ilk olarak kendimde keşfettiğim ve benzer sosyo-kültürel özelliklere sahip olduğum erkeklerde de karşılaştığım durumdur.
efendim, gencimiz bir gün spor giyim içinde farkeder ki zamanında kendince kıro işi ilan ettiği ceket gayet de karizmatik bir giysidir. lakin ortaokul ve lise dönemindeki tırt ceketler ve ceketin otoriteyi temsil ediyor oluşuyla gencimiz ergenliğinin önemli bir kısmında ceketten de gömlekten de nefret eder. artık kendi tercihine göre renkli-spor kıyafetlerle kendisini özdeşleştirir. lakin 20li yaşların başında ilginç bir şekilde ceket giymekten de, ceketin duruşundan da hoşlanmaya başlar. çevre baskısıyla ilk önce kadife ceketi tercih eder. ve klasik ceketin altına kot pantolon giymek başlığında da irdelendiği üzre spor bir giyim içinde tercih eder ceketi. lakin klasikliğin dozunu arttırdıkça zevk almaya başlar, bu noktada tek çıkar yolu yaz aylarının yaklaşması ve tekrardan arkadaşları gibi spor imaja bürünmesindedir.
efendiler! çekinmeyiniz, korkmayınız. ceket giydiğiniz için size "olum dyp il başkanı gibi oldun iyice ehehe" diyen puşt arkadaşlarınız onu size ceket yakışmadığı için yapmıyorlar. sadece kendileri ilk ergenliklerinde oluşan giyim tarzının bir statü bir toplumsal duruş sağladığını zannettikleri için size ipnelik yapıyorlar.
peki bu spor giyimden sonra cekete ve klasiğe olan merak nedendir? nicedir?
kanımca tek cevap kişinin spor giyimi de zamanında abartılı taşımasından kaynaklanan bir bıkkınlıktır. belki de benim gibi sosyal ortamlarda tabir-i caizse yavşak bir adamsanız yani söylediğiniz ciddi şeyler şaka sanılacak kadar larj bir imaj çizdiyseniz bir nebze olsun bunu dengelemek için de ilginizi çekmiş olabilir.
