daha küçük bir çocukken izlemiştim bu filmi. iki farklı gencin arkadaşlık kurması, çocukluk arkadaşları, şehir efsaneleri ve sonundaki cümleyle aklımda kalmıştı bu film.
--spoiler--
'' asla 12 yaşımdaki gibi arkadaşlıklarım olmadı. sahi kaçımızın oldu ki ? ''
--spoiler--
Bazı filmler kendilerini yıllarca gizler. Afişini görürsünüz, tv de çıkar, yakın arkadaşınız tavsiye eder vs. fakat siz izlemeye fırsat bulamazsınız ertelersiniz. Benim için öyle bir film oldu.
12 yaşıma dönüp kendime dair birçok şey buldum filmde.
Benim için unutulmaz replik ise; erkekler kızlarla tanışıncaya kadar önemli olduğunu sandıkları şeyler hakkında saatlerce konuşur.
evde caniniz sıkilip hangi filmi izlesem nobetleri gecirdiginiz vakitlerden birinde acip izlemeniz gereken;
cok bir beklenti icine girmeden izlenen ve izlerken kendinizi bir an icin filmin icinde kafadar arkadaslarla birlikte bulup duygusal anlar yasaybileceginiz nadide bir film.
çok değerli bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine izleyip, favorilerim arasına giren film.
özellikle chris'in, gece kamp yaptıklarında gordie ile yaptığı konuşma, beni çok etkileyip, dakikalarca ağlamama sebep olmuştu...
Hafif spoiler. Eriklere dalmak, hareket halindeki kamyonetlerin arkasına tutunmak gibi türlü yaramazlıklara rağmen hayatımın en masum dönemini birlikte geçirdiğim arkadaşlarımın hayatımdan tamamen çıktığını bir kez daha hatırlatarak üzen film. Hayat bizi çok farklı yerlere savurdu ve bambaşka, bir daha asla arkadaş olamayacak insanlar olduk. Biraz daha şanslı olsaydık belki sonuna kadar devam edebilirdik diye düşünmeden edemiyor insan.
dünyanın gerek albümlerde gerek sahnede, sokak konserlerinde; canlı olarak en çok coverlanan şarkılarından biridir. beatles'dan tracy chapman'a ve en son en dikkat çeken versiyonuyla seal'a kadar.