göreceli olsa da her insanın bir favori şarkısı vardır. ben bu şarkıyı dinlediğimde bir daha bunun gibi bir şey duyamayacağımın keyfiyle yaşıyorum. çünkü bu şarkı benim için 'metalin ulaşabileceği zirve noktası'
1998de rahmetli chuck bayragi alıp bu albümde öyle bir yere dikti ki başka birinin yukarı taşıması namumkun. metal müzikte ilk kez dumur olduğum rust in peace benim için çok özel olsa da sound of perseverance da onun kadar özeldir. spirit crusher ise bu albümdeki parlayan yıldız.
1:20 dakikalarından itibaren insanı kendinden geçiren efsane death parçası. Gitarla çalınması kolay olmayan bir şarkı. Bu şarkıyı çalanın eli öpülebilir. içinde fazla riff ve duygu barındırıyor. Death metalin en iyi parçalarından biri.
ruh halinin değişkenliğine gönderme yapar gibi değişken riffleriyle, hem üzen hem de hayata bakışta ders gibi sözleriyle, insana isyan ettirten bir şarkı. kasvetli giden şarkının havasını birden haykırışa döken bir riff var ki (2:20- 2:52); vücudun salgıladığı hormonlarla şuurunuzu bir anda kaybetmenize neden olur. ayrıca bu insanı sarsan riff şarkının sonuna da koyularak müzikal bir zeka göstergesi ortaya konmuştur.
"görünüşte insan, kalpte canavar. izin verme doğrularını parçalamasına. suçluluk değil, basit bir görünüşle besler. ruh ezicisi. güçlü kal ve sıkı bekle. ruh ezicisi. ezen ve öldüren gaddar bir tür, merhamet yok, tadına varılan bir zevk."
maneviyatın maddiyattan daha önemli olduğunu betimleyen chuck'ın* en önemli eserlerinden birisidir.
01:10'a kadar kısmen ağır abi modunda olup, saniye itibarıyla da çılgın atan, sözlerine eşlik etmenin tadının bir ayrı olduğu bir başka nadide death eseri. albümdaşlarından geri kalmamış, mükemmel şarkı.
richard christy* nin zillerle oynadığı insana bişeylerin geldiğini hissettiren mükemmel girişli death şarkısı. the sound of perseverance albümünün en sağlam şarkılarından.