bu geceki tarihin arka odasındamurat bardakçı, söylememeye söz verdiğini ancak sözünü tutmayacağını dile getirerek steven spielberg ün erhan afyoncu yu telefonla arayarak istanbul un fethiyle ilgili çekeceği filmde afyoncu nun kendisine tarih danışmanı olmasını istediğini söyledi. bardakçı, fatih sultan mehmet in dünyaya kötü tanıtılmaması için fayoncu nun bu teklifi kabul etmesinin yerinde olduğunu dile getirirken, afyoncu filmin ismini beğenmediği için teklifi düşünmekteymiş.
- alou erhan ben şipilberk, nası diyo siz türkler? yönetmen ben yönetmen.
- alo kimsin g*t ne diyosun. cüppelinin kasetiyle alakamız filan yok bizim.
- ouuvv erhan sakin olmak sen. ben var yönetmen dünya tanımak beni.
- lan bi siktir git. bak murat'ı veririm osmanlıca söver haaa.
spilbörk: erhancım film cekicem danışmanım olur musun?
erhan: aman aga uzak dur, süleyman ı çekelim dediler, millet ana avrat dümdüz gitti. senaristler, sikmeseler bari diye kıvranıp duruyo.
spilbörk: ama birebir yansıtacam erhanım, herşey aslına uygun olacak.
erhan: aha o zaman hepten sıçarız. bu memlekette insanlar padişahların düzüşmediğine, içki içmediğine inanıyorlar. harem marem yok, oğlancı padişah yok. bunları çekip hayatımızı mı kaydıracaksın?
spilbörg: oke baba. ben gidip troy mroy çekiyim. tırstım amk. o bardakçı ya da selamımı söyle, azında leblebi varmış gibi konuşmasın programda, komik oluyo.
