keanu reeves ismili varlıkla tanışmama vesile olmuş, defalarca izlediğim orta şekerli bir film. bu türdeki filmleri zaten sevmem, konu ve ilerleyiş basit olduğundan orta şekerli olarak tanımladım.
otobüste geçen sahneleri pür dikkat izlerim hep, çünkü keanu çok kusursuz görünüyor. filmi ilk izlediğimde ergenlik dönemindeydim, belki bu yüzden çok etkilenmişim diye düşünüyordum ama öyle değilmiş. adam harbi kusursuz, öyle ki gerçek olduğuna inanmıyorsunuz. yani ben inanamıyorum, bir insan bu kadar muhteşem olmamalı. kısaca, ordaki hali insanlıktan çıkmış ve bendenizi insanlıktan çıkarmıştır ..
marvel evreninde bir mutant. young avengers üyesi, supersonic hızda koşabilir, nesnelerin içinden geçebilir istese quicksilver'ı ebesinin nikahına gönderebilir. ha birde diğer speed mutantlardan hallice hızlı metabolizması vardır.
50 mil hızın altına inerse patlayacak olan otobüste geçen olayları anlatan filmdir. türkiye'de çekilse (50 mil, yaklaşık 80 km'ye tekabül ediyor)hiç olmayacak olaydır. hız ibremiz maşallah hep 120'de..
iyi bir film olabilirdi ancak sonları aşırı zorlama olup, idare eder bir film olmuş. Asansör operasyonundan sonra ana senaryo olan otobüs sahneleri hayli güzel. iyi de bundan sonra bir tren sahnesini daha ekleyip iyice cılkını çıkarmaya gerek yok bu işin. Ancak zaman geçirmek açısından sıkıntı çekmezsiniz filmi izlerken..
Ayrıca filmde öyle bariz bir hata var ki tüm gülünç.
yıllar yıllar önce keanu reeves ve sandra bullock daha gencecikken izlediğim filmdir. bu gece resmen canım çekti ve kaçıncı kez oldu bilmiyorum yine izledim. tekrar ve tekrar jack'e hayran oldum. bilmeyen izlemeyen varsa izlesin. biraz abartılı olabilir ama jackin kahramanlıklarını izlemeye değer.
bu film için keanu reeves ten önce Stephen Baldwin e teklifte bulunulmuş. ama kendisi teklifi reddetmiş. bu sayede kianu da hayatının rolünü elde etmiş.