sunshine

entry55 galeri1 video1
    30.
  1. çok şahane danny boyle filmi. insanın içini karartır, izleyiciyi kendinden koparmaz. sonunda çalan avenue of hope insanı kendinden geçirir falan.

    --spoiler--

    insanlığı ve dünyayı kurtarmak için bir savaş içine giren 8 bilim adamının güneşi kurtarmak için dünyadaki tüm nükleer maddelerden elde edilen bi bombayı binbir güçlükle güneşe ulaştırmaya çalışmalarını anlatır.
    radyoaktif bölgeye girmeden önce ailesine mesaj gönderen capa'nın mesajı unutulmazdır.
    "By the time you get this message, I'll be in the dead zone. It came a little sooner than we thought, but this means you won't be able to send a message back. So, I just wanted to let you know that I don't need the message because I know everything you wanna say. Just remember it takes eight minutes for light to travel from sun to Earth, which means you'll know we succeeded about eight minutes after we deliver the payload. All you have to is look out for a little extra brightness in the sky. So if you wake up one morning and it's a particularly beautiful day, you'll know we made it. Okay, I'm signing out and I'll see you in a couple years."*
    gemideki psikoloji uzmanının güneşe bakarken hissettikleri, oksijen üretilen bahçe yandıktan sonra bir yeşil filiz bulunduğunda gözlerdeki umut, uzay boşluğundaki ölümler, kendini insanlık için feda etmeye gelmişken gemideki oksijen yetersizliğinden dolayı intihara meyilli bir insanı feda edebilen insanlar...bilim kurgunun tadını çıkarırken insan psikolojisini de yansıtan bir film sunshine.

    --spoiler--

    ben burda danny boyle'un elini attığı her türde başarılı olabileceğini gördüm.
    0 ...
  2. 29.
  3. başka çaresi kalmadığı için oturup güneşin görkemi altında yanarken gülümseyen adam imgesi vardır bu filmde.

    Bu yüzden bile çok değerlidir.

    bahsedilen kişi benzer şekilde ölmek üzere olan arkadaşına telsizden son olarak "what do you see?" diye sormuştur, cevabını ileride da adeta epic şekilde almıştır.

    danny boyle büyük iş çıkarmıştır.

    (bkz: sunshine soundtrack)
    0 ...
  4. 28.
  5. ilk gördüğüm günden beri sürekli artan bi* sayıdır bu hatun. ayrıca, alnına pet şişe fırlattığım günden beri de yegane oyuncağım. boş koltuğumun uyuyan ibret balinası, gördüğüm en bezgin ev sahibi * lakin, en muzur misafiri.
    votkalı, mushroom'lu gecelerin devam edebilmesi için, bursa'da kalmasın diye büyü yaptırdığım; kötü filmi, izlenir; kötü müziği, dinlenir; kötü alkolü, içilir; kötü günü *, çekilir yapan sihirli odun parçam. 74* gün sonra bi* daha dokundurup şu bakışları bi* düzeltsin artık diye bekliyorum. *
    ayrıca, senelerce hakkında söylemediğim tonla laf salatasını burada nakşetmeme rağmen eee ''özledim dememiş hıyar'' diyecek kadar doymak bilmez aç karının tekidir.*
    2 ...
  6. 27.
  7. 30 küsür entry girilmiş ama birincil anlam verilmemiş, tuhaf.

    ing. gün ışığı, güneş ışığı vb. anlamlara gelmekte.
    1 ...
  8. 26.
  9. inanılması güç, görkemli görselliğini harika müzikleriyle birleştirip ağzınızı 3 karış açık bırakan bir danny boyle filmidir.

    "güneş" hiç bu kadar güzel görünmemişti.

