az önce fark ettim ben bunu. hani şimdi kitap yazmaya başlasam, ne bileyim, çılgın bir müzisyenin anıları ya da nasıl yazar oldum isimli abuk bir kitap yazsam, iki sene önceye göre çok daha iyi yazarım. daha rahat yazarım. hatta böyle giderse iki sene sonra şimdikinden bile iyi yazarım çok şükür bin şükür.
ilkokuldan liseye kadar kompozisyon konusunda kaskatı kesilen ben*, bir kaç korkunç entryden sonra işin zevkine varmış bulunmaktayım. "ver ordan benzetmeyi, ver ordan göndermeyi" yapa yapa ister beğenilsin, ister beğenilmesin yazıyorum arkadaş. fikirlerimi daha ilgi çekici anlatabiliyorum. *
daha doğrusu yazmak işi son derece rahatlatıcı bir iş. stres atılıyor, deşarj olunuyor. hatta bazen yazının ortasında deşarj olup ekle butonuna basmadan siliveriliyor yazılanlar. böyle de şerefsiz bir iş bu yazarlık.
ota boka bkz vermeye başlarsınız. ayar vermeye uğraşırsınız. millet sizi anlamadığı için size bön bön bakar. ama herşeye rağmen güzel şeydir bu sözlük yazarlığı.
(bkz: gel sana bi sarılıyım sözlük)
devamlı tanımlama ve dir dırla biten cümleler kurma arzusudur aslen.bardağın her köşesinden bakma yeteneğini geliştirir insanın ve en önemlisi kendini anlattırır.istemese de insan anlatır farkında olmadan.
çok fenadır, nefesini keser insanın. geçen hafta tesadüfen fark ettiğim bir durum sonucunda bu ağırlık omuzlarımı ezmeye, ciğerlerime baskı yaparak oksijensiz kalmama, hatta inanır mısınız, 6 aydan beri ilk defa dişlerimi fırçalamama yol açtı!
yazacak olduğum entry'e kimlerin eksi oy vereceğine bakmak için sihirli küremi açtığımda, nasıl olduysa bir çeşit bug oluştu ve 2126 yılına ait görüntüler izlemeye başladım. bu kadar ileri gidebileceğimin farkında değildim. nihayetinde 2127'de kıyamet kopacak. neyse efendim, gördüğüm şeyler gerçekten yenilir yutulur değildi. insanlar yeni dinler oluşturmuş ve bu dinlere referans kaynağı olarak sözlükleri seçmişlerdi! şok oldum. inanılmaz bir karmaşa ve gürültü hali hakimdi halk üzerinde. ekşi, itü ve uludağ'ın başını çektiği üç büyük din arasında bitmek bilmez bir kavga olduğu gibi, bu üç dine mensup olanların arasında da sonu gelmez tartışmalar yaşanıyordu. mesela itü dinine mensup olanlar jennifer lopez in amından çıkan yarağı yalarım başlığının esasında bir ironi olup olmadığı konusunda bir türlü fikir birliğine varamıyor, gerçekten böyle bir yalama ritüeline ihtiyaçları olup olmadığı konusunda ciddi beyin fırtınaları gerçekleştirirken, uludağ mensupları da bir kızın sevgilisinin çorapları hususunda felsefi tartışmalar gerçekleştirip çorabın neyi sembolize ettiği üzerine uzlaşma arayışı içindeydiler.
başka bir dine mensup bir başka grup bizzat şahsım için hakaretamiz ifadeler kullanırken günümüzün de modası olan "düşünce özgürlüğü" kavramına sığınıyor, bir diğer grup ise buna şiddetle karşı çıkıp girdiğim entry'lerden örnekler göstererek insancıl yanımı ortaya koymaya çalışıyordu. daha fazla bakamadım. yazmakta olduğum sözlüğün ileriye dönük bu kadar derin etkileri olması beni buz gibi bir dehşetin kollarına bırakıverdi. demek öyle ota boka zıplamamak, her şeyi ben bilirim havalarından uzak durmak gerekiyormuş. ve bunu kendimizden önce insanlık adına, gelecek kuşaklar adına yapmalıymışız.
işte o an benim için, sıradan bir sözlük yazarlığından üzerinde bir vazife ve ağırlık olan sözlük yazarlığına geçişin miladı olmuştur. ve şu an itibariyle, tüm sözlük yazarlarını bu kutsal insanlık görevi adına birlik olmaya, kenetlenmeye çağırmayı namusum hakkı için bir borç bilirim. saygılarımla.
klavye delikanlısı gibi bir kişilik özelliğinin ortaya çıkmasına neden olan etkilerdir. karşıdakine tehdit savurmalar, küfür etmeler, saygısızca söylemlerde bulunmalar buna dahildir.
msnde bile istemsiz bir şekilde, alışkanlıktan alengirli ve dilbilgisi kurallarına uygun cümleler kurup, karşındakine na yapacağını şaşırttırmak..
arkadaş/ naber lan koduumun rapperi napıon?
rapper ninja/ 'koyduğumun' tabirini pek onaylamasam da, şahsıma yönelttiğin bu klişe soruya 'iyilik/sağlık, dersler falan uğraşıyoruz vajinasına koyayım, ya senden ne haber?' şeklinde yarı soru yarı informatif bir cümleyle cevap vermem yerinde olur..
arkadaş/ ne dion ak delimi skti seni? büt falan derken kafayı kırmışın sen kardeş.. haha
rapper ninja/ bütünlemelerle uğraşmam konusu doğru bir tespit olsa da, akli dengesi bozuk biriyle girdiğimi iddia ettiğin cinsel ve duygusal münasebet külliyen yalandır, teessüf ederim.. eleştirilerinde saygı çerçevesini geniş tuttuğunu söyleyebilirim..
arkadaş/ neyse bende kaçayım abi ufaktan.
rapper ninja/ de ayrı yazılır ulan..
arkadaş/ haha ulan ne yavşak adamsın..
rapper ninja/ babandır..
insanı düşünmeye iter, yaratıcılığını geliştirir ve tüm bunlara ek olarak tansiyona, kolestrole, sinir bozukluğuna iyi gelir, cildi gençleştirir, kemikleri güçleştirir, kalbi kuvvetlendirir. ayriyetten..
doğal olarak, kişisine göre değişen bir etkidir, kiminde büyük değişikliklere neden olurken, kiminin hayatında ara sıra hatırladığı küçük bir ayrıntıdan ibarettir ama sonuç olarak, bir sözlükte yazıyor olmak, her insanın hayatında, irili ufaklı değişikliklere neden olmaktadır.
olumlu ve olumsuz etkileri vardır muhakkak ama hangisi daha çoktur, bilemem...
Kimi insana yeni şeyler,yeni yorumlar ve bakış açıları kazandırabilir.Kimisinede "sözlükte yazarım ben, hemide 3.nesil" şeklinde övünç kaynağı olabilir.Pek iyi pek güzel yani.