stalin'i anlamayı zorlaştıran tek etken sert oluşudur. bu konuda verilebilecek en iyi örnek; '' kişilerin önemi yok, ne pahasına olursa olsun, alman ilerleyişi durdulacak'' konuşmasıdır. ikinci dünya savaşı sovyetlerde bitmiştir. hitler sovyetlerde durdurulmuştur. sekiz milyon sovyet canını vermiştir. dört milyonu komünist parti üyelerinden oluşmuştur. bizi düşünmeye sevk edecek tek nokta, onun ölmesiyle birlikte, sovyetlerin hırçın, kendini bilmez, emparyalist karakterli ülke oluşudur.
kitabı okumak lazım tabi de, özette de stalin'in enteresan (buraya ne koyacağımı bilemedim) tavizlerine ve tutumuna karşı kemal okuyan'ın eee, şey, kem kümlerine de sahne oluyoruz. stalin'i anladım anlamasına da, hala aklayabilmiş değilim malesef, geçiniz..
not: anlamadığım bir nedenden ötürü kesme işaretinden sonra bir boşluk oluşuyor ve linke erişilemiyor. vikipedi'den aramayla ulaşabilir lakin isteyenler.
"anti komünist propoganda" diyen insanların "komünizmin devleti yoktur" ilkesini gözardı ettiklerini bizlere göstermiş, stalin'in burjuva-ırk eksenli işlere bulaşmadığını ve bunların yanında olamayacağını dolayısıyla hitler'le eş tutulamayacağını anlatmakta, hakkını verelim geçer not almış, lakin "devlet için" çalışmalarının hitler'den geri kalmadığına tabii ki her subjektif sscb yanlısı sözde komünist özde baskıcı sosyalizm taraftarı gibi değinmeyen, değinmek istemeyen bir insanın bir kitabı.
yani, halk devlet içindir dciyorsa biri, yada halkın bazı bölümlerini -karşı devrimci falan demiyorum, çoluk çocuktan bahsediyorum, kadından bahsediyorum, açlıktan ölen çiftçiden, gulaglarda ölen, tek suçu belirli bir bölgede yaşamak olan gençlerden bahsediyorum, yanlış yerde yanlış zamanda bulunan- devletin bekası için feda edebiliyorsa, ortada komünistliği, sosyalistliği falan kalmaz o kişinin.
olayları dönemine göre değerlendirmemizi sağlayan eşsiz eser.anti-komünist propagandaya varını yoğunu koyan emperyalizmin, sosyalizmi faşizm ile aynı kefeye koyma,işçilerin yüzünü sosyalizme dönmemesi adına yaptığı akıl almaz iftiralar bütünüdür stalin değerlendirmesi.
stalin'i cani olarak gösteren işgalci yapı aynı dönemde hiroşima ve nagazaki ye attığı atom bombasını görmezden gelir,vietnam da, kore de ölenleri ağızlarına bile almazlar.
tkp nin değil sip in gençlere kakaladığı kitaptır. ya da yeni tkpnin diyebiliriz. *
not: gülmek falan istiyorsanız okuyun. troçkiyi daha iyi anlayacaksınız, kemal okuyan zibidisi çoğu yerde staline vermiş veriştirmiş sonra da aman şimdi yanlış anlaşılmasın o zaman şartlarında bunlar hep doğaldır falan diye gevelemiş.
ikinci dünya savaşından sonra türkiye ye karşı tutumuyla, türk milleti stalini anlamıştır. türkiye yi batı emperyalistlerine sığınmak zorunda bırakmıştır.
en iyi hitler'in başardığı olay. o derece iyi anlamıştır ki, götü kurtarmak için yapabileceği en iyi şeyi yapıp kendi beynini dağıtmıştır. tabii ki darısı tüm faşistlerin ve burjuvaların başına.
