aynı beyinlerden çıkmak suretiyle bizi 'subhanallah kardeş!' nidalarına gark eden karşılaştırmadır. tanrının varlıksızlığının kanıtı olan paradokstan daha çarpıcıdır. şöyle ki:
- suriye ile bizim ne alakamız var?
- suriye sınırımızı bombalıyorsa nolmuş?
- hükümet suriye'ye savaş açmaya çalışıyor.
- hükümet suriye'nin devlet başkanına katil diyor, bu ne cüret.
- suriye bataklığına bulaşırsak ortadoğu bataklığında batarız.
- ışidöso'nun ne mal olduğunu ortaya çıkaran suriyeli muhaliflerin bir koludur.
- ışid diplomatlarımızı kaçırdı, hükümet bir şey yapmıyor.
- hükümet ışid'e silah yardımı yapıyor.
- türkiye ışid'e militan yolluyor.
- seçimden önce ışid diplomatları salacak, böylece akp oyunu artıracak.
- hani diplomatlarımız nerde, niye hükümet diplomatları kurtarmıyor?
- diplomatlarımızı canlı istiyoruz ama hükümet ışid'e neden terörist demiyor, bu ne cüret.
- türkiye ışid'e saldırmazsa ışid bizim annemizi belleyecek.
- hükümet amerika'nın uşağı ama ışid'le savaşmaya yanaşmadığı için iran'cı aynı zamanda.
- ışid şeriatçı iran ve emperyalist amerika'nın uşağıdır. (en bi sevdiğim argüman)
- ışid çok kötü, amerika hep kötü ama en kötüsü hep akp.
vs.
daha yüzlerce yazılabilecek argümanları sıralamaya başlarken hissedilen neşenin, sona doğru başkası adına utanma eylemine dönmesi ise bir başka başlığın konusudur.