Bu adamı tanımak için tek bir entry'den yola çıkmak çok yanlış olur.Bu steve, öyle bir dil kullanırki, anlatmak istediği tüm fikirlerde hep bir mizahi açıdan yola çıkar.Bunun nedeni gayet basittir.Çünkü bizler, mizahi unsur içeren gerek görsel gerekse yazısal tüm ürünlere inanılmaz merak duyan varlıklarız.
işte bu steve, bunun gayet farkında, yani aslında çok resmi bir dil kullanarak anlatsaydı (örneğin;turbanli nisanlinin kepce kulak cikmasi başlığı) çok büyük ihtimalle başlığın yanında en fazla (7) yazardı.işte bu steve, kendine has kullandığı o kıvrak diliyle sadece türban yasagını değil, bunun yanında, kapitalizm'i, business life denilen yaşamı müthiş şekilde eleştirir.Ama incitmeden, mizahın arasından sızan o müthiş mesajlarla vermek istediğini verir.işte bu yüzden turbanli nisanlinin kepce kulak cikmasi başlığının yanında * (57) var.
Ve aslında steve, bizleri, bizim toplumumuzu çok iyi tanımakta ve herkese eşit bir frekansta mesajlarını iletme beceresine sahiptir.
ve aslında steve, onun cümlelerindeki (aslında demek istedikleri)'ni anlama yetisine sahip insanların olduğu bir platform istemektedir.
ve aslında steve, gerçekten iyi bir iletişimcidir.
Yaklaşık 150 kiloluk, sivilceli, yaşlı annesiyle yaşayan, dedesinden kalma kırklarelindeki 2 daireden gelen parayla geçinen, 2 katlı bir evin artık çökmeye başladığı için ilk katında kalan, mendebur suratlı, hayatında bir kızın elini bile tutmamış internet türkiyede yayılınca kendini bulmuş fakat ekran dışında hayatı olmayan bir adamdır. Aklıma fargodaki adamlar geliyor.
önce ahmet taner kışlalı'yı hedef gösterip suikastini hazırlayan, sonra danıştay üyelerini hedef gösterip danıştay saldırısını hazırlayan "medya teröristi" vakit gazetesini "onurlu" ilan etmiş yazar. kendisini tebrik etmekteyiz.
vakit gazetesinin evrilmemiş hali, "akit" gazetesinin, yediği haltlardan dolayı ağır tazminat cezaları altında kalıp, bunları ödeyemeyerek, "cukkanın altında kaldığını" hatırlatmak istediğim yazar.
vakit gazetesi hakkındaki görüşleri ile takdir ettiğim yazar. bu düzene karşı çıkan herkese bir kılıf uydurulduğu için eleştrimek yürek ister. vakit, yobaz, cumhuriyet, dinsiz; sen öylesin, ben böyleyim. bazı görüşlerini hazmetmekte zorlansam da okunası yazardır.
(bkz: sadece türkçe pop dinleyen orta yaşlı kadın) başlığıya beni dumurlara uğratmış, ciddi anlamda kasmış, sinirlendirmiş yazardır. * burdan bi genelleme yapılabilirmi? hayır.. sadece bi tepkidir..daha kapsamlı takip edilip yorum yapma hakkı elde edilecektir..
her şeyden önce zeki bir insandır. açmış olduğu her başlıkta ve yazdığı her entry de bir düşündürür, güzel tespitler yapar ve bu tespitler hayatın içinden gözlemleridir. benim gözümde, aklına geleni yazmakla ve huzursuz olduğu her şeyi açmakla, elinin altındaki interneti en iyi kullanan insanlardan biri payesini almıştır. küfür eder, laf çakar, laf yer, ama yazar. eminimki klavye başında yazı yazarken saçı başı dağılıyordur. bazen kızılan, bazen kıskanılan, bazen 'neden ben bunu düşünemedim' dedirten, ama sevilen insandır, her eve lazımdır.
hergün "stevemcqueen bugün bir şey yazmış mı" diye kontrol ettiğim yazar.
isyanını anlıyorum, ancak isyanının eyleme dönüş biçimini anlamakta zorluk çekiyorum.
yazmaya devam etmeli!!!