıyla taş olması ve katilken seksapelitesinin tavan yapmasının filmin çok izlenmesiyle doğru orantılı olduğunu düşünmekteyim.Şahsen öyle.
I hear you cohannnna şarkısının dilinize dolanabilme oranı da hayli yüksektir.
Bir gün bi yerde 'sweeney todd erkek kuaförü' görsem çok pis tırsarım.zira izledikten sonra uzun bir süre dışarıdan poaça yiyememe neden olan,afişi odanın başköşesine asılası müzikal bir filmdir.hele johny deep de başroldeyken,fight club'ın marla singer'ı gibi bir de hatun varken dadından yinmiyor.
(bkz: sweeney todd erkek kuaförü)
tim-johnny ikilisi zaten efsane de, bu film hakkında yazmam gereken sanırım; kesip biçmenin yakın plan olması ve saklanmak yerine gözünüze sokulması. ama öyle olmasaydı da, bu film bu film olmazdı. bu tip görüntülere bakamayan ben, daha ilkinde yüzümü çeşitli şekillere sokarak, tek gözümü kapayarak izledim. sonra müziğe filmin büyüsüne ve kana alışıyorsunuz ve rahat rahat filmin akışına kapılıyorsunuz. yine de o fıskiye misali fışkıran kan sizin suratınıza da sıçramış hissine engel olamıyorsunuz tabii. neyse normalde bu tip filmler benim için başlamadan bitse de bunda depp ve burton'un hatırına bırakmak aklımın ucundan bile geçmedi, ki iyi ki de geçmemiş bayıldım bu filme. ilk fırsatta tekrar izlenecek listeme de girdi hatta. öyle kanlı kısmından olaya girdim diye yanlış da anlaşılmasın*, atmosfer bambaşka.. kan* ve müzikal bu kadar güzel ancak böyle bir araya gelebilirdi dedirtti..
