an itibari ile radyo uludağ da istek çalan dj. o da olmasa batacak zati. neyse radyonun varlığından bile haberdar olmayan yeni yazarlar, ya da radyoya günlerdir hatta aylardır uğramamış eskiler buyrun gelin. uludağ ın zirvesinden hafif bir esinti vuracak yüzünüze garantisini veririm.
tarihle ilgilenip homeros'u tanımayan yazardır.* aynı zamanda bu gerçeği ilginç bir şeymiş gibi nick altına yazarak bir bok yediklerini, ayar verdiklerini sananlardan hoşlanmayan yazardır.
açıklamak gerekirse, homeros bir tarihçi değil, ozandır, edebiyatçıdır. bu sebeptendir ki, tarihle ilgilenen birinin tarih boyunca yaşamış tüm edebiyatçıları tanıma zorunluluğu olmadığından homeros'u tanımaması doğaldır. destan yazarak tarihi değil, kendi hayal gücünü aktaran edebiyatçı kişilerden ziyade; tarihi, hem de olduğu gibi aktaran kişileri tanımakta, tanımayı tercih etmektedir. zosimus'u tanımaktadır en basitinden. ve Edward Gibbon'u...ve daha nicelerini...
tarihteki sanatçı, edebiyatçı vs'yi pek tanımayan yazardır kısaca, ama tarihçileri pek de iyi tanıyan yazardır. tarihle "o kadar ilgilidir yani."
17 yıllık kardeş, neşeli, zeki insan, iyi bir öğrenci, dil* ustası, futbolun kralı, bilgisayar oyunlarının şahı, medieval manyağı, rap sever, fenerbahçeli, hürriyette oturan, bu sene öss ye girecek olan lise son sınıf öğrencisi, sözlüğe iyi bir giriş yapmış yazar.
ingilizce'de asıl anlamı ölü doğan bebek olmasına rağmen, üzerinde çok emek harcandığı halde fiyaskoyla sonuçlanmış bir iş, proje, ürün, vs için de kullanılan bir deyimdir..
ünvanı bursadan çıkıp eskişehirlere ,orayada sığmayıp yurtdışına kadar taşmış yazar arkadaşımız. dost kişilik. Hani bide fenerbahçeli olmasa denilesi yazar ama oda olsun o kadar.
blind me, erased what was
stillborn i have become
the feelings i once felt are now dead and gone
i've waited here for you for so very long
so empty, just a shell of a man
stillborn, this i understand
the feelings i once felt are now dead and gone
i've waited here for you for so very long...