atatürk'ü sevmeyen yazar. sevmek zorundasın kardeşim. seveceksin. sev,sev,sev,sev,sev ebenin amına kadar sev. sevgi çiçeği ol. yoksa anana küfür ederim. neden ? çünkü ben bir kemalistim. kendim gibi düşünmeyene çok kızarım. sev tamam mı ? hala anlamadıysan (bkz: ironi)
resmen aynı mahallede oturduğum yazar. maç esnasındaki heyecanına, sinirine bizzat şahit olduğum kişilik.
geç katıldı ama biraz sohbet edebildik. önümüzdeki zirvelerde de görüşebiliriz umarım.
maç sonrası hüzün, sinir, öfke ve bilimum duygular ile bezenmiş olarak elinde telefonu ile gelmiyor musun soruma hüzünlü bir bakış atarak dur hacı dayı sırası değil bakışı yapmış ve orada bize veda etmiş öfkeli kişi.
sofradan yeni kalkmış, sofrayı kaldırmamak için gizlice bilgisayar başına kaçmışken, bütün akşam üzeri lakaytlığımla, suratıma aptal bir ifade, üzerime durdukyere bir melankoliklik çökerten yazar.*
izmir'e gelir gelmez bana göründü. helallik aldı yoluna devam etti. bu çabasını taktir ve tebrik ettim. bi de moderasyon çaylak yapmayın adamı artık. nickaltıma yazdıklarını da silmeyin. *
nefesini ensemde hissettiğim kişi, biricik follower'ım, taşakçı dostum, kardeşim hatta lan bu adam benim.
nick altına birazcıkta olsa göz atma fırsatı buldum bugün, insanlar hakkında kötü şeyler söylüyorlar farkettim. ama eksilemedim kimseyi, duygusal davranmadım. belki haklılardır lan diye düşündüm.
o sikişken ağzının içinde sivri bir dil taşıyorsun çünkü. bana bile çoğu gereksiz yere olmak üzere tonlarca kalay çektin. sinirlenince yanlış işler yapıyorsun dostum. kendine hakim olmalısın, öfke kontrolü olayına falan girmelisin belkide kim bilir?
herşeye rağmen, kalender ve taşaklı çocuksun. öpüyorum gıdıktan.
önce bir tanım siki aradan çıksın da; ulusalcı, kemalist, milliyetçi, faşist, yobaz, chp'li, akp'li, tkp'li, solcu, sağcı, liberal, neo-liberal, pankçı, metalci, rap'çi, hiphop'çı, teen pornocu, gugıl'da keyt mos apsikört yazıp aratan adam, yeşilaycı, kızılaycı, ttnet personeli, karamehmet sülalesi ve tüm kendini genç hissedenler tarafından benimsenmeyen, alayı tarafından da benimsenmek istemeyen orta parmakçı.
şimdi insanlar öyle garip ki düşünmeden edemiyorum. ne kadar garip olduklarını her farkettiğimde daha fazla şaşırıyorum buna. hele bi' insan koşulluysa bir şeye, fikrini akıl süzgecinden geçirmek yerine diretiyorsa inandığında, bu en tehlikelisi.
insanları seçim yapmaya zorluyor insanlar. din seçtiriyor, ırk seçtiriyor. sen türk doğdun, türk öleceksin ve sen diğeri, sen de kürt olarak. aksi mümkün olamaz. bir kimse çıkıp 'ben türk değilim', ya da 'ben kürt değilim' diyebilme hakkına sahip değil.
zaten ırk da ne ki ? ırk ne lan ? bu kadar mı uzaklaştık insan olmaktan ? medeniyetler gelişip her bir alanda daha da şeffaflaşmaları gerekirken tüm bu zevzeklik neden ? insan olmak için 'insan olmak' dışında neye ihtiyacımız var ki sığınıyoruz dinlere, ırklara ? bunlar için birbirimize düşman olup çıldırasıya nefret etmek niye birbirimizden.
ırkım yok diyorsa biri 'sen şu musun, bu musun' diye sormak neden. yok yahu işte ırkım falan. türk'ünün de, kürt'ünün de, ermeni'sinin de, çerkez'inin de, zaza'sının da yakınından dahi geçmiyorum. insanım ben. sizin kirli, salyalı, kanlı pardesülerinizi giymiyorum ve sizin kendi çapınızda duyduğunuz 'onur'lara inat, ben de bundan onur duyuyorum.
zorla nüfus kağıdıma 'uyruğu tc' yazıyorsunuz, istemiyorum. doğal hakkım. dini kısmı koyuyorsunuz bir de, islâm yazıyorsunuz; zerre sikimde değil ne yazdığınız, cehennemin dibine kadar.
zorla ortaokul tarih kitabı koyuyorsunuz önüme, okumuyorum. sizin yazdığınız tarihi kendiniz okuyun. ben okumuyorum. sizin tarihinizle de, sizle de ilgilenmiyorum.
zorla askere alıyorsunuz, gitmek istemiyorum. yapmıyorum ulan askerlik. zorla mı ? zorla. amına koyayım, yeni bir mehmet tarhan olmaktan da korkmuyorum. sizin dayattığınız algım dışı her bir şey için kendimden utanıyorum.
hele sizi geçtim, hadi koca koca aamlarsınız; daha ufacık çocukların beyinlerini yıkıyorsunuz, olabilir. o gencecik beyin alıyor ya onu, komünizm denen sistemin henüz k'si ile tanışmamış cimcimeler, aklım çıkıyor yerinden. korku kaplıyor bedenimi. 'ben faşistim' nidaları yankılanıyor beynimin içinde. dar geliyor her yer. dayanamıyorum, boğuluyorum.
ve tam da o dakika, komünizm demişken, komünizmi sadece 'karıları da paylaşalım' diye özetleyen kan dondurucu kitleye karşı dimdik durup, ekonomik bir sistemden daha fazlasını bekleyen, mustafa kemal'in adını ağızlarına pelesenk eden bu 'kimileri'ne, onun hayranlık uyandıran dehası ve ileri görüşlülüğünden hareketle; 'MÜSTEMLEKECiLiK VE EMPERYALiZM YERYÜZÜNDEN YOK OLACAK VE YERLERiNE MiLLETLER ARASINDA HiÇ BiR RENK, DiN VE IRK FARKI GÖZETMEYEN YENi BiR AHENK VE iŞBiRLiĞi ÇAĞI HAKiM OLACAKTIR.' alıntısını 1933 yılından 2010'a taşıyorum.
şu dünyada herkesin eşit şartlarda yaşayıp emeğinin karşılığını alması kadar 'onur' dolu başka hiçbir şey yokken kendi kendimize yarattığımız kimliklerin üzerine savaşlar yapıp şahsi menfaatlerimizi ilgilendiren sonuçlar için, kaybedilen canlara 'şehit' gibi statüler ekleyerek insanların gözünü boyayan, bir ottan farksızlaştıran derin anlamlar yüklüyoruz ya,
sizi siktir et, size gelene kadar; ben kendimden utanıyorum.