bildiğiniz üzere türkiye'deki yarım yamalak demokrasiyi bile mahveden sultan mahvettin, kalktı suriye gibi demokrasiyle yönetilmesi mümkün olmayan ülkelere sözde demokrasi getirme sevdasına düştü!.. bunu yaparken, ortakları olan suudi arabistan'da, katar'da ve bahreyn'de demokrasinin olup olmadığını hiç dert etmedi.
esad'ın öldürdüğü yobaz isyancıları diline doladı!... sanki aynısını kendisi gezi'de yapmamış gibi!... sanki aynısını suudi birliklerinden destek alan bahreyn hükümeti inci meydanı'nda yapmamış gibi!... sanki, daha kendi iç problemlerimizi çözememişken, sınırlarımızın dışında kimin ne yaptığı üzerimize vazifeymiş gibi...
yandaşlarının bir dünya lideri, büyük bir devlet adamı sandıkları bu şahıs üç hafta içinde emevi camiinde namaz kılacağı hayallerine kapıldı!.. sözde dünya liderinin basireti bu kadardı işte!... baktı olmuyor, dağ tepesinde ve kaçak sarayın bahçesinde camiler yaptırıp orada namaz kılmayı, süleyman şah'ın türbesini kaçırmayı buldu çözüm olarak!...
sayesinde arap dünyası ile olan ticaret yollarımız tıkandı... sayesinde 2,5 milyon mültecimiz oldu... sayesinde olmadık insanlık dramları yaşandı... sayesinde pkk abd'nin açık müttefiki haline geldi... sayesinde sınırlarımız eleğe, sınır kentlerimiz peşaver'e döndü..
bir daha düşündüm de sucukçu muhasebecisini boşuna suçluyorum. kitap okumayı sevmeyen, kötü bir okulu kazanabilip, ondan da ancak 8 yılda mezun olabilen bir cahilden başka ne beklenir ki? asıl suçlu, sırf kendilerine benziyor diye, aşağılık komplekslerini bastırmalarına vesile oluyor diye ülkelerine böyle bir şahıs tarafından yönetilmeyi reva gören yandaşlardır (bkz: akp ye verilen her oyun çocuk cesedine dönüşmesi)...