stephen hawking, ilk kez 1967 yılında john archibald wheeler tarfından adı konan kara delikler üzerine yaptığı araştırmaları ile astofizik dalında bir deha olduğunu kanıtlamıştır. '30 yıl sonra kara deliklerin olmadığını söylemiştir' iddiası gerçeği yansıtmaz. düşüncesini değiştirdiği konu, kara deliklerın varlığı değil, 30 yıl önce öne sürdüğü, kara deliklerin maddenin taşıyıcılığını yapan informasyonları yutarak yok ettiği, dolayısıyla kara deliğin kendisin de buharlaşır gibi giderek küçüldüğü ve sonunda yok olacağı teorisidir.
gerçekten de quantum fiziğinin temel kurallarından biri olan, "informasyonlar farklı biçimler alır ama asla yok olmazlar" teorisinin karşıtı bir teoriyi 30 yıl boyunca savunması ve bu yaklaşımına günümüzün başta leonard susskind olmak üzere pek çok ünlü fizikcinin doğal olarak karşı cıkması ile "the information paradox for black holes" adlı bir tartışma yaşanmıştır.
stephen hawking 2004 yılında düzenlenen bir konferansta 'yanıldığını', 'ınformasyonların asla yok olmayacağını' ifade etmiştir. yine aynı toplantıda, sonsuz sayıdaki uzayların paralel olarak var olduğunu ve bunların bazılarında kara deliklerin olmadığını, kara delikleri bulunan uzayların yok olacağını, diğerlerin yok olmayarak informasyonları taşıyacağını öne sürüp yeni bir paradox'a neden olmuştur.
ne yazık ki, bilinci sağlam olmasına rağmen hastalığının ilerlemesi nedeniyle, bilgisayarı ile dahi düşüncelerini iletemeyecek bir durumda olduğu için, öne sürdüğü son tezini matematiksel olarak kanıtlamakda cok zorlanmaktadır.
lisedeki haşarı arkadaşımla facebookta resimlerini gördüğümde, acaba hawkingmi kaybetti yoksa bizim arkadaşmı kaandı şeklinde düşünmemi sağlayan, nobel ödüllü ünlü fizikçi. yurt dışında taklidi fazlaca yapılır.
Şeref Mercan'ın 2005 yılında yayımlanan "illuminati: Piramitte Sona Doğru" kitabında kurgu gereği illuminati örgütünün liderliğini üstlenen bilimadamı...
bugün rahatsızlanmış ve hastane kaldırılmış ingiliz fizikçi. ayrıca bugün kendisi ile ilgili çok ilginç bir durumunu öğrendim. kendisi 21 yaşında felç geçirdikten sonra doktorlar kendisine en fazla 3 yıllık ömür biçmişler. kendisi şu anda aynı hastalık ile 67 yaşına kadar yaşamayı başarmış, üstüne dünyanın en ünlü fizik profesörlerinden biri olmuştur. valla helal olsun, ne diyelim.
ünlü bilim adamıdır.
hâlâ yaşıyor olması nedeniyle türkiye'de pek ilgi çekmemektedir. hakkında yaptığım sunumda sorulan tek sorunun bu halde nasıl üç çocuk yaptığı olması da ülkenin durumunu belli etmektedir. adam karadelik desin, dünyanın sonu desin, sular ebemize atlıcak desin, sen nasıl çocuk yapmış diye sor.
muhtemelen yaptığı açıklamalar oldukça sığ bir şekilde dilimize çevrilmiştir medya organlarınca. the big bang theory'de leonard tarafından telefonda sanal seks yaparkenki taklidi yapılmıştır. yine the big bang theory'nin ilk bölümünde howard 1974 yılında mit'de verdiği konferansın kasedini getirmiştir.
ünlü astrofizikçi stephen hawking gelecekteki uzay yolculuklarının nasıl olacağını anlattı:
"hawking, gelecekte einstein'ın görecelik kuramının alt üst olacağını söyledi ve saatte 1 milyar km hızla hareket edecek uzay gemiler yapmanın mümkün olacağını söyledi. hawking'e göre bu gemiyle 1 saatlik yolculuk sırasında ise dünya'da 1 yıl geçmiş olacak. böylesi bir gemi üretmenin ve uzaya yollamanın sadece 1 saatlik bir yolculuk hedefiyle gerçeklemeyeceğini ön görecek olursak bu tip bir uzay gemisi ile sadece yıllar değil, nesiller arası yolculuklar yapılabilecek demektir."
varsa var yoksa yok. ne varlığını ne yokluğunu ispatlayabilirsin. neyin peşindesin arkadaş anlamıyorum ki. uzmanlık alanı "tanrı var mı yok mu le?" sanki mnakoyim.
stephen da bunu demiş bi bildiği vardır of ne cümle söylemiş falan fişman...
iyi de insanlık tarihi bilindik bilineli Allahın varlığını inkar eden aynı cümleleri söyleyen bir çok insan olmuştur. ve hak dinlerin temelinde de Allaha inanmak yaratılan her şeyi
onun yarattığına inanmak vardır ve bunca peygamber bu sebeple gönderilmiştir.
yani yeni bir şey değil söylediği en ilkel çağda da aynı kafa modern çağda da aynı kafa .fakat sürekli bir arayış içinde ya varsa ki sürekli dinle ilgili tanrı ile ilgili söyleşiler yapar hissediyorum der ama açıklayamaz ...
oysa ki evrenin kendi kendini yaratacak şartlara sahip olduğunu keşfetmiş ancak şu da bir gerçektir. peki o gerçekleşen şartları gerçekleştiren şartlar nasıl gerçekleşmiştir.cansız nesneler milyarlarca yıllık süper denklemleri hesaplayıp sonunda seni beni nasıl oluşturmuştur? tabiatın kendi kendini yarattığına inanmak en büyük varsayım değilmidir? iman etmek bunlara inanmamaktan daha kolay.
aslında araştırmalar yapıldıkça şunu görüyoruz ; evren nasıl mükemmel bir şekilde tasarlanmış ve daha neler keşfedilecek kim bilir? araştırmaya devam hawking!
bir sözü " Evrenin muazzam derecedeki büyüklüğü içinde tesadüfen meydana gelmiş önemsiz olan insan"
insana önemsiz ve tesadüfi diyebilecek kadar da beyinsiz. kendini uzaylılara adayacağına beyin ilmine (beynin yapısı işleyişi vs) adasaydı bu cümleleri değil kurmak şimdiki haline lanet ederdi.
yalnız bugün değil, yıllardan beri evren'i tanrının yaratmadığını söyleyen bilim insanı. fakat önceden bunu, "tanrı olmasa da evren var olabilirdi" gibi daha muğlâk bir dille yapıyordu. hâl böyle olunca da kendisini sadece internet ya da televizyon gibi kolay yollardan tanıyanların absürt sorularına ya da çarpıtmalarına maruz kalıyordu. kuşkusuz ki yeni çıkacak kitabının geniş bir bölümünü bu türden hengâmeleri üzerinden topyekûn savurmaya ayıracaktır. evet, geç kalınmış olsa da bence akıllıca bir hareket...
"tanrı evreni yaratmadı" sözüyle yaratılışçıların yeni poligonu olacağı bilim insanıdır. yaratılışçılar meşum yamyamlıklarını evrim teorisinde olduğu gibi bu sefer de bing bang teorisi ve kuantum fiziğine saldırarak sürdüreceklerdir. *
