Bir grubu ya da bir kişiyi sürekli tekrarlanan bir imajla hep aynı biçimde algılama, o gruba ya da kişiye ilişkin algılanan imaj doğrultusunda bir tutum geliştirme biçiminde tanımlanabilir.
insanların ekseriyetinde varolan bir realitedir stereotip düşünceye sahip olma.
efendim insan denilen varlık, kendisine yakın olan düşünceleri özümserken, kendisi gibi olmayan düşünselliğe sahip insanları olumsuzlama gibi bir tepkiselliğe sahiptir. kafasında bir hayat tarzı, düşünsel bir zıtlığın tarafgirliği vardır ve 100 olumlama olsa bile 1 özümsenmeyen durum olduğunda zihindeki kalıplaşmış bölgeye iterler muhataplarını...
ne ideolojiye sahip olursak olalım, ne inanca sahip olursak olalım bizler zihnimizdeki tekdüze bakış açısını ve kalıplarla konumlandırmayı aşmamız, yapmamamız gerekiyor.
genelde türkiye'de özelde sözlükte insanlarımızdan müzdaribim bu bağlamda, çünkü empati yapma, hoşgörülü olma gibi olgular yok olmuş durumda ve herkes karşıtlıklar noktasında birbirini ötekileştirmeye, kutuplaştırmaya ortam hazırlamaktadır.
insanlar hakkında, sezgisel, kesinliği olmayan her bilgi, her yargı bir zandır. zan ise zihnimizdeki kalıp yargının bir cüzüdür.
ey iman edenler! zannın çoğundan kaçının. çünkü zannın bir kısmı günahtır.(hucurat/12)
