yani tamam büyütülecek bir şey değil de anasını sattığımın yerinde "vayt çaklıt moka" derken iki büklüm oluyor insan. sanırım çalışanlarının artis tavırları ve bence kendi söyledeklerini kendilerinin de anlamadığı konuşmaları yüzünden.
-bir vayt çağıklıkt.... alıyım ben
+evetbirvaytçaklıtmokaneboyolsunefendim?
-büyük(ulan inşallah boyu sormuştur)
anasını sattıklarım sanki ameliyat yapıyorlar binbir çeşit terim ve motor vari bir konuşma. yapmayın etmeyin. biraz kıraathanelerden örnek alın.
-ağbi kakooo var mı acaba
+var koçum, bir kakoo gönder kardeşime.
starbucks da tek başına bile olsan isim sorma hastalığı olan adamların çıkarttığı kargaşadır durmadan mochaa lütfeen diye bağırırlar mc donalds dada aynısını görmek mümkündür.
ne yermiş be kardeşim diye isyan ettiren cafeler zinciri. yeter sıkıldık, starına da bucks ınada.
protesto ediyorum ve gitmiyorum bu yere.
inadına starfucks.
tek basina bir masaya kurulmus, etrafini suzerek gece kiminle yatacagina karar vermekte olan plaza calisani kemalist beyaz turk motorize karilarin coklugundandir bu gerginlik. daral gelir bi an.
ya bu telefuzlar yüzünden hep, filtre kahve alıyorum ben ya. adı da filtre kahve değil ki. o da garip bişey. koyun şuraya bir şalgam ne bileyim ayran. kurtulsun millet şu stresten.
içeceğin adını zar zor söyledikten sonra çalışanın bilmiş bir edayla kelimeleri yuvarlayarak hangisinden olsun "fettuçinili mi settuçunili mi ?" Sorusuyla iyice yükselen durumdur.
Aslında hiç strese gerek yok sorabilirsiniz neli onlar diye ama sanki kasanın önünde bir baskı oluyor insanda sanki herkes sana "aaa bilmiyor musun!!!" Diyecekmiş gibi geliyor ama siz siz olun kesin sorun rahat olun o çalışanın ve müşterilerin de yeni öğrendiğinden şüpheniz olmasın.
yaşanan korkunun genel adı "cix davranmazsam bana zaaaaa xdé yaparlar" korkudusur.
işemek dışında hiç gitmedim, gitmem, gitmeyeceğim. sırf sizin tabiriniz ile "cool" görünmek için bir kahveye 4 lira veremem. türk halkı daha o kadar israfkar değil.
