süper bir film.
günde en az 1 film izleyen ben esasında müzikallerden nefret ederim fakat tim burton oyle bir iş cıkarmıs ki ciddi ciddi etkilendim bu filmden. jhonny depp de bayhan kadar olmasa da güzel bir sese sahipmiş, bunu da gördük.
never forget, never forgive sloganıyla ne demek istediğini afişinden anlatan beklediğimden çok çok sağlam müzikal.
--spoiler--
insan etinden yapılan böreklerin kedilerinkinden daha lezzetli olduğu kısmı nedense çok anlamsız gelsede değişik bir kurgusu vardır.
--spoiler--
ANTHONY nin Johanna'ya seslenişi ile unutulmaz müzikallerin arasında kendine yer edinen filim.
ANTHONY:
I feel you, Johanna,
I feel you.
I was half convinced I'd waken,
Satisfied enough to dream you.
Happily I was mistaken,
Johanna.
I'll steal you, Johanna,
I'll steal you...
I'll steal you, Johanna,
I'll steal you.
Do they think that walls could hide you?
Even now, I'm at your window.
I am in the dark beside you,
Buried sweetly in your yellow hair!
I feel you, Johanna,
And one day I'll steal you!
Til I'm with you then,
I'm with you there,
Sweetly buried in your yellow hair!
(Tr.)
seni hissedebiliyorum, johanna.
seni hissedebiliyorum.
uyandığımdan tam emin değilim,
yeterince düşündüm seni.
ne iyi ki yanlış anlaşıldım, johanna!
seni çalacağım, johanna.
seni çalacağım...
seni çalacağım, johanna.
seni çalacağım!
duvarların seni saklayacağını mı sanıyorsun?
beni pencerende bil arkandaki karanlıkta,
sarı saçlarına gömüleceğim.
seni hissedebiliyorum, johanna,
ve bir gün seni çalacağım.
seninle olucağım o güne dek orda seninleyim
tatlı tatlı sarı saçlarına gömülü!...
eski bir broadway müzikalinin sinemaya uyarlanmış halidir. tim burton un yıllardır yapmayı düşündüğü bir çalışmaymış ayrıca, johnny depp in "he" demesini bekliyormuş sadece; malumunuz, şarkı söylemek kolay değil.
helena bonham carter, tim burton un sevgilisi olmasına rağmen yine de seçmelere katılmış filmde oynamak için. hatta filmle ilgili mtv nin yaptığı bir röportajda;
--spoiler--
gençken sweeney todd tarzı bir müzikalde oynamak benim gibi kızlar için hep bir hayaldi; bunu yapmak için yönetmenin altına yatmamız gerektiğini düşünürdük. nitekim öyle oldu.
--spoiler--
Sweeney Todd karakterinin filmin başında söylediği ''my mind is far from easy'' (aklım rahat olmaktan çok uzak) havasını müzikler , karanlık orta çağ atmosferi, usta oyunculuk , makyaj ve kostumle harmanlamış seyredilesi yapım.
tim burton'ın johnny depp'ten neden vazgeçemediğini yıllardır kendine soran insanlara son yanıt şeklindeki filmdir. tim burton'ın asla vazgeçmediği gotizm ve vahşet dolu tutkuları johnny depp dışında taşıyabilecek bir aktör olmadığını da gösteren filmdir. tarantino kadar kan konusunda saçmalamadığı ancak cinayet sahnelerini de yüzeysel atlamadığı gibi, müzikalliği "sürekli" olarak ön planda tutmamış, arada normal konuşmalara da yer vermiştir. ayakta alkışlanacak bir filmdir. konu açısından zaten orjinalliğin doruğunda gezinmektedir. sweeney todd, burton için golden shot tır .
johnny depp in bir kez daha kendisini kanıtladığı müzikal. bu adam herşeyi bu kadar mı mükemmel yapabilir diye de sorduruyor. iyi gitar çaldığını biliyoduk da sesinin bu kadar etkileyici ve dinlendirici oluşu şaşırttı.
-at last my arm is complete again! derken ve
--spoiler--
"There's a hole in the world like a great black pit
and the vermin of the world inhabit it
and its morals aren't worth what a pig could spit
and it goes by the name of London
At the top of the hole sit a privileged few
Making mock of the vermin in the lower zoo
turning beauty to filth and greed...
I too have sailed the world and seen its wonders,
for the cruelty of men is as wonderous as Peru
but there's no place like London!"
--spoiler--
söylerken o berber koltuğuna beni de al yiğidm demiştir bütün kızlar.
Johnny Deep'in sesini muhteşem kullandığı,başlarken sıkıcı olacağını düşündüğüm fakat izledikçe bağlandığım, bende farklı etkiler bırakan, bitmesi gerektiği gibi bitti dediğim ve Tim Burton'un ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha gösterdiği film.Eşi Helena Bonham Carter'ın da filmin tutulmasında önemli bir etken olduğunu düşünüyorum.özetle 'anısı var'bu filmin bende...
gördük izledik sevdik beğendik Tim yine mükemmel ışık ve görsellikle seyircileri büyülemiş olmanın tatminini yaşıyor olamalı. bu adam yaptığı işin farkında hem de fazlasıyla. kişiyi ciddi manada etkileyen bir film; çok fazla kanlı sahne olmasının yanında inceden insanların duygusal boyutta tanımlarıyla oynadığı kesin, hoş ve oldukça sıradışı. mükemmel sokakları binaları olan inanılmaz bir atmosferde gerçekleşen bir yığın olay. Mekanları oluşturmak için Ressamların çok fazla çalıştığını okudum bir yığın eskiz çizmişler. izlemeyenlere izlemek kalıyor. izleyenlere de takdir etmek.
