Aralarnda acınacak sayıda olanı çok az olduğu için katıldığım bakış açısıdır. Bilakis sıvışmak, kafir diye bok attıkları ülkelerin özgür hayatlarına ulaşmak için insan kaçakçılarına bir ton dolar, euro dökeni var bunların. Türkiye'yi beğenmedik, biz isveç'e gitmek istiyoruz sınırı açın diyeni de. Ayrıca onca çile içinde tavşan gibi üreyenlerine hele hiç acımıyorum. Bu dram aslında şu an şark kurnazlığına, fırsatçılığa dönüşmüş durumda. Hele tayyibistan ülkesinde bunlara maaş bağlanıp, hastanede sırada beklerken kendini daha öncelikli görüp önüme geçenlerini gebertebilirim.
çoğu bizden zengin, cüzdanında dolar taşıyorlar. ne iş yaptıkları, neyle geçindikleri, hükümetten ne kadar para aldıkları, karşılığında ne yaptıkları belli değil. korkarım ki soymuşlar ülkelerini gelmişler, orada kalıp vatanlarını savunacaklarına. buralarda aylak aylak dolaşıp, bir avrupa ülkesine kapağı atmayı düşünüyorlar. parası biten yasa dışı işlere soyunuyor veya ileride mecburen soyunacak.
not: kadın ve çocukları tenzih ediyorum, konu ettiklerim 20'li yaşlardaki gençler...
Ben buğün bizim sokakta ceketle gezdiğimiz bir günde banyo yapan bir çocuk gördüm.Henüz 3 4 yaşındaydı.Siz belki de ona bakınca Suriyeli ya da Arap görürdünüz ama benim gördüğüm sadece bir çocuktu.Soğuktan ağlayan bir çocuktu o.Biraz vicdan be kardeşim.
insan olanın insana acıma durumudur aslolan.cesedi kıyıya vuran 3 yaşındaki masum bir çocuk da ötekileştirilen Suriyeli.yüreğinde birazcık olsun merhamet olan insan evladı,acı çeken kim olsa üzülür,acır düştükleri hale.hepsi de acınacak halde mi elbette hayır.bizler çok mu masumuz,hiç mi hatamız kusurumuz olmuyor?