bugün yaz stajı için kalifiye sayılabilecek bir büroyla görüşmeye gittim. adamla olan görüşmemde lik söylediği şey ama para vermem oldu. bunun yanında dilekçe yazdırırız sana dedi. ama avukatların bir işi isteği olursa da o gün erken gelirmişim ve beşten önce çıkamazmışım. ulan madem sen fiilen bir adam çalıştırmak istiyorsun o zaman baştan ama para vermem niye diyorsun. dünyaları kazanıyorsun her halinden belli. öğrencinin cebine de 300 lira koymak mı koyar sana lan. benim amacım ofis elemanı olmak değil iş öğrenmek zaten ama sen istiyorsun ki bir iki dilekçe yazdırayım ama bunun yanında hep ayak işine süreyim ve sembolikte olsa bir ücret vermeyeyim çünkü servetin azalır bana vereceğin 300 lira ile. sözün özü ben beğenmeyip orayı terk edebiliyorum ama bu şartların hepsine boyun eğip çalışmak zorunda kalan insanlar var yazıktır günahtır. bu kadar emek sömürücüsü olmayalım. bahsettiğim şahıs chp den belediye başkan adayı olmuş bir kişidir. götümün demokratları siz de. Edit:ulan bu gominist kardeşlerimiz haklı cidden he bu işverenlerin alayı it.
bir arkadaşım var. maaş konusunda yazılanlar tamamen doğru. arkadaşım geçen sene 650 tl ye çalıştı. sürekli angarya işler yaptırıyorlardı. git gel işleri falan derken yazık kızın canı çıkıyordu. şimdilerde stajı bitti, hala uğraşlarının karşılığını alamıyor ama en azından amelelik yapmıyor. neyse efendim tam hakimiyet kazanana kadar zorlanan meslek mensubu adaylarıdır.
Eşşek gibi çalışıp yemek+yol parasi eline tutuşturulan insanlar topluluğu. Hayvan gibi para kazanan avukatlar amele niyetine çalıştırdığı stajyerlere piyasa ortalamasında 500-800tl gibi bi para verir. Stajyerler de sabah 9 aksam 6 haftasonu cumartesi guya yarım gun ama sabah 10 aksam 4 olmak suretiyle canı cikarcasina kosturur.
Burdan varsa avukatlara seslenmek istiyorum. Az yiyinde kendinize bi sekreter alın lütfen. 1200lira sekretere vermemek için stajyer alıp 500liraya çalıştırmanız hangi meslek adabına sığıyor acaba? Ha onu bile vermeyen var mı? valla da var afedersiniz hayvan.
mahkeme stajlarını yaptıktan sonra bir avukat yanında stajını tamamlayarak cübbe giyen ham hukukçudur. hamlığı epeyce uzun bir süre devam eder. kimisinde ise, emekli olana kadar !
stajının 8.ayında 3.bürosuna girecek olan biri olarak heralde en rahat iş değiştirilen durum stajyer olmaktır diyorum. normal iş hayatında 3.işe ancak 5 yıllık zaman diliminde girebilirsin. bak benden buradan da çıkar 4. işime girerim alışkanlık oldu bir yerde 4 aydan fazla duramıyorum.
hukuk fakültesini bitirdikten sonra zorunlu olan ve 1 yıl süreyle yapılan stajdır. adliyelerin çeşitli bölümlerinde ve 5 yılını doldurmuş avukatların yanında tamamlanır. stajyer avukatın çilesi bitmez. tam bir fotokopi amelesi ve dosya taşıyıcıdır. avukatın yetkilendirmesiyle bazı davalara girebilir, hacizlere iştirak eder. özünde mesleğin pratiğini öğrenmek olan bu süreç çoğu zaman bu tür angaryalarla geçer gider.
Hukuk fakültesini bitirdikten sonra 1 sene staj yapan ve suratlarında her daim;
Aslında fotokopi çekemediğime bakma ben bütün türk kanununu adım gibi biliyorum ifadesi olan, sevilesi arkadaşlarımızdır.
Kadın stajyer avukat arkadaşlarımızda; her kadında olan "iş görürken gergin olma" durumu mevcuttur.
Bu arkadaşların isyanı yüzlerine yansımıştır.
Genellikle avukat gibi giyinmeye çalışırlar(o ceket illa giyilecek arkadaş) ama bileğindeki deri bileklikten kurtulamamışlardır.
Aynı şirkette çalıştığı avukat olmayan diğer kadın kişilerle çok iyi geçinirler. Neresinden yakalasam bu kadını da kanka olsam diye bakarlar.(avukat ruhsatını alınca da götleri başları ayrı oynar ama neyse)
Erkek stajyer avukat arkadaşlarımızda ise şurada iki saat fotokopi çekeceğim, birkaç kızla sohbet eder, masalarındaki bisküvilerden yerim diye düşünür ve sürekli kaytarmanın peşinde olurlar.
8 aydır staj yapan bir arkadaş var mesela, 8 aydır unutur o sekreter tırnağını, her makinenın başına vardığında benden ister.
AVM de karşılaşınca bile merhaba demek için gelip sekreter tırnağı soran tiptir bu.
Avukat olunca kadın stajyerlerin aksine, götleri kalkmaz, efendi efendi işlerini yaparlar. Yine işten kaytarmanın peşinde ve yine goygoy sevici ancak sevimli tiplerdir.
Stajyer avukatlardaki bu fotokopi çekme olayı enteresandır ki; (herkes ki önceden 2 sene staj yapılıyordu)
Birkaç ay sonra meslektaşı olacak kişiye kasten fotokopi çektiren avukatlar var.
Ulan yaşı senden küçük, yeni mezun diye bir insanı sen niye böyle sinirleriyle sınav yapıyorsun?
Bu ofiste 10 tane ofis yardımcısı 10 tane takip elemanı varken sen niye stajyere klasörlerin sırtını yazdırıyorsun egoist sapık.
Stajyerken iyi de büyüyünce pisleşiyorlar sanırım bu avukat milleti.
Hukuk fakültesi mezunu olup da avukatlık mesleğini icra etmek isteyen herkesin bir yıl süre ile bu stajı yapması gerekmektedir.
Ne öğrencidir ne avukattır, arada kalmaktan ciğeri solmuştur. Adliye stajı ile büroyu birlikte yürütmeye çalışırken zorlanan, herkesi memnun etmeye çalışmasına karşın kimsenin memnun etmeye çalışmadığı tam tersine icra dairelerinde terslenen, mahkeme kalemlerinde kem küm eden kişilerdir.
acısa da öldürmez bir senedir.
stajyer avukatlığa ilk başlayan hukuk fakültesi mezunu genç adliyede kendisine avukat bey diye hitap edilince sevinir, havalanır ama zaman geçtikçe dışarıdan avukat bey içeriden bir işçi olduğunu anlar. işçiyiz çünkü bir gün antalya bir gün bursa'ya gideriz, büykçekmece'de kar yağarken, bakırköy'ün izbe kömürlükten bozma icra dairelerinde dosya ararken napıyorum lan ben diyorsun bir zaman sonra. kalem müdürlerinden ayar üstüne ayar yersin, icra müdür yardımcısına sırf egosu tatmin olsun diye müdürüm dersin. icra memurlarına iyi davranacaksın, dosya çıkaran elemanın triplerine katlanman lazım, mahzene inip dosya araman lazım. gıkını çıkartmadan çalışırsın, gerektiğinde müvekkilden 2 sikindirik çek alıp icraya koymak için imes'e, des'e çıkarsın bir atölyede kaynak yapılırken patlama olsa öldün bok yoluna gitti niyazi. bu kadar çile çekerken arada hacze çıkarsın, borçlunun derdini dinlersin. kısacası aldığın asgari ücretle 1 senelik stajını gün sayarak geçirirsin. bu sistemin böyle işlemesinde katkısı olan da biz avukatlarız aslında. stajyer mesleğe girince yaşadıklarını yeni stajyerlerin üzerinde uygular umarım küfrettiğim şeyleri başkasına yaşatmam büyük günah emek sömürüsü.
yanlarında staj yaptıkları kimse tarafından haklarında, "ne kadar az öğretip o kadar sömürebilsem?" hesabı yapılan gariban kimselerdir.