öncelikle daha önce tim burton filmi izlememiş olanlar için bu film kötü bir başlangıç olabilir ama bunun sebebi filmin kötü olması değil Tim Burton'u tanımayanların bu filmde o renkli hayallerin ne işi var diyecek olmaları yoksa film harika. müzikal olduğu için bazı bölümnlerde sıkılabileceğimi düşünmüştüm ama hiç de öyle olmadı aksine daha da büyülenerek izledim, kendimi filme kaptırdım. genel olarak; tenör, soprano, gotik, kan, vahşet, renkler ve tabiki Johnny Depp.
Gotik atmosferi, Johnyy Depp ve Helena Bonham Carter'ın filmin genel havasıyla çok iyi örtüşen performansı ve müzikalitesi ile kalpleri fetheden seyirlik bir film.
intikam duygusunun izleyicilere birebir geçirildiği filmdir. müzikal olması ise resmen ortamı yumuşatmıştır izleyiciler için. türkiye de fala tutulmadı diyorlar ama izlemeyenlerin kesinlikle önyargılı yaklaştığını düşünüyorum.
Bir yönetmenin derdini anlatması için oyuncularına şarkı söyletmesi yönteminin taraftarı değilim. Ama olur ki o yöntemi kullanacak birisi çıkar, kesinlikle Tim Burton'dan ders alsın! Kostümler, izleyiciye sunulan Londra ortamının filmle mükemmel uyumu, oyuncuların dehşet iş çıkarması ve sıradan bir intikam gibi görünüp izleyiciyi şaşırtan hikayesi ile türünün en iyi örneklerinden.
Not: Filme konu olan hikayenin gerçek olması ihtimali varmış.
No Place Like London ile başlayıp,a little priest ile özüne ulaşıp,johanna bölümüyle uygulamasını yapan,final bölümünde her şeyin birbirine karıştıran;mükemmel,yaratıcı,etkileyici tim burton filmi.kendisine hayranlığım katlandı diyeilirim.renkler,filmin içindeki kasvet.sistem üzerine eleştiriler,eleştiriler,eleştiriler.Özellikle
There's a hole in the world like a great black pit
and the vermin of the world inhabit it
and its morals aren't worth what a pig can spit
and it goes by the name of London...
At the top of the hole sit the privileged few
Making mock of the vermin in the lonely zoo
turning beauty to filth and greed...
I too have sailed the world and seen its wonders,
for the cruelty of men is as wondrous as Peru
but there's no place like London!
bölümü ile zamanın londrasının eleştirisini mükemmel şekilde yapıyor.izlemeyen arkadaşlarıma tavsiyemdir.
film hayatımda izlediğim en güzel filmler arasında birinci sıraya yerleşti diyebilirim *
hayret içinde söylenen ''johnny depp her rolün hakkını nasıl verebiliyor?'' cümlesini papağan gibi tekrarlatan film. konusu sıradan, bayıyor, sonunu da önceden kestirebiliyorsunuz lakin izletiyor işte sonuna kadar keyifle.
--spoiler--
o nasıl ince ve zarif boğaz kesiştir yeareppi! sanki katliam yapmıyor da bir sanat eserini icra ediyor. ya filmin müzikalliğinden ya da johny depp hastası olmamdan kelli bu adamın her hareketini oy nasıl asil, vay vay vay, oh öpüjem e bağladım ben. canım da çok feci kıymalı börek çekti ayrıca...
--spoiler--
çevresel tüm faktörlere rağmen sonuna kadar dikkatle izlenen. *johnny depp, johanna'sına yakarmaya başladığında filmin tüm gereksiz sahneleri silinmiş, sadece o an akıllarda yer etmiştir.
en taptığım filmlerden biridir. tabi ki johnny'nin oynaması ve tim burton yapımı olmasının bunda büyük payı var. makyajıyla, sesiyle etkileyen johnny'nin karısını öldürmesiyle de insanı üzeni kan, müzik, dans, gotik, jo... super film...
gayet kötü bir filmdir. tim burton bile kurtarmaya yetmez.
müzikal olmasıyla da ilgisi yoktur bunun. çünkü burton'un çoğu animasyon ve filminde müzikal sahneler bulunur. ama bu filmi normal filmlerden ayıran hiç bir yan bulamadım. başka bir yönetmen çekmiş olsa da farketmezdi pek ala. film boyunca kesik boğazdan başka hiç bir şey göremedik ekranda.
edit: ben de "burton'dan babam çıksa yerim" tayfasındandım. ama gördük ki her çıkan da yenmiyormuş. başka sefere artık.
karlı bir günde en sevilenle izleninlen en son film. olarak akılda kalmış. sanatsal yöne ise gerçekten başarılı ve güzel olan film. (Not: izlemesi çok keyifli idi.)
Tipik bir Tim Burton filmi. Bir insanın gerilim filmi bile fantastik olur mu? olur... Oyunculuklar çok çok iyi. Efekt ve Animasyonlar muhteşem. Lakin bir tek mevcut Sweeney Todd rivayetini oldukça fazla değiştirmiş olması ilginç. Oysa rivayet başlı başına fantastik bir öykü.