arap baharı rüzgarlarının vurduğu son durak olan suriye ve onun junior diktatörü beşar esad iktidarının halkına karşı uyguladığı öldürücü tedbirlere karşı dünyanın net bir şekilde ortak bir tavır sergileyememesinin ana sebebidir.
beşar esad gidecek, barış gelecek demek için hayalcilikten bile öte saf olmayı gerektirir. sonrasın ne olacağı tam bir kabus senaryosudur. hatta birbirlerinin gözünü oyacakları kesin gibi.
saddam döneminde ırak da aynıydı. ordada pkk mevcuttu. ama aklı olan herkes müdahaleye karşıydı. çünkü yerini dolduracak, barışı tesis edecek ortak bir muhalefet yoktu. nihayetinde abd mudahale etti ve sonuç sürpriz olmadı. bugün hala birbirini yemekle meşguller. bu örnek yanıbaşımıda dururken suriye olayından farklı bir şey çıkmasını beklemek ancak mal olmakla mümkün olabilir.
benzeri arap baharının geldiği mısır da libya da ve tunusta başa gelen muhalefetten olaylar azalsa da sürüyorsa suriyede de olması olasıdır.
muhalefet tam olarak ne istediğini bilmemekte esasen. cia bunları azdırdı ve şu an için tek amaç beşar'ı devirmek. ama beşar sonrası neyi nasıl yapacaklarını aslında onlarda bilmiyorlar. suriye de şii-sünni çatışması beşar sonrası yaşanabilir.
(bkz: sırf alevi diye mevcut suriye iktidarını korumak) *
(bkz: sırf sunni diye suriye deki isyancıları desteklemek) *
suriyeli muhalifler, katar ve s. arabistan ın yardımıyla ülkedeki 80.000 hrıstiyan vatandaşı lübnan a göçe zorlamışlar. evet, daha şimdiden.
suriye de yekbare bir muhalefet yok. el kaide den, selefilere kadar onlarca başıboş yapı var. diyelim türkiye müdahale etti. kimden yana tavır alacak?
bizde de muhalefetin var yok gibi olduğunu düşünecek olursak insanı hindi gibi düşüncelere garkeden vaziyetin farkına varmayı sağlar.
ortadoğuda muhalefet partisi lideri neden yok ya da millet neden muhalefetsiz iktidarlara mecbur bırakılıyor diye düşünüp duruyor azcık kafası çalışan insan.
Esad'ın yerini alacak Amerikan askerlerinin kendi karılarını skmelerini nasıl engelleyecekleri konusunda bir fikir vermediklerinden doğru bir önermedir.