sözde ''iki yumurta bir sucuk bunu bilmeyen iki buçuk''bilmecesine de ilham kaynağı olmuştur.
not: sucuklu yumurta yediğimiz sırada ''önce sarısından başlanmalı'' diyerek yemekte fantezilerini pervasızca açıklayanları alkışlarımızla yaşatmak boynumuzun borcu olsun.
Once yumurtanin sarilari ile aki ayrilir. Daha sonra tavaya azicik tereyagi koyarak erimesi beklenir. Dogranan sucuklar tavanin icine atilir. Ceyrek cay bardagi kaynamis su direk tavanin icine dokulur. Yumurtayi 3-4 kisilik yapiyorsaniz bu miktar biraz artabilir. Burada esas yapmak istedigimiz sey; sucuklari yakmadan, tadini kacirmadan, yumusak hali ile yemek. Neyse efendim doktugumuz su kendini cekince sira son isleme geliyor. Ayirdigimiz ak kisimlarin icine birazcik sut dokup (bir yemek kasigi) iyice cirpiyoruz ve tavamiza dokuyoruz. Biraz pismeye baslayinca, kac adet yumurta sarimiz varsa o kadar tavada yer acip sarilarimizi bu bolgelere yerlestiriyoruz. Goz karari ve nasil pismis seviyorsaniz ona gore yaptiktan sonra ustune kasar da rendeleyebilirsiniz. Biraz da karabiber doktuk mu offff haydi afiyet olsun...
şüphesiz bir kahvaltıda olabilecek en büyük lezzettir. üstüne az pulbiber de dökülürse tadı daha da güzelleşir. ve tabii yanında peynir ve çay da olmazsa olmaz.
o sucuk afyondan gelmis ikbal ya da cumhuriyet marka ise, yumurtalar da halis köy yumurtasiysa insani nirvanaya ulastiran. ekmegi bandikca tadina doyulmayan. yaninda guzel demli bir cayla kendini katlayan. uzaklarda cok ozlenen kahvalti ögesi. sabahin bu saatine en cok yakisan.
