güzel bir yaz günü, serinlemek amacıyla gidip suyun soğuk olduğu anlayan, "bari iskeleden atlayayım da birden alışayım şu suya hele" mantığıyla hareket ederek iskeleye yönelen, iskelenin ucuna geldiğinde ayakları iskeleden kesilip suya doğru yol alan bir insan evladının, telefonunun deniz şortunun cebinde olduğunu hatırlaması durumudur. artık her şey için çok geçtir.
hemen bataryasını çıkarıp güzelce kuruttuktan sonra kullanılabileceği için çok da kötü olmayan durum. ya da bi telefoncuda içi açılıp temizlenirse daha iyi olur.
1 hafta öncesi itibariyle başıma gelen olaydır. tek farkla ben 3 kez girip çıktım nihayetinde telefon yüzmeyi bilmiyor, neyse 3 kuluvallah 1 elham yeni telefon!
ah ah akdeniz sularına ne de hevesle atlamıştım ki cebimde telefon olduğunu hissedene kadar...çok üzücü bir durum sözlük hele telefon seviliyorsa daha bir zor.
bodrum'da hap kadar panasonic cebimdeyken, karımla evlenmeden önceki dönemde, onunla denize girdikten sonra, çıkışta aklıma, hatta elime gelen gelen olay. kurulanırken "hulen bu cepteki de ne ola ki" demiştim, elime aldım! gördüm, aklımın durduğu andı.