The Shining,2001,Eyes Wide Shut,A clockwork Orange filmleriyle sinema tarihini değiştirmemiş,sinema tarihinin ötesine geçmiş ve çağdaşlarınca yakalanamamış yönetmen. Birisi çok ilerde olunca çağdaşları onu örnek almayı da bırakıyor bir süre sonra.
--spoiler--
"Suçlulara ve sanatçılara karşı garip bir zaafım var. Her ikisi de hayatı olduğu gibi kabul etmiyor. Her hazin hikaye, gerçek hayattaki olaylarla çelişki içinde olmalı."
--spoiler--
gözlerinden "acayip zekalıyım çok fazla zekam var" bakışları fışkıran değerli yönetmen. gerçekten de öyleydi de. sette kafasında kurguladıklarını yaptırdığı adamlar hakkında ne düşünmüşlerdir acaba merak ediyorum. mesela 2001 a space odyssey'i çekerken ne düşünmüşlerdir. cidden o yılda böyle bir film gerçekten uçuk iken "manyağın teki bize neler yaptırıyor tutmaz bu film kesin" falan mı demişlerdir bilmiyorum.
yer yer ilahlaştırılan yer yer yerin dibine sokulan yönetmen. ya çok seviliyor ya da nefret ediliyor. ben nötr bir durumdayken kendisine eyes wide shut filmiyle gerçekten saygı duydum. öyle bir film çekmek cesaret meselesi. filmi romantizm üstüne yorumlayanlar çok yanlış yoldalar. derin bir film o.
Adam spartacus gibi filmlerde boyna hollywood ve popüler kültüre çaktı. Sonunda o popüler kültür kubrick'i sahiplendi. Sikeni severler diyeceğim ama o bile değil. Adam aşağılamaktan başka hiçbir şey yapmadığı kesimler tarafından sahipleniliyor. Cesur Yeni Dünya bu olsa gerek.
Sinema tarihini karpuz ayırır gibi ikiye ayırmıştır. Orası ayrı.
Bugüne kadar leo ödül almadı yea diyenler, Kubrick'in sadece kendisi için icat edilen bir özel efekt ödülü dışında başka ödül almadığını bilmez. Sinema tarihini kendinden öncesi ve sonrası olarak ikiye ayıran birine oscar verilmemiş olması, oscar törenlerinin ne kadar boş olduğunu göstermeye yeter. Kendisinin de umrunda değildi zaten kutsal odunluların kendi hakkında düşündükleri, filmlerinde ara ara dalga geçerdi amerikan sinema anlayışının paçozluğuyla. (bkz: spartacus) (bkz: a clockwork orange)
Eyes wide shot filminde karşılıklı itiraf sahnesi ve ardından ton cruise un içine düştüğü buhran. Harikadır.
Dünyanın en güzel film sahnelerinde bu adamın muhtemelen her filminden bir sahne vardır.
Dr strangelove'da uçağın yakıt alım sahnesi filmi ne için yaptığını açıklar niteliktedir.
Bu adam herkesle dalga geciyor, bunu söylemeliyim. Özellikle Hollywood'la alay ediyor. Bir lynch kadar saldırmasa da bunu yapıyor.
the shining isimli, insani hayretler içinde birakan ve çekim teknikleriyle görsel bir şölen de yaşatan, jack nickholson'ın oyunculuk yeteneğinin de katkilariyla bir baş yapit olan, 1980 yapimi filmin yönetmeni.
Bakın çok net söylüyorum, bu herifin çektiği gerilim filmleri yüzünden adını duyduğum an korkudan yüzüm sararıyor. Evet, filmleri korku filmi gibi değil biliyorum. Ama o verdiği gerginlik hissi, o psikopat çıldırmış bakışlar bir korku filminden çok daha öte.
Bilmiyorum ama bence o da millete bunu yaşatmak istiyor ve bundan sadistçe bir zevk alıyor.