Filmde odayı hayat,gelecek olarak düşünebilirsiniz. Filmin 2.bölümünün hemen başlarında profesör sırt çantasını geride unuttuğunu ve derhal gidip alması gerektiğini, o olmadan ilerleyemeyeceğini,yapamayacağını söyler. Fakat stalker ona '' Geri dönmek imkansız. Burada ilerleyen birisi aynı yola tekrar geri gidemez. Hem üstelik oda sana her şeyi verecek. '' diyor. Bu bile filmle ilgili bazı çıkarımlarda bulunmanıza yardımcı olabilir.
dedektif beth davis' in soğukkanlılık dersi verdiği dizidir. ve ne yazık ki ekrana gelen çoğu olayın benzeri yaşanmıştır. bu derece tuhaf bir dünyada yaşıyoruz.
1. mevsim 11. bölümde bu kez de muazzam bir enjoy the silence kavırı çalınmıştır.
daha önce söylemiştim: dizinin kendisi çok öyle âhım şâhım değil ama sırf müzikler için izlenir. şarkıların her birinin temaya uygun olması da ayrı artı. fevkalâde!
gözlerini seviyorum,
biricik dostum
oyunları çok tutkulu ve parlak
ne zaman ki fırlattığın ani bakışı yakalıyorum,
bir yıldırım gibi, cennetten kaçak,
istilasında her şey uçtan uca,
görüyorum.
ama hayranlığım fazlasına:
mahzunluğunda düşen gözlerin,
aynadır sevda kıvılcımlarına,
ve kirpiklerin şahit olur,
kasvetli, donuk bir tutku ziyaretine
Çağımızın hastalığıdır. Bunu meslek haline getirenler de vardır. Insanlarin hayatlarının her ayrıntısıni internet üzerinden ifşa etmesi üzerine böyle bir meşgale vuku bulmuştur.
henüz keşfedilmemiş dizidir. * filmle aynı olmayan polisiye ağırlıklı bir konusu var, tabi ki stalker -sapık-lar üzerine. zevkle izliyoruz şimdilik.
--spoiler--
şöyle bir durum var ki daha ilk bölümde verilen gerçek rakamları/oranları duyduktan sonra ulan kapatmak lazım foursquarei facebooku twitterı falan diyor insan bir anlığına. sonra düşündüm türkiyeden bu kalifiyede bir stalker çıkmaz. öyle rahatladım.
--spoiler--
metinleriyle, sepyadan renkli tona sonra geri sepyaya dönüşüyle, zona' nın ne kadar tehlikeli bir yer olsada huzur verici olmasıylada ve tabiki, tabikide müzikleriyle büyüleyen tarkovski filmidir. nedense hayatımda hiç bir filmde bu filmdeki kadar huzurlu hissetmedim, heleki en başta renkler sepya, mutfak eski, bir soba üstünde güğüm çok güzel kareydi çok duygulandım, çok özlemişim eskilerden eşyaları. mutfağın tek eksiği ampüllerin yuvarklak düğmeleri vardı eskiden belki tek eksiği oydu, belki de vardı da kameranın açısı yetmedide göremedim. son ders aşk ve üniversite filminde ferhan şensoy eski evine girdiği zaman açmaya çalıştığı bir yuvarlak ampül düğmesi vardı ya hah ondan bahsediyorum. o ampül düğmesi aslında eskilerde kalan eski bir detaydı ve stalkerın evinde görebilmeyi çok isterdim.
--spoiler bile olmayabilir, çünkü tarkovski yi anlamak kolay iş değil--
yönetmende 78 yılında bunu çok iyi başarmış, sepyadan renkliye geçişi ile, belki de demek istediği de bu olabilir. zona da herşey renkli çünkü şuanı, geleceği anlatmak için ama zona dan başka yerler hatta hayaller bile eski sepya renginde ama zona da, olduğu yerde***** herşey bütün renkleriyle kendini göstermektedir.
ve nedense film, dizi gibi şeylerde ara geçişler olduğu zaman hatta bazen müzik şarkı bile koyarlar, o zamanlarda hemen ileri sararım ama zona ya giderken ki tren sahnesinde ileri sarmak aklıma bile gelmedi.
bana göre bu filmi izleyenlerin çoğu şurda üstad ne demek istedi diye düşünürken ben filmde huzur buldum dostlar. gerçi tarkovski filmi çekerken iki kere kalp krizi geçirdiği söylenir.
filmin en çok etkileyen diğer yönü ise bu filmin sovyet zamanında çekilmiş olması.
(#3112863) nolu entrysi merak içinde bırakan birinci nesil yazardır. Söylesene işte arkadaşım en asil kediyi. Her ne kadar göreceli bir kavram da olsa merak ettirmiştir.
utanmasam bir oturup bir daha seyredeceğim film. işin kötüsü bu filmi birisine tavsiye edemeyecek ve konusunu anlatamayacak olmanız. gerçekten etkikeyici. metamorphose da çok iyi gitmiş filmde.
kendinizi resim sergisinde hissetmenize neden olan, görsel sanat yönetmenliğinin zirve noktasıdır. tarkovski'nin çekimler esnasında pek çok aksilikle cebelleştiği baş eseridir. alegorik anlatımın en güçlü örneklerindendir. filmin son sahnesi, filmin özeti niteliğindedir. ama kazara o sahneyi görürseniz de endişe etmeyin. o sahneyi anlamak için, filmi en az bir kez izlemeniz gerekir.
half life 2'da karşımıza çıkan insanımsı kafasında metal olan canlılar. Muhtemelen combine ırkının başka gezegenlerde veya dünya'da esir ettiği canlıları dönüştürdükleri hal.
Sizinle birebir çatışmaya asla girmez sadece episode 1'da işinize taş koyarak oyunda iş yaparlar onun dışında görünmezler. Zaten hpsi yok denecek kadar az ilk vurduğunuz an öleceklerdir.
şöyle de pis şeylerdir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/480949/+