erdem falan değildir ağlamayana mama yok susan sünepedir,hakkını arayamaz,sündüktür felsefeye gerek yok susup ne kazandınız bugüne kadar de hadi gidin ya.
Büyük erdemdir. Özellikle de bildiğiniz bir konu olsa dahi susuyorsanız. Trt 1'de yunus emre'yle ilgili bir film var galiba. Bir defa denk gelmiştim. Orada yunus'a ben bilmem zikri çek diyordu hocası bir müddet. Ne sorsalar ben bilmem diyordu yunus.
Ne büyük erdemdir susmayı bilmek. ve konuşması gereken doğru zamanda konuşabilmek. Ne mutlu öyle zeki, olgun insanlara.
büyük bir erdem. susmak en son öğrenilir. önce yavaş yavaş etrafınıza bakarsınız. sesiniz çıkar. sesten sonra sözü öğrenirsiniz. konuşursunuz. daha çok konuşursunuz. sonunda susarsınız.
burada, yani sözlükte çoğu kişi konuşmasını bile bilmiyor. kuru gürültü var. seri üretim başlıklar açılıyor. eğlenmesini bile bilmiyor gençler. ciddi işler yapamadılar, ciddiyetsiz, komik bile olmayı beceremiyorlar. sadece söylemeye değer sözler söylenseydi, bu sözlükte susmak yaygın anlamda öğrenilmiş olsaydı, bomboş başlıklar açılmazdı. sadece gerekli şeyler olurdu. bilgilenen giderdi. yazılanların yüzde 99u manasız işler.
ikinci yakın çevreden başlamak üzere samimiyetsiz konularda sergilenmesi gereken davranışlardır. bunu genelde ufak bi '' gülümseme'' ile geçiştirirsiniz ama benim anlamadığım o da insanların ciddi anlamda sinirini bozuyor. *
Gerekli bir eylemdir. Bazen anlatmak için canla başla debelenirsin. Ama nafile. Sonra derince susarsın. Suskunluğunun sebebini merak edecek kadar sen Karışmışsa hamuruna, seni o zaman anlayacaktır.
sus ve yalamaya devam et. her zaman iyi değildir susmak. bazen konuşmanız gerekir ki insanların bazı haller dışında yerinde konuşan insana saygı gösterdiğini düşünmüyorum. statünüze bakıyor insanlar ne dediğinizle ya da ne kadar mantıklı olduğunuza bakmıyor. inanın çok konuşan ve kendini sevdiren insanların kazandığı bir dünyada yaşıyoruz. ben çok konuşup insanları kendime bağlayan bir yapıya sahip değilim ama gözlemlediğim budur.
öğrenmekle, kendini geliştirmekle mümkündür. insan bilgi ve tecrübeden ne kadar yoksun olduğunu bilgi ve tecrübesini artırdıkça idrak eder. bir şeyin azlığı veya çokluğu nisbi kavramlar olduğu için, kişi bilgisizliğini bilginin kaynağına yaklaştıkça veya bilgili kişilerle vakit geçirdikçe anlar. susmayı öğrenmenin bir diğer yolu da hata yapmaktır. düşünmeden konuşmak çoğu zaman insanı hatalı konuşmaya iter. karşınızdaki kişi yeterince donanımlıysa sizin yanlış yaptığınız noktaları size gösterecek ve sizi konuşmadan önce iki kere düşünmeye itecektir. susmayı bilmek esasında haddi bilmektir. yunus emreden şu dizeler sanırım meseleyi güzel özetler:
ilim ilim bilmektir
ilim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır
kendi sınırlarını bilmeyen çok ve boş konuşur. haddini bilen kişiyse yeri geldiğinde paşalar gibi susar.
Yasananlar zamanla daha cok yuk bindirir omuzlara.
Konusmak, daha cok konusmak hic de kâr etmez, cozum getirmez.
Zaman gecer ve artik daha cok dusunup daha az konusmaya baslarsin.
Susmak sukûnettir.
Ogrenirsin, alisirsin.
Daha dingin, daha sakin, daha az konusan, daha az gulen biri olursun.