suriye'nin %12'si hristiyandır, önemli ölçüde dürzi yaşar ve aleviler ile sünni araplar arasında da çatışma vardır.
tüm bu grupları bir arada tutan baas partisinin sekülerlik eğilimli yapısıdır, esad gittiğinde iktidara gelmek için bütün bu gruplar mücadele edecektir.
sonra? bütün bu gruplara silah satılacak, birbirlerini öldürdükten sonra nato tekrar barışçıl görümüyle olaya müdahale edecek ve herkese barış için diyerek ayrı ayrı kendi kontrolünde, kendisine borçlandırılmış devletçikler kuracak...
ırak'a demokrasi geldi mi de suriye'ye gelsin ya da arap baharı'nın yaşandığı hangi ülkeye demokrasi geldi soruları da nato ve işbirlikçisi akp hükümeti'nin düşman olduğu olgunun esad rejimi değil suriye'nin kendisi olduğunu da kanıtlamaya yeter...
"kan kokusu almış köpekbalığından daha tehlikeli bir şey varsa o da petrol kokusu almış amerikan emperyalizmidir."