kaynanasıyla sorun yaşayan bunu uluda deklare edip eli sikinde gezen zibidilerden akıl almaya çalışan zevatın ideal eş konusunun tartışılması olayıdır. şu olayı burada anlatan ailevi konuları ifşa eden bi kadın kadınlardan ne ideal eş olur nede koynuna alınır yatılır. nokta..
Sanal ortam böyle bir yer, normalde kendi çevrenizdeki insanlarla ilgili konuşmaya dahi cüret edemeyeceğiniz şeyleri oturduğunuz yerden pat pat döküyorsunuz.
Başlıkla direkt alakalı kısmına gelecek olursak, ideal eş ya da değil, sizin eşiniz değilse çok da bağlamaz sizi. Kendi eşiyle, ilişkisi ile, çocuğu ile olan kısımlarda iyi şanslar ve mutluluklar.
Kayınvalidem insanların hiç yapmadığı şeyleri yapmislar gibi yalan söylüyor. Mesela en son kızının kayınvalidesinin bebeğe mama aldıkları için kızdığını emzir diye gelinine baskı yaptığını, bebeğe pirinç unu yedirecegim dediğini söylüyor. Halbuki kadın köyden gelir gelmez torununa kendisi mama almış hemen. işte bu tarz yalanları benim için de söylüyor. Yapmadığım şeyleri yapmışım gibi anlatır, söylemediğim şeyleri söylemişim gibi söyler. Onu bu şekilde kabullenmek çok zor ama kabullendim. Evet ben bipolarım ama kayinvalidem benden daha hasta. Bu bir gerçek.
sütlü çilekli kardeşim merhaba. yaşadığın duygu durum bozukluklarını kendi kendine fark etmen ve hastalığına farkındalığının bu kadar fazla olması bipoların henüz ileri seviye olmadığını gösteriyor. çünkü ileri seviyelerde bu tip kabullenmeler olmuyor malesef. ama benim takıldığım bir nokta var. o da şu ; bir yandan kayınvalide tanımını çok mantıklı bir şekilde ( eşimin annesi, bu yüzden saygı duyarım) diye ifade ediyor olman bir taraftan da o'nu "hain" olarak niteleyebilmen. ( gerçekten kopuk olabilme ihtimali yüksek)
Bipolar'da atak geçirip başka bir dünyaya kayıyorsunuz. işitsel ve görsel halüsinasyonlar oluyor. Mesela yolda yürürken bir çocuk sizi gösterip "ıy ne çirkin kadın" diyor. Aslında öyle bir şey yok. Benim ilk atağım doğum depresyonuna denk geldi. Eşimin babası kanser tanısı aldı. Eşim depresyona girip benimle ilgilenmeyi bıraktı ve ben Kendimi yaşlanmış ve çirkin hissetmeye başladım. Sonra eşimle birbirimizden koptuk. Hastalandıkça hastalandım. Sinirli bir insan oldum. Eşim de çok tahammülsüz ve sinirliydi. O da benim onu boşayacağımı düşünüp bana kin tutuyordu ve bana kötü davranıyordu. Bu aramızdaki anlaşmazlıklar benim sonum oldu. Sürekli aynaya bakıp ağlıyordum. Herkes çok güzel olduğumu söylese de inanmıyordum. Sürekli makyaj yapıyordum. Mesela bir akşam aniden sarı saçlarımı siyaha boyamıştım. Bu arada bir yandan da hastalandığınızı farkediyorsunuz içten içe. Farklı bir dünyaya giriyorsunuz işte ; beni Sürekli polisler takip ediyordu her yerde. Ben öyle düşünüyordum. Sonra eşimi düşman olarak görüyordum. Çünkü benim düşüncelerime göre: eşim beni delirtip intihar etmemi istiyordu. Beni o hale o getirmişti.
Bipolar tanısı almak öyle kolay değil sanıyorum. ilaçlarla falan toparlanma bir altı ayı buluyor. Ben bir markete girdiğim de bile peşimde üç tane sivil polis vardı bana göre. Öyle korkunç bir hastalık.
Ideal kimse yoktur. Sadece sorumluluklarının farkında olan, imkanlar dahilinde, kendinden ödün vererek, karşı tarafı mutlu etmek isteyen bir eş vardır.
Kaynanamdan nefret etmiyorum sonuçta eşimin annesi ve oğlumun babaannesi. Yalnızca ne zaman nasıl bir hainlik yapacağı belli değil. 10 yılın tecrübesi sevgili ulu yazarları. Benim yanımda her zaman başka kadınları göklere çıkarıp benim için de "e işte bu da benim gelin" tarzında konuşan genç bir kaynana o. Baya genç yani Bildiğiniz benimle yarış halinde. Öyle normal gelin kaynana sorunları yaşamıyoruz. Beni oğlundan kıskanmıyor; Direkt beni kıskanıyor.
Anlamadığım şey şu, kendisi burada çocuğunun kusmuğuna kadar özel hayatını gözümüze serebiliyor fakat insanlar bu konunun ardından ideal bir eş midir şeklinde goygoy yapamayacak, yaparsa üstüne yürüyeceksiniz öyle mi?
sözlükteki kendine yararı olmayan insanların goygoyuna gelmesin.
psikolojik rahatsızlığı olup çocuk yapma gibi ciddi bir yükün altına girmek de ayrı bir felaket.
Ne ideali? Normalde eş bile olmamam lazım. Bipolarım ben. Annem bana "keşke seni daha önce doktora götürseymişim" diyerek pişmanlığını dile getirmişti. Senelerce depresyondaydım oysa. Ilgilenmediler. Aileler çocuklarının hasta olduğunu kabullenemiyor.
Kimse dört dörtlük değil. Kendimi mükemmel bulsam her şeyi sümen altı eder Yalan yanlış şeyler yazardım. Yalnızca şu son depresyonda şunu düşünüyorum olan yalnızca bana oluyor. Çırpınıyorum ve helak oluyorum. Bu kadar çırpınmak iyi değil gibi.
En son hasta olduğum da eşim bana "seninle oğlum bir misiniz?" Dedi mesela. Ve ben bunu çok içerledim. Sırf bana bunu söylediği için ısrarlarına rağmen hastaneye gitmedim; sabah işitme kaybı başladı. Doktor: " zamanında gelseydin keşke" dedi.
Bipoların kuklasıyken çeşitli sağlıklı sorunları yaşıyorum ve yalnızım. intihar riskim olmasına rağmen eşim hep dengesiz davranıyor. Ailemin benimle ilgilenecek vakti yok. Uzaktalar ve de. Beni hayatta tutan tek varlık oğlum.