    *

    http://www.youtube.com/vi...y_list?p=3522164FD17ADDCC
    1 ...
  10. 25.
  11. amoramor un versiyonu olan parfum.
    0 ...
  12. 24.
  13. 23.
  14. 22.
  15. ilham perilerimi cagıran mistik bir güce sahip olan yazar, ortak derdimiz olan kota problemi yüzünden bill gates'e birlikte ayakkabı fırlatmayı umdugum yazarcan.
    1 ...
  16. 21.
  17. yemekleri vasat, ortamı rahattır.
    22.00 sularında kapanmış olan çarşıya inat kurtarıcıdır. en azından gece yarısına dek aç kalmama garantisidir.
    bahar aylarında çimenler üzerinde gırla muhabbet ve güzel kahve kokusudur.
    1 ...
  18. 20.
  19. piyasa filan değildir bu mekan. odtu'nun içinde ki kurtarılmış bölgedir. entel danteller pek takılmaz buralarda. mahalle kahvesine benzer bir havası vardır.
    2 ...
  20. 19.
  21. ingilizce de parlak çocuk anlamında da kullanılır.
    0 ...
  22. 18.
  23. 'like the sunshine everybody's gotta learn sometimes' geliyor aklına insanın şöyle kocaman I need your loveeee diye bağırasıda gelir Eternal sunshine of the spotless mind isimli pek güzel film yüzünden hepsi.
    0 ...
  24. 17.
  25. hareketli, oynak bir harem çalışması.
    harem 4 albümünde bulunur.*
    0 ...
  26. 16.
  27. danny boyle'un bilimkurgu-psikolojik gerilim-dram şeklindeki sağlam filmi. Ayrıca mükemmel bir görselliği vardır, kendine hastır, izlenmelidir.
    0 ...
  28. 15.
  29. sıradan bir aksiyon olmanın ötesinde, derin bir anlatımı olan bir film. ama sadece ortalamanın üstü diyebiliriz, zira tutarsızlıklar mevcut. izlerken insanı etki alanına alan filmlerden, özellikle görsellik müthiş.
    2 ...
  30. 14.
  31. son nesil bilimkurgu dilmlerinden, bir danny boyle eseri.

    kadrosunda 28days later dan cillian murphy i, troy ve 28 weeks later dan rose bryne ı, fantastic four serisinden chris evans ı barındıran film.

    filmin konusu bir nevi dünyayı kurtarma görevi. ancak armageddon tarzı, dünyaya yaklaşan meteor u bombalarla patlatalım tarzında ilerlemiyor. klasik holywood klişelerinden olan baba ile kızının nişanlısının aynı gemide olması ve filmin sonunda babanın kendisini feda edip kızına mutlulukla bahşetmesi gibi saçmalıkla hiç yok. zaten danny boyle, şu and akadar çektiği filmlerle bu tarz klişelere pek de sıcak bakmıyor. ne de olsa adamın hamurunda yaratıcılık var.

    efendime söyleyeyim güneş ölüyor. birilerinin bunu durdurması, en azından güneşi tekrar canlandırması gerekiyor.

    anlayamadığım bir kaç nokta var ancak.

    --spoiler--

    film tahmini bundan 50 sene sornasında geçiyor. güneş in öldüğünü biliniyor. onu tekrar canlandırmak için nükleer bir bomba kullanılması planlanıyor. peki ne kadar nükleer madde gerektiği nasıl hesaplanıyor? güneşin içinde kalan helyum ve hidrojen miktarı nasıl hesaplanıyor? hangi sıcaklıkta nasıl bir reaksiyona gireceği nasıl hesaplanıyor? bomba güneşe yaklaşırken neden aşırı ısıdan erken reaksiyona girip patlamıyor? madem ki bomba güneşin üzerinde gideceği yere kadar etkilenmeden gidiyor, neden icarus LL kalkanları dışındaki diğer yerleri de bu bombanın dış malzemesinde yapılmıyor? çok iyi seçemedim ama gemi zaten bir şemsiyeye benziyor. neden bir şemsiyeye benziyor? mesela altı açık küre şeklinde bir kalkan yapılamaz mıydı? diyeceksiniz ki o zaman önlerini nasıl görücekler? e peki de kalkan zaten bombayı koruyor. insanları da korumak için tasarlanamaz mıydı? bomba da bu küre kalkan ile beraber yollanamz mıydı hedefine?

    peki bombayı koruma amaçlı yapılmış zaten kalkan ki filmin sonunda bunu görüyoruz. hatta kalkının güneşin ısısına dayanamayıp paramparça olduğunu da nfark ediyoruz. bu bir intihar görevi mi? o bomba gittikten sonra icarus LL kalkansız nasıl orada dayanacak? kalkan ayrıldığı anda gemi nereye gidecek? peki intihar görevi ise o zaman neden filmin başında geminin botaniği ile kaptanı arasında "geriye dönecek kadar oksijenimiz yok maalesef" muhabbeti geçiyor.

    bomba güneşe atılıyor. icarus LL nin içinde simulasyon aygıtı var ki bombaya neler olacağını gösteriyor. peki bomba güneşin neresine atılıyor? tam ortasında mı giriyor içine? ya da girmeden yüzeyde mi, patlıyor? ya da allah ne verdiyse, ne zaman patlasa olur mu diyorlar? yüzeyde patlıyorsa güneşin çekirdeğini bu bomba nasıl etkiliyor? güneşte temel reaksiyonlar çekirdekte olmuyor mu? manhattan adası büyüklüğünde bir bomba diyorlar. iyi de bu bombnaın büyüklüğü güneşin belki de milyarda biri. anlayamadığım bu kadar hesaplamayı nasıl yapıyorlar? kim yapıyor?

    peki varsayıyorum ki yaptılar. bu kadar hesaplamanın içinden çıkan bir adam, geminin yörüngesini değiştirirken nasıl kalkanların açısını değiştirmeyi unutuyor?

    7 yıl boyunca yalnız kalan pinbacker nasıl yemeklere dokunmadan yaşayabiliyor? yaşıyorsa neden yaşıyor? amacı ne? madem dünya yok olucak niçin hayatına son vermiyor. icarus L den icarus LL ye nasıl geçiyor kahramanlarımızın haberi olmadan?

    pinbacker icarus 1 de ike, botanik neden bulduğu bir filiz e seviniyor? filmin başında sera büyüklüğündeki oksijen üreten oda bile yetmiyorken, o bitkinin nasıl ve ne kadar büyüyeceği hakkında nasıl umutlanabiliyor? 18 ay gibi bir sürede o kadarlık bitkiden ne kadar tohum çıkacağını koskoca botanik hesaplayamıyor mu?

    film bu noktada bana göre ümitsizlik ile boşümitler arasında bir geçiş yapıyor. bu sürekşli geçiş de filmi kanımca vasat kılıyor.

    --spoiler--

    yine de çok hoş ve güzel bir sonu var filmin ki bu son için bile izlenebilir. aynı zamanda rose bryne rulez!*
    6 ...
  32. 13.
  33. odtü yurtlar bölgesindeki öğrenci kıraathanesi.
    1 ...
  34. 12.
  35. danny boyle'un son filmi...

    --spoiler--

    güneş ölmektedir. güneş'i yeniden canlandırmak için muhtelif radyoaktif elementler içeren bir bomba ayarlanır. bu bomba taşımak ve fırlatmakla yükümlü ilk gemi icarus'la bağlantı kaybedilir. 5 yıl sonra icarus 2 adında yeni bir uzay aracı yollanır. bu aracın üzerindeki bomba, dünya'daki kalan son radyoaktif elementlerden yapılmıştır; son umuttur.
    icarus 2, merkür yakınlarına geldiğinde 7.5 yıldır haber alınamayan icarus'un aslında hala yok olmadığını görür; olaylar gelişir.

    --spoiler--

    öyle çok iyi bir film olmasa da gizemli bir havası var bunun. insan filmi izledikten sonra garip hissediyor kendini. depresif ve iç karartıcı.
    sevdim galiba.

    (bkz: red planet)
    (bkz: mission to mars)
    (bkz: deep impact)
    (bkz: armageddon)
    (bkz: independence day)
    (bkz: apollo 13)
    (bkz: solaris)

    bonus: (bkz: the signs)
    2 ...
  36. 11.
  37. odtüdeki yemek yenilebilecek ucuz yerlerden biri. ayrıca kantinler kadar gec kapandıgı icinde gece yemek yemek ya da tavla oynamak isteyenler icin idealdir.
    1 ...
  38. 10.
  39. bir uriah heep parçasıdır aynı zamanda. sözleri de şöyledir:

    For many years I felt like a man
    Feeling his way through darkness
    This priceless treasure
    For which I've searched
    Appeared to me nothing more
    Than a mirage in the sea

    But when the vision faded
    From this struggle and dream
    Suddenly my illusion is diarry
    I've now discovered what's reality

    Sunshine, sunshine, sunshine
    I've found you

    Even if you're only
    Even if you're only
    Even if you're only
    Destined for a while

    Sunshine, sunshine, sunshine
    I've found you
    Even if you're only
    Destined for a while

    I'll be both most impressions
    And I arrive this with a smile
    As the picture book shows stanley
    Standing at the source of the nile
    0 ...
  40. 9.
  41. Nazareth şarkısı.

    şöyle ki;

    Sunshine, every single day
    Helps to light my way
    And darlin', right before my eyes
    It don't come as no surprise
    That it's easy
    Easy lovin' you

    And baby,'til you came along
    There was always something wrong
    Around me
    There was emptiness of course
    But it's alright
    And it's easy
    Easy lovin' you

    And sunshine, having you around
    You're the light I never found
    And darlin',every minute you're away
    But it's brighter
    And it's easy
    Easy lovin' you

    (bkz: moonlight eyes)
    1 ...
  42. 8.
  43. danny boyle'un yönettiği 11 mayıs 2007'de gösterime girecek olan gerilim \ bilim kurgu türü olan film.
    2 ...
  44. 7.
  45. 6.
  46. ODTÜ DEKi EN PiYASA MEKANLARDAN BiRiDiR BURASI, KONUMU iTiBARi iLE DE BiR CAFE iÇiN OLABiLECEK EN iYi YERDEDiR. (YURTLAR BÖLGESi OTOBUS DURAKLARI YANI, A4 ÇIKIŞ KAPISI)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük