sviatoslav teofilowitch richter (1915-1997) dünya piyano tarihinin gelmis gecmis en büyük piyanistlerinden birisidir. belki de en büyügüdür. öyle büyük bir piyanisttir ki, bircok diger büyük piyanisti hayretler icerisinde birakmistir. mesela artur rubinstein bu rusya disina cok sonradan cikabilmis piyanisti carnegie hall´de dinledikten sonra "simdiye kadar bu kadar mükemmel bir konser dinlememistim, böyle bir piyano calis olamaz" demistir.
inanilmaz genis bir repertuari vardir- ünlü rus bestecisi prokofiev bircok piyano sonatini kendisi icin bestelemistir. benim bildigim 7. sonta kesinlikle sviatoslav´a adanmis, kendisi de bu sonati 4 gün icinde ögrenip calmistir.
...cok büyük bir beethoven yorumcusudur. en iyilerdendir, belki de en iyi beethoven yorumcusudur.daha bircok besteciyi en iyi calan adamlardan birisidir. schumann piyano koncertosunu calisi inanilmazdir.
kendi agzindan "80 piyano aksami, koncertolar ve oda müzigi eserleri haric" calacak düzeyde bir repertuari vardir.yani ayni eseri bir kez calmadan 80 keresahneye cikabilir sviatoslav richter. hakkinda üretilmis bircok fikra vardir- küba´da havana´da calmaya geldiginde ilk isi konser programina bakmak olmus, o aksam ne calacagini konser afisinden ögrendigini rus büyükelcisi rapor etmistir.
bu pianistlerin pianisti adam, oldukca uzun boylu ve kocaman ellere sahip bir adamdir. "chopin" in piano icin etüdlerinden 4 numarali di diyez minör olanini calisi bu dünya disi bir düzeydedir, böyle bir teknik ve böyle bir emniyet hissi olamaz...calarken sivri cenesini öne dogru cikarmasi, piyanodan cikardigi tinilarin diger piyanistlerin hayret etmesine sebep olmasi, söylenebilecekler arasindadir.
bircok oda müzigi grubuna da eslik etmis olan richter´in oistrakh´la yaptigi brahms keman-piyano sonatlarini iceren kayitlari müzik tarihinin "zenith"leri arasinda sayilmaktadir. ayrica oleg kagan´a, natalia gutman´a da eslik etmistir.
"ben sadece bestecinin aynasi olmak ve sadece besteciyi yansitmak isterim, bundan baska bir fonksiyonum olsun istemem " sözü ünlüdür.
cokyüksek süratte birsey calarken caldigi sey sanki hic de öyle hizli degilmis hissini uyandirabilen ender insanlardan olan richter, cok saglam icki icen bir insandi.
dünya 1997 yilinda tarihin en büyük piyanistlerinden birini yitirmistir. ben sahsen liszt´in sviatoslav´dan daha iyi bir piyanist oldugunu acikcasi hic de sanmiyorum.
20. yüzyılın en iyi piyanistlerinden biri olarak kabul edilir. Chopin yorumlarında özellikle en güvenilen virtüözlerden biridir. Kendisi 18 yaşında, yani parmakları tam olarak oturduktan sonra piyano çalmaya başlamıştır. Sanırım bu şekilde başlayıp bu kadar başarılı olan, ün kazanan tek piyanisttir.
Not: Piyano çalmaya, doğru teknik gelişim için çok küçük yaşta başlamak gerekir.
milletin götü düşürerek "bundan iyisi olamaz" diyerek dinledikleri beethoven do majör op.2,no:3 sonatının arturo benedetti michelangeli yorumuyla büyümüş, eşşek kadar adam olana kadar sviatoslav yorumunu hiç dinlememiş olan beni, bu bahsedilen beethoven sonatı çalışıyla, o rengarenk piyano tınılarıyla benedetti michelangeli yorumunu gölgede bırakır şekliyle ağlamaklı bir hale sokmuş olan büyük rus piyanisti. çok büyük rus piyanisti.
gelmiş geçmiş en büyük piyanistlerden birisi.
isterdim ki beethoven, richter´in kendi sonatını çalışını bir dinlesin... eminim "afferin lan slava, aynen böyle olsun istemiştim" derdi.
michelangeli yorumu gayet iyidir , evet. ama...slava...işte...taburede oturan adam "slava" olunca işin rengi birden degişiveriyor.
beethoven ; sonate für klavier op.2, nr.3 (1ter satz.)
işi gücü bırakıp saatlerce, günlerce büyülenerek, kendinden geçerek dinlenebilecek kıratta, ustalıkta piyanist. aynı zamanda ressam, kitap kurdu, kadın avcısı ve sıkı bir içkici olduğu söylenmekte.
richter öldüğünde o zamanki çekoslavakya, bugünkkü polonya, sırbistan, rusya, ukrayna´dan 15 kadın "bu çocuklar onun çocukları, mirastan pay istiyoruz !!" diye rusya´ya başvurmuştu.
o zaman dna daha keşfedilmemişti, dna keşfedildikten sonra mezarı açtırmak istediler, rusya yapmadı onu.
richter gelmiş geçmiş en büyük piyanistlerden olduğu gibi hayatı seven bu dünyada yaşamış en büyük insanlardandır da.
denilebilinir ki "erkekliğin" medar-ı iftiharı birisidir.
