abdde mcdonaldsda çalışırken bütün gün köfte pişirilen kirlenmiş yağlanmış ızgarayı özel şampuanı ve sprite ile karıştırıp temizliyorduk. öyle bir asit ve beyaz köpüklü kabartı ortaya çıkıyordu ki temizlenmez denen yağ tabakası anında asitten dolayı yok oluyordu. o köpüren asit tabakasını gördükten sonra bunun midemde de olacagını düşündüğümden içmeyi bıraktığım içecek
commodore 64 çağında 8x8'lik görüntülere verilen ad olup aynı zamanda küçük perilerin ecnebice adıdır.
o çağlarda, canlandırma işi için, 8x8'lik bir görüntü oluşturulur sonra da hareket ederse değişsin diyerek başka sprite'lara girişilirdi. ekrana sprite'ı bas, sol tuşuna basınca ikinci sprite'ı bas şeklinde vuku bulan bu hareketli görüntü, hani neredeyse ilk canlandırma çalışmalarımızın baş oyuncuları idi.
günümüz ve geçmişimiz bilgisayar camiasında, bunların daha ufaklarına yani 1x1'lik olanlarına pixel deniyor ve deniyordu. pixel'de sanıyorum pixie'den geliyor. pixie, ufak tefek cin, hin peri demek oluyor.
sonuç olarak ekrana basılan ışıkların ekrandaki görüntüleri peri olarak adlandırılmış. ufak olduklarından ve ışıltılı olduklarından herhalde.
pixel, sprite bu görüntülerin, ufak olanları ve peri gibiler. bunların büyüklükleri artınca perilikten çıkıp, segment, patern* ve en son da görüntü* olarak adlandırılıyor.