susam sokağı ile büyümüş nesil

    3.
  1. susam sokağı ile büyümüş, elm sokağı ile korku hissini yenmiş, düşler sokağı ile aşkı tatmış ve fransız sokağı ile sosyalleşmişlerdir.
    34 ...
  2. 1.
  3. --spoiler--
    oysa ne de mutluyduk susam sokağı izlediğimiz yaşlarda, okuldan çıkar eve koşar, annemizin hazırladığı ekmek arası peynir-domates'i -ki şanslıysak ketçap bile olurdu içinde- yiyerek televizyonun karşısına kurulurduk, en büyük derdimiz olan ödevi yapmamız için biraz baskı gelirdi önce lakin eğer annemizi kandırabilirsek; babamız eve gelene kadar televizyon izlemeyi bile başarabilirdik. susam sokağı bittikten sonra pembe diziler başlar, o zaman annemiz de yanımıza gelirdi. çoğunlukla meyva olurdu annemizin elinde, elmaları, ayvaları soyar bir dilim uzatırdı bize. sonra babamız gelir, hep beraber yemek yenir, üstüne çay demlenir, çayın yanında ise kurabiye olurdu hep. o zamanları hatırladığımda, kafamda canlanan resimlerde hep güneşliydi hava, oysa şimdi karanlık ve kasvetli sürekli evler. susam sokağı yok artık, cnbc-e var, karanlık havalar, yalnız yaşanan evler, kocaman televizyonlar, kapalı perdeler, ve altyazılı diziler var. artık pazar günleri yeni yıkanmış çamaşır kokmuyor evler.

    iki canavar var, aralarındayım, ve o günleri anıyorum ofiste, özlemle...

    "karanlık kasvetli bir hava,
    şaşırdım yolumu karanlıkta,
    bana söyler misiniz?
    nasıl gidilir susam sokağınaaaaa"
    --spoiler--

    [ sözlük'te bulunan "gelmeyen pazartesi" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte kitap olarak basıldı. bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. eksper mental ]

    http://www.dr.com.tr/Kita...oman/urunno=0000000687918
    27 ...
  4. 17.
  5. 80 küsür dogumludur. okuldan eve gelip hevesle televizyonun önünde programin baslamasini bekler. sonra o sirayla acilan mavi semsiyeleri görüp, "gün günesli , insanlar neseli, sen de gel oyna, susam sokaginda..." sarkisini duyunca dünyalar onun olur. kimileri kendi kendine okumayi yazmayi ögrenir, kimileri paylasmayi, insan sevmeyi ögrenirdi bu programlardan. simdikiler ucmayi, kilicla insan öldürmeyi, siddeti ögreniyor izlediklerinden.

    3 ...
  6. 7.
  7. mor ve sıska bir canavar vardı. etrafını saran canavarlara karşı korkusunu yenmek için söylediği bir şarkı vardı. hah işte, onun sayesinde cesur olan nesildir. *
    şarkı şöyleydi;
    -cesurum, cesurum, cesurum, birşeyden korkmam, cesurum. birşeyden korkmam, birşeyden korkmam, birşeyden korkmam, cesurum.

    korktuğun zaman 1 kuple söylüyosun bundan, hooop; 300 ispartalı'dan birisin artık. (bkz: hanım koş kılıcımı getir)
    yeni nesillere aktarmak adına kızıma da öğrettim şarkıyı. o da bir şeyden korkunca bunu söylüyor artık *

    ha, bi de; taban tabana zıt iki kişinin arkadaş olabileceğini öğrenmiş nesildir. (bkz: edi ile büdü)
    2 ...
  8. 24.
  9. ben edi olurdum abim büdü... sonra kirlendi dünya...
    2 ...
  10. 8.
  11. annesi her kurabiye yaptığında kurabiye canavarı'nın gelip tüm kurabiyeleri yiyeceğini sanan ve her olaydan kendine bir ders çıkarmayı öğrenmiş nesildir.
    3 ...
  12. 12.
  13. minik kuşa bakıp mastürbasyon yapan kültürsüz arkadaşımdan sonra hiç izlemediğim, dolayısı ile katılamadığım nesil. ama bende isterdim bir kurabiye canavarının kurabiyelerini yerken karşısında geçip waffle yemek. usulca özendirmek, ah ah.
    2 ...
  14. 28.
  15. 80 lerin sonlarında doğmuş nesil son kez görmüştür. ve bir çoğu benim gibi okumayı erken öğrenmiştir. keşke hala bu tür çocuk programları olsa.
    1 ...
  16. 4.
  17. 6 sayısını söyleyen o ses den ömrü boyunca nefret edecek nesildir.* yine de edi ile büdü vardı. kurabiye canavarı var dı. güzeldi be. bir de (bkz: büdü saat kaç?)

    edit: şimdi farkettim ki, bu başlığın 6. entry si olmuş. allahııımm bu bir lanet olmalı.*
    zorunlu edit:kimseyi üzüp germiyim düzelttim efem.
    1 ...
  18. 15.
  19. dünyayı kurtaran adam filminde görebiliceğimiz,karakterleri canavarca dövüşürken izlediğimiz eski tv programı.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük