büyük ulema ve gönül adamlarının toplandığı ve sadece 7 kişiden oluşan manevi bir meclistir. bir gün şeyh galip sükut meclisine gider ve buraya kabul görmek istediğini dile getirir. fakat adı üstünde sükut meclisi olduğu için kimse konuşmamaktadır. kapıyı açan zat gidip içerden bir bardak su getirir, bardak öyle doludur ki bir damla su eklendiğinde taşacak vaziyettedir. yani kendisine burda yer olmadığını anlatır. bunun üzerine şeyh galip, bir gül yaprağını kopartıp suyun üzerine bırakır, su taşmaz. ve bardak içerde ki meclise gösterilir, şeyh galip sükut meclisine kabul görür.