en çirkin hayvanlardan birisidir, yetişkin ağırlığı 1.5-2 tonu bulur. Aygırın kelime anlamı erkek at olmasına karşılık, Genel görünümleri gergedan ile domuz arasıdır. Ağızları neredeyse bir timsah kadar büyüktür.
Otçul bir hayvan olan hipotam (su aygırları) her yıl aslan kaplan gibi etçil hayvanlardan daha fazla insan ölümüne yol açmakta, insanları bizzat tehlikeli buldukları için saldırmaktadırlar. Lezzetli etleri nedeniyle yüzyıllardır insanlar tarafından avlanmaktadırlar.
tonlarca ağırlığa sahip hem karada hem suda yaşayabilen canlılar. ve ön dişleri oldukça sivridir. ve çenesi güclüdür
etçil olmasalar da agresif yapıdadırlar. bölgelerini korular timsahın azılı düşmanlarıdır.
bir belgeselde izlemistim timsah bunu yemeye calısıyordu. zavallı timsahın sonu cok hazin oldu. o 50 santimlik disleri timsaha gecirmesiyle hayvanı neredeyse ikiye böldü.
dişilerini etkilemek için çişlerini ve kakalarını biriktirerek, dişileri yaklaştığı an, onları tazyikli bir şekilde kuyruklarıyla etrafa püskürten canlılardır. sözlük trollerine benzerler.
derisinde yapışkan, parlak bir sıvı üreten salgı bezleri bulunur. bu sıvı katılaşır ve güneş ışınlarının zararlı etkisini engelleyen doğal bir kreme dönüşür, böylece suaygırlarında güneş yanığı olmaz.
Bu koca hayvan bütün gününü, ekvator Afrikasının nehir veya göl sularında tembel tembel yüzmekle geçirir.
Kendini suyun kaldırma kuvvetine bıraktığı için, üç veya dört tonluk bir et, kemik ve yağ yığını olan vücudunu taşıması daha kolay olur.
Eski Yunanlılar bu hayvana, -nehir atı- anlamına gelen -hippospotamos- adını vermişlerdir. Aslında, attan çok, dört veya beş metre uzunluğunda bir domuza benzer. Bacakları çok kısadır. Bütün gövdesi yağla kaplı olduğundan suda çok rahat yüzer ve yalnız burun delikleri, küçük yuvarlak gözleri ve kulakları suyun üstünde kalır. Böylece ekvatorun kavurucu güneşine daha kolay dayanabilir.
En ilgi çekici yanı, suyun altında nefes almadan uzun süre kalabilmesidir. Bütün besini nehir veya göl kenarında yetişen otlar, sazlar ve bitki kökleridir. iri köpekdişlerinden her biri birkaç kilo gelir ve üzerlerindeki fildişi tabakası çok değerli sayılır. Su aygırı çok sık esner; bazen o koca ağzını açınca hayvanın dişleri arasında kalmış bitki artıklarını toplamak için küçük kuşların gelip korkusuzca ağzına girdikleri görülür.
--spoiler--
Hakim suçluya sorar:
- Bu adamı niçin dövdün?
- Bana su aygırı dedi efendim.
- Ne zaman?
- Tam bir yıl önce.
- Ama sen onu yeni dövmüşsün!
- Ben hiç su aygırı görmemiştim, geçen gün gördüm de!
--spoiler--