kotunuzu askılılarınızı çıkarıp kumaş pantolon gömleğe geçişin ilk adımıdır. öğretmenlik stajı heyecan verici ve yorucu da olsa güzel bir şeydir. *
ayrıca yarın ilk defa gideceğim ve çok heyecanlandığım olaydır.
insana oturmaktan sözlük şifresini hatırlattırandır. ayrıca zevklidir yeni arkadaşlar, yeni ortam vs. sıkılsanız da bi türlü geçer zaman. ama o son yarım saat yok mu adamın ömründen ömür alır.
defter hadisesi olmasa yine bir şekilde katlanılabilecek olan iş öncesi eğitimi. gel gör ki o staj defterine elim gitmiyor kaç gündür yazamıyorum. o değil staj yanacak biraz daha ertelersem.
Felaket kelimesinin eş anlamlısı kıvamındaki kayıp zaman. Öğrenciyi o departmandan bu departmana koşturtan, gelecek korkusu yaşatan süre. Zatrn sabahın köründe uyanmak zorunda kalan kurbanlıklar için iş dünyasıyla eğitim alınan kurum arasındaki uçurumu görmeye yardım eder hepsi bu.
donu g*te yapıştıran izmir sıcaklarında hiç çekilmeyen meslek öncesi deneyim hedehödösü. hele ki atolye stajı yapıyorsanız daha da bir fena oluyor.
-simplicity gel sana zımpara yapmasını öğreteyim
+fakat hava...
-veya mdf leri kalıba sokma işlemi de olabilir, şu mengeneleri sık bakalım evladım.
+usta ama don göte yapış...
-gel şimdi şu masanın ucundan tut da yanlarını frezede keselim
+abi hele bi soluklanalım...
-gel hadi akşam olmadan mdf leri tutkallayalım, kolay kurusun çocuum
+hayatımı sittin usta.
stajın amacı; öğrenci için mesleği öğrenmek, işveren için bedavadan işçi çalıştırmaktır. bu kadar basit. alan memnun veren memnun değil.
yaptığım staj yeri izmirin en yoğun gümrükleme şirketi olduğundan, sürekli elime ticaret odasına gidecek belgeler, kırmızı bölgeye ve sarı bölgeye gidecek belgeler sıkıştırılıp oradan oraya koşturtuluyorum. üstüne bir de beyanname yazıp kontrol ediyorum ve bildiğin ücrette almıyoruz haliyle. hele hele staj arkadaşlarımın hepsi 2 yıllık üniversitede okuduğundan ve hepsi de ya dış ticaret ya da lojistik bölümü okuduğundan, iktisat okuduğumu söylediğimde uzaydan gelmişim gibi bakıyorlar. sanane kardeşim ben gümrük müşaviri olmak istiyorum belki! siz 10 yıl sonra beyanneme yazmaya çalışırken, size o beyannemeleri yazın diyecek insan belki de ben olacağım! pıh. ***
çoğunlukla meslek dışında herşeyi yaptığınız, önsevişmeyle uzaktan yakından alakası olmayan hatta resmen tecavüz olan, okul tarafından zorunlu kılınan programdır.
gün itibariyle, yukarıdaki entrymde bahsettiğim yerde staja başladım.
4 kişi vardı toplam. ben ve arkadaşımla birlikte 6 olduk. 2 kişi 4 kişiye 4 dakikada 4 tane çay getirirse, 4 kişi 4 dakikada 2 kişiye doldurmasını söylediği çayı kaç dakikada içer? gibi hesaplamalar yaptım kafamda bütün gün. haa birde 2 kişiden 4 kişinin 4 dakikadada bir istediği 4 tane çayın içine konduğu bardakların bulaşıkları var. ha onları geçtim, 1 saatte bir stüdyo içindekiler dahil bütün makinelerin, sehpaların, rafların, eşyaların tozlarını almak, yerleri paspaslamak var. fotoğraf çektirmek için gelen kadınların, burada hazırlanabilirsiniz lafını söylememle birlikte, makyaj koltuğuna oturup, bir saat boyunca makyaj yapmaları ve benim sinirden kudurmam var. fotokopi makinasına ilk günden hakim olmak var, tabi birde 25 kuruşluk fotokopi için 50 lira veren adamlar var. turistler var, patronumun geldiklerinde gözümüzün içine baktığı. bu kaset, 25 milyar; eğer yalnışlıkla kaydı falan silersen, 10 yıl burda çalıştırırız seni valla diyen bir ismail beyimiz var. nuri alço kılıklı patronumuz utku bey var. agah bey var, her şeyi -adımı vererek- o yapar ya diyen. meral hanım var, o da allahtan var. sonra bir de bir önceki entrymde bahsettiğim gibi, arka tarafta, deri koltuklar ve mavi ışık var. her şeyi geçtim, onlar olmasaydı bari be sözlük!
laboratuvar çeşidini yapmakta olduğum mesleğe hazırlık turlarıdır.ne yazık ki çokta bir katkı sağlamıyor bir kaç laboratuvar hariç diğer laboratuvarlarda mühendisler pek bir şeye dokundurmuyor.