iki kullanımdan sonra, yere düşürüp ucunun içine kaçmasıyla son bulan öğrenci rüyası kalemler. her rengi olsun, her yerde olsun. sanki o fotokobileri okuyup altını kurşun kalemle çizmek yerine renkli kalemlerle süsleyince daha yüksek not alınıyor. olsun yine de eğlenceli bir aktivitedir. gece olunca, bitmek üzere olmasına rağmen atılmaya kıyılamayan, sert yazıldığı için ucu içine kaçmış bir dolu kalem, okunmamış ama çok güzel boyanmış destelerce fotokobiye sahip öğrenci, hiç çalışmamış olmasına rağmen büyük bir hazla uykuya dalar.
cok tutulan cok sevilen bir kalem bu almanya'da. üstelik de renkli renkli.
lâkin benim icim bir türlü isinamadi bunlara. bir defa kagidin arka tarafina geciyor mürekkebi. yani bir hayli belli oluyor arka taraftan, ön tarafa ne yazdiginiz.
tahmin ediyorum kagit harcamak konusunda hic de eli dar olmayan almanlarin bizim gibi gariban türkleri hesaba katmayarak, 'nasil olsa kagidin arkasi kullanilmaz' düsüncesinden dolayi önüne gecilmiyor bu sorunun. halbuki biz, bir kagidin arkasini da kullaniriz. hatta o kagit önce kursun kalemle yazilmissa, bir de onun üzerine tükenmez ile soru cözülebilir mesela.
bir de biz, oldukca kalitesiz saman kagitlara alisigizdir. bu almanlar ise, tertemiz, süt gibi bembeyaz birinci sinif kagitlari nüsvette yerine kullanir, üstelik arkasini da kullanmaz demin dedigim gibi. elime ilk aldigimda, bir hayli izlemistim kagit destesini; ulan bu tertemiz kagitlari simdi karalama niyetine kullanip atacak miyim diye. kiyamiyordum zira. yemeyip yaninda yatacaktim nerdeyse. sonra alistik tabii.
