onlarin calisma ve ogrenme askiyla, siz de farkli bir havaya burunuyorsunuz. ne bilgim varsa alin sizin olsun diyiveresiniz geliyor.
hele de arazi calismasina ardahan'a yolladiginiz ucuncu stajeriniz sabah telefonla arayip; "biz ardahan'a vardik, yarim saat sonra kamptayiz.", aksam da "bugun cok yorulduk, su su su isleri yaptik. simdi yemek yiyoruz." diye rapor veriyorsa -ki ben boyle birsey istemedim- asiri derece de mutlu oluyorsunuz.
staja gittiğinde ilk öğrendiği fotokopi çekmek olan, işyerinde diğer çalışanlar tarafından habire bir aşağı bir yukarı koşturtulan, mesainin bitiminden saatler sonra iş yerinden çıkabilen, şu evrağı gördün mü?, şu dosyayı hemen bulur musun?, işin var mı? diye sorular sorulan, işiniz olsa bile "olsun önce bunu yap" denilip beyni bulandırılan, hesapları yanlış geçiren muhasebe müdürünün hesaplarını düzeltmek zorunda bırakılan bahtsız kişi.*
ne kadar bılgılı, ustun yeteneklı vs olursa olsun mutlaka "dokuman coğaltacak" olan kişidir. bazı sırketler ıse fotokopı cektırmek yerıne database fılan duzenletırler, telefonlara baktırırlar bu kısılere.memlekette ıssızlık dız boyu oldugundan ogrencıler part tıme calısamamakta ve ıs hayatını ancak bu stajlarla tanıyabılmektedırler. bır anlamda ozel sektorun demosudur staj ogrencı ıcın.
stajer her gun vaktınde gelıp herkese gunaydın deyıp sırıtabılmısse, mezun olduktan sonra cvsı ıle staj yapmıs oldugu yere gıdebılır, acık pozısyon varsa ıs bulabılır.
gercekte onemlı olan nerede staj yapılmıs oldugu degıl, stajda masa ve bılgısayar verılıp verılmemıs olmasıdır.
genelde mühendislik öğrencilerinde zorunlu olarak toplamda 12 hafta boyunca yaz dönemlerini fabrika köşelerinde çürütmelerine neden olan eziyet.Zaten yaz okuluna gelen bu bünyeler , yaz okulu biter bitmez staja başlarlar ve okulun açılması ile stajlarının bitmesi aynı günlere rastlarki, hiç tatil yapamamış-ders çalışarak, sıcakta pişerek ve staj yerindeki adamların getir götür işlerini yaparak geçer tatilleri, ayrıca staj yerlerinin çokk az bir kısmı stajerlere ücret verir, hatta stajerlere yemeği parayla veren, gözlerini para hırsı bürümüş işletmeler olduğuda duyulmuştur. Teknik lisede okuyup bütün yıl boyunca staj yapan lise öğrencileri ise ciddi ciddi çalıştırılmaktadır.
- çay getirir götürürsünüz.
- saatlerce fotokopi çekersiniz.
- saatlerce excel'e veri girersiniz.
- bazen gün boyu iş vermezler.o zaman da efektif oturma pozisyonları üzerine yüksek ihtisas yapmış olursunuz.
- "sen yeni misin ?" sorusuna "hayır stajyerim" diye cevap verirsiniz ve size atılan "seni eziiik" bakışlarına katlanmak zorunda kalırsınız.
- son olarak millet yaz sicağında alem yaparken siz sabah 8 akşam 6 bir ofise tıkılıp kalırsınız*
önceleri öğrenmeye aç olan, staj yaptığı kurum tarafından ayak bağı olduğunu farkettiğinde sadece defter doldurma kaygısını güdecek olan talebe-işçi arası bir insan modelidir. stajyere adam akıllı görevler verip de kişiye son derece fayda getiren kurumlar da vardır ancak orası mercedes gibi bir yerdir. böyle bir yer için de sağlam torpil gerekir tabi.