sıfır zeka gerektiren işlerdir. yani beyin gücü ile değilde beden gücü ile çalışmak. peki beden gücü ile kimler çalışır? *
oysa ki sen işi öğrenmeye gitmişsindir.
avukat stajyerleri, esas defteri doldurur, dosya düzenler, hakimlerin abuk subuk anılarını dinler, icra dairesine kapanır 300 tane icra takibi açar, mühür basar, pul yalar, duruşma öncesi ve sonrası saçma sorulara maruz kalır. ha bir de, adliyelerdeki kalem memurlarının ilginç ego gösterilerine maruz kalırlar. stajlarının her günü aldıkları eğitime sövmekle geçer.
öğretmenler için , aday öğretmenin katılması gereken temel eğitim ve hazırlayıcı eğitim kurslarına katılınır. bir adet staj dosyası edinilir anayasa, mevzuat, yönetmelik,yönerge vs hafızlanır.okulun evrak işlerinin nasıl yürüdüğü öğrenilir. ve tabii ki de fotokopinin yanında hala ve malesef daktilo.bir de stajyerliğin kalktığı gün kilo kilo baklavayı kolları kalınlıktan boğum boğum olmuş zatlara ikram etmektir.bu olmayacaksa stajyerlik kalkmaz haberiniz ola stajyerler .. * önce kolu en kalın ve bileziği en çok teyzeye yedireceksin.
eğer öğrenci kız, ticaret lisesinde okuyor ve bir muhasebe bürosuna syajyer olarak başlamıssa sürekli çay bardaklarını ve öğle yemeği bulaşıklarını yıkaması kaçınılmazdır.
kimileri ibne pilotun pistten cikardigi ucagin ini$ takimlariyla ugra$ir bir ay.
kimileri gunde 1-2 fotokopi ceker, cd falan yazar.
hatta kimileri butun 1 ay boyunca evde uyur.
staj yapilan yere gore degi$iyor. boyledir bu i$ler..
kafada baretle tüm gün sahada avare avare gezer.saat 12 oldumu yemekhaneye gider,13 den sonra tekrar avare avare gezer. saat 5 oldumu da servis arabasını bekler.*
(bkz: isdemirde stajyer olmak)
kurumsal şirkette ve ikinci seneniz ise çalışan gibi olursunuz.sap adlı programı öğrenirsiniz.sat-sas-migo-fatura ön kaydı yaparsınız.kimse size fotokopi çektirmez, getir götür yaptırmaz, zaten bu işleri yapan insanlar vardır.boş zamanlarınızda bol bol çay kahve içersiniz, sözlüğe yazarsınız, web te ordan oraya girersiniz.hele departman çalışanları fırlama insanlarsa tadından yenmez.*
Avukat stajerleri en pis işlere gönderilir. Yanınızda çalıştığınız avukat icra memuruyla kavgalıdır siz gidersiniz. Alttan alttan olmayacak şeyleri yapmanızı isterler. icra memurlarından yediğiniz küfrün haddi hesabı yoktur. Hacze gidersiniz, mal kaldırırsınız, acımasız olmanız istenir öyle ya stajersinizdir. Bir taraftan malları toplarken bir taraftan kredi kartı borcunuz takılır kafanıza ulan yoksa yarın da bana mı gelecekler diye düşünmeye başlarsınız. Tüm icra memeurlarına abla abi çekersiniz. Dosya memuru bile sizi hor görür. intikam almak için beklersiniz. Aynı gün içinde süperman gibi istanbulun iki ayrı ucundaki adliyelerde gezersiniz. Bulunmayan dosyaların fotokopisi istenir sizden. Tanrım fotokopici bile azarlıyor sizi. Ama az kaldı dayanın.
mühendislik atelye stajı ise sözkonusu stajımız yapılan şeyin tam adı ameleliktir. arıza tamirleri , kablo çekmek , sistem kurmak vs. yaptırılmak vesilesiyle stajyerin canına okunur.
mimarlık öğrencileri her yaz 2 ay staj yaparlar. normalde bu stajlar 2'den 3'e ve 3'ten 4'e gecerken olmak üzere 2 adet olsa da, odtü mimarlık öğrencisi iseniz 1'den 2'ye geçerkenki yaz tatiliniz de 2 ay stajda geçecek demektir. bu stajlarda yapılan işler ise şöyle özetlenebilir:
staj 1: 1 ay inşaatta amele olarak çalışırsınız.
1 ay topografya ve bilgisayar çizimi öğrenirsiniz.
staj 2: şantiyede yaptıgınız gözlemleri rapor haline getirirsiniz.
(bkz: şantiyede kadın olmak)