burada iş kuran yüzlercesinin ve onlarla çalışan binlercesinin asla yapmayacakları olaydır. vergi yok ssk bilmem ne derdi yok mis gibi para kazanıyorlar..
hele birde hükümet vatandaşlık verirse bu arkadaşlara en az 1-1.5 milyonu dönmez geri. işsizlik parası gıda yardımı vs derken tokiye falanda yerleştirilecekler adamlar niye dönsün çöle kalırlar burada mis gibi. mis gibi kısmı onlara tabi bize farklı yansıyacak bu işlerin maliyeti..
Onlara yardım ettik. Vatanlarını bile biz kurtardık. Bu kadar yeter dimi artık. Savaşmadan kazandığınız topraklarınıza geri dönün. Torunlarınıza ve tarihinize Türkler kurtardı bu toprakları yazarsınız.
ortadoğu insanı ne yazık ki çöl karakterli.. rüzgar bugün kuzeyden eser koca tepeler bir gecede yer değiştirip başka yerlere savrulur; yarın rüzgar güneyden eser, bir bakmışsın o devasa kum tepesi bir gecede rüzgarla dağlar aşmış gitmiş..
milli ve manevi değerlerine sahip çıkma noktasında mücadele etmeyen toplumlarda anavatan bilinci oluşmaz.
anavatan bilincinin olmadığı toplumlar ise nerede yaşıyorlarsa orayı vatan bellerler.
gitmezler. gitmeyecekler.. Gidemeyecekler..
isteseler de bu teknik olarak mümkün olmayacak zaten.
oradan can havliyle kaçtılar. eğer can dertleri olmasaydı bizzat savaşırlardı zaten. en azından bu kadar göçmen olmazdı, hiç olmazsa yarısı savaşırdı..
savaşmadılar, iş işten geçinceye, o bin yaşasın dedikleri yılanlar kendilerine dokununcaya kadar beklediler.
açık olan şu ki, artık bu mevzunun tavı geçti, konuşmaya bile lüzum yok.
şimdi bunca insan bu toplumun dokusuna bir ur gibi çöreklenmeden ne yapmalıyız da dönüştürmeliyiz, ne yapmalıyız da, suriyeliler bu toplumun bir hastalığı, aksak yönü haline gelmeden önce onları bir parça haline getirmeliyiz ona bakmalıyız.
bu insanlar medeniyet bakımından zayıflar, karakter bakımından zayıflar, insaniyet, vicdan merhamet bakımından zayıflar, inançları desen neye nasıl be amaçla inanıyorlar belli değil, darmadağın, siyaset politika desen ekmek partisi..
şu an iş türk akademisine düşüyor. tarihçiler, osmanlı göç ve iskan politikalarından başlayarak, bugüne kadar bu coğrafyada yaşanan ve paralellik arzeden bütün göç olaylarını çıkarıp inceleyecekler.. bu tür konular çalışan sosyologlar ve psikologlar oturup bu işin arkaplanını ve insani yönünü harita harita çıkaracaklar sonra bunlar tamamen birleştirilecek ve yepyeni ve uzun vadeli politikalar üretilecek.
böyle bir organizasyonda inanın ki, bu insanların yerleştirileceği evlerin kapılarının baktıkları yön bile önemlidir. muhit önemlidir, belirli bir bölge yerleştirilecek minimum ve maksimum sayılar önemlidir, inançlarının denetimi önemlidir.
her şey ince ve hassas hesaplamalar üzerine oturmazsa bu insanlar bu ülkeye ur olurlar, kanser olurlar, verem olurlar..
