burger king'in harbi "king" ürünü.
ekmekten dışarı taşan o et, o çıtır kızarmış soğan, o sos, o peynir, o salata, domates...
aslında bu yüzyıla damgasını vurmuş bir icat. how i met your motherın bir bölümünde marshall'ın unutamadığı hambugeri arayıp duruyorlardı. marshall henüz steakhouse yememiş arkadaş.
yuvarlak ekmeğin içine kare şeklinde hazırlanmış kocaman bir et ve közde pişmiş soğanların şeritler halinde içinden sarkarak sinir ettiği yeni bir burger. whopper'in pabucunu dama atamaz her fiyat hem de lezzet açısından...üstelik evde yenilmesi gereken bir ürün olmuştur. zira, mekanda yerseniz o kadar büyüktür ki ağzınızı ayı gibi açmanız gerekebilir.
efendim kıvam meselesini başarılı bir şekilde tuttumuş burger king ürünüdür. öyle ki, böyle az daha yağlı olsa yok, az daha ağır olsa yok, yedikçe yiyorsun, rahatsız etmiyor. içinde hiçbişey fazla değil, az da değil. böyle son lokmayı yerken aldığın keyif ve o tam doymuşluk hissi sana, tamam bu olmuş, hayırlı olsun yeni lezzet dedirtiyor.
kendisiyle bugün haşır neşir olduğum ve pek beğendiğim burger king şeysi. zaten burger king denen müessese bu junk food olayında kentucky ile ayrı bir yer tutar benim kalbimde ve bel çevremde.
konuya dönersek kendisi oldukça hayvani büyüklükte bir et parçası ve enteresan bir ekmeğin içine konmuş. içindeki sos gayet başarılı. içine ekstradan koyacağınız acı sos ve bir miktar sarımsaklı mayonezle "alice orgazmlar diyarında" masalına konuk olabiliyorsunuz.
yiyin ama bokunu çıkarmayın. ne de olsa çöp bunların alayı.
soğanları, genelde taze kızarmış olmadığı için daha ziyade soğumuş soslu bitki kızartmasına benzeyen ancak eti on numara burgerdir. bize dana diye yedirdikleri inşallah danadır yıllarca diye eklemek istiyorum.
burger king'in yeni süper ürünü. herkes yemeli, yemeyenlere yedirmeli. kendisi gerçek biftektir, içi çok doludur. bazı bünyelere bir tanesi fazla bile gelebilir.