--spoiler--
kağıt üzerinde yaptığım stajdan sonra, meslektaş dostlarım sayesinde açığımı kapattığım zamanları ve de yaptığım aleni hataları * hala gülümseyerek hatırlarım.
--spoiler--
editli spoiler :)
--spoiler--
bir soru geldi. sorunun cevabını buraya da yazayım. benim zamanında yaptığım gibi buraları takip eden stajyer dostlar mutlaka olacaktır.
evet, ben stajı *iklemedim! peki buna ne zaman başladım? ikinci altı ayda... sıfırdan kazandığım davadan sonra bir övgü bile alamayınca, adliyeye fırtınada gidip, sıçan gibi ofise dönüp kimsenin umurunda olmayınca, bir de üstünü tir tir titreyip, cebimden yaptığım masrafı alamayınca... çok afedersiniz, "ananızı *ikerim lan!" diyerek ofisten çıktım(aman siz küfretmeyin!). ama konferansları hiç kaçırmadım. hala imkan buldukça giderim. :)
--spoiler--
bu süreyi hakkaten staj olarak görürse acayip ekmeğini yiyecek avukattır.
satırlarımda çirkinleşip, adalet ve vicdan yaralarcasına, fazlasıyla profesyonel olarak önerilerimi dile getiricem. avukatlığa, adaletin yılmaz bekçiliği olarak bakan arkadaşlar ayrılsın derhal. "paranın amına koymak istiyorum" diyen gebeşler, yanaşın yanıma.
iyi bir avukat, kanunları ezbere bilen, muhakeme ve mukayese yeteneği iyi olan zatı şahanelerden çıkmaz sadece.
"iyi bir avukat olmak istiyorsan", müvekkilinden para istemeyi bileceksin. istemekle kalmayıp çatır çatır almayı bileceksin. unutma, müvekkilin senin en büyük düşmanındır. o yüzden staj süresince, kurt avukatın yanında görüşmelere katıl. para nasıl istenir, ne zaman ne kadar talep edilir bunları öğren.
"iyi bir avukat", müvekkilini asla rahatlatmaz. her zaman tedirgin halde tutar. garanti veren avukat gerizekalı avukattır. cezanın üst sınırı 3 ay yatmaksa, her zaman müvekkilini o 3 ay tehtidiyle yaşat. hem para tahsilatın rahat olur hem de olası bir terslikte "bu risk her zaman vardı. temyizde döndürmeyi umuyorum" diyebil.
kendine bir tutum belirle bu süre boyunca. müvekkille nasıl konuşulur, duruşma esnasında ses tonun nasıl olmalıdır. bu dönemde etkileyici, karizmatik bir avukat hayat kurtarır benden söylemesi.
kalem işlerinden sıkılma. kalemde azar yediğinde küsüp köşene çekilme. avukatlıkta iş kalemde biter. müvekkil karar yazdırmak için seni sıkıştırır, işini yaptıramadığın kalemde yazılacak kararın gününü sen değil o küstüğün memur belirler. yeri geldiğinde yutkunmayı öğren, alttan almayı, hatun memura "abla sen saçını mı kestirdin demeyi" sonra yoz bir mübaşire olmadık dosyayı çıkartmak için yakasında gördüğün ankaragücü rozetinden hareketle "baba gecekonduda tayfasıyla mı izliyorsun maçları?" diyebilmeyi. para, hediyeler, rakı masaları çoğu kapıyı açar. ama bazen çenenle bağlamak zorunda kalacaksın çünkü.
süreç önemlidir. o bir sene sana çok şey katar ya da senden çok şey götürür